Independent woman tradutor Turco
157 parallel translation
Marianne is an independent woman.
Marianne özgür bir kadın.
You were a free and independent woman.
Sen özgür bir kadındın.
I'm an independent woman now and I got my own life to live.
Ben şimdi özgür bir kadınım ve kendi hayatımı yaşamak istiyorum.
What is an independent woman, you little bitch?
Ekonomik olarak özgür kadın nedir seni küçük orospu?
Not the words of an independent woman.
Özgür bir genç kadına ait olamayacak sözler Mattie.
Like, I'm a strong, independent woman in my professional life.
Mesela ben iş yaşamımda güçlü, bağımsız bir kadınım. Beni besleyecek bir adama ihtiyacım yok.
- I'm an independent woman.
- Ben özgür bir kadınım.
You're a strong, independent woman... with great success in your future, but I do not see marriage.
Sen güçlü, bağımsız bir kadınsın geleceğinde büyük başarılar var, ama evlilik görmüyorum.
Seeks a healthy, stable, attractive man who's not afraid of a duet... - with a strong, independent woman.
Güçlü ve bağımsız bir kadınla düet yapmaktan korkmayacak sağlıklı ve düzgün bir erkek arıyorum.
- I want an independent woman.
- Bağımsız bir kadın istiyorum.
An independent woman.
Özgür bir kadın.
They say a weak woman is luckier than a strong, independent woman
Zayıf bir kadının, güçlü ve bağımsız bir kadından daha şanslı olduğunu söylerler.
Smart, beautiful... independent woman that you created.
Akıllı, güzel, senin yarattığın bağımsız bir kadın.
And, Elizabeth, remember, you are a smart, strong, beautiful, independent woman, and you don't need a man to complete you.
Unutma, akıllı, güçlü, güzel, bağımsız bir kadınsın. Seni tamamlaması için bir erkeğe ihtiyacın yok.
- to get your pussy purring'for a couple days? - I hear that. 'Cause, the money makes me a independent woman, and no man is gonna own my ass.
Para sayesinde kadınlar özgür olur ve kimse popomun sahibi olamaz.
Like, I'm a strong, independent woman in my professional life.
Mesela ben iş yaşamımda güçlü, bağımsız bir kadınım.
You're an independent woman.
Bağımsız bir kadınsın.
Or an independent woman held captive by her husband's secrets?
Yoksa kocasının sırlarıyla tutsak edilmiş bağımsız bir kadın mı?
She's finally cast off the shackles of domestic servitude and realised her potential as an independent woman.
Sonunda ev köleliği zincirlerini kırdı ve zeki ve özgür bir kadın olarak potansiyelinin farkına vardı.
How refreshing, an independent woman.
Ne kadar güzel. Bağımsız bir kadın.
She's very smart, strong, an independent woman.
Çok zeki, güçlü, ve bağımsız bir kadın.
Donna is a strong independent woman, who feels that men should respect women for their minds.
Donna Güçlü, özgür bir kadın. Erkeklerin kadınlara zekası için saygı duyması gerektiğini düşünen biri.
I'm an independent woman.
- Bana hep azap çektirdin. Tamamen gerçeğim, efendim.
Oh, you know your mama. I'm an independent woman. Children, listen...
Geriye mahvolmuş bir dünya bırakacağız ve büyük ihtimalle, onu geriye getirmek yüzlerce yılımızı alacak.
Free, independent woman.
Özgür ve bağımsız bir kadınsın yani.
Oh, I thought you wanted to be a strong, independent woman.
Ben de kendi bavulunu kendisi taşıyacak güçlü, bağımsız bir kadın olmak istediğini sanıyordum.
Because Aphrodite is an independent woman.
Niye, çünkü Afrodit bağımsız bir kadın.
My wife was an independent, understanding woman.
Karım bağımsız ve anlayışlı bir kadındı.
The Scandinavian woman is impassioned surprising, independent loyal and romantic, but absolute in her passion.
İskandinav kadını ateşli, şaşırtıcı, bağımsız, sadık ve romantiktir, ama kesinlikle ihtiraslı bir biçimde.
Very bad for a woman to be too independent.
Bir bayanın fazla özgür olması hiç iyi değildir.
Now I'm independent, I'm a liberated woman.
Şimdi ise bağımsız, özgür bir kadınım.
I think a woman has to be independent to be equal to a man.
Ve kadınla erkeğin eşit olması için kadının bağımsız olması gerektiğini düşünüyorum...
As the only girl in a family of boys, I grew up more strong and independent than a woman should be.
Bir sürü erkek kardeşle büyüdüğüm için galiba bir kadına izin verilenden daha serbest ve özgür yetiştim.
Now don't you want to spend your nights with a woman who's fulfilled, independent, self-actualised?
Evet. Gecelerini, istediklerini yerine getiren bağımsız ve kendine güvenen biriyle geçirmek istemez misin?
So all I'm trying to say here is, with a little luck Kelly will turn out to be as strong and independent as the woman you see before you.
Demek istediğim biraz da şansla Kelly,.. ... tıpkı karşındaki gibi güçlü ve bağımsız bir kadın olacaktır.
Do you know how hard it is for a woman in this society... to earn recognition on her own, to be respected as competent and independent?
Bu toplumda bir kadın için Ne kadar zor biliyor musun... Kendi başına tanımasını kazanması için yetkili ve bağımsız olarak saygı mı?
This brilliant and independent young woman has done nothing in her life but contribute to her society.
Bu çok zeki ve özgür genç kadın hayatı boyunca toplumuna katkıda bulunmak dışında hiçbir şey yapmamış.
Well. Lois Lane, independent career woman of the 1990s you're about to be stranded in 1866.
Lois Lane, 1990'ların bağımsız kariyer kadını 1866'da mahsur kalmak üzeresin.
We're here today with Marilyn Monroe, the first woman in the history of show business who successfully negotiate her own independent production deal.
Burada Marilyn Monroe ile bugün, gösterinin tarihinin ilk kadın başarıyla onu kendi bağımsız üretim anlaşma müzakere iş.
Because you're this really strong and independent and beautiful woman. Because you're this really strong and independent and beautiful woman.
Çünkü sen çok güçlü ve... ve bağımsız ve güzel bir kadınsın.
You know? Not just as a woman but as an independent entity.
Sadece kadın olarak değil bağımsız bir birey olarak.
I'm a lawyer, independent, I've got the world at my fingertips, and I am woman.
Ben bir avukatım, özgürüm, tek parmağımla... -... dünyayı oynatırım ve bir kadınım.
You want to hold on to control over a young woman whose entire biological determinism is to achieve independent thought and behavior.
Biyolojik kurgusu tamamen özgür düşünce ve davranışa odaklanmış bir kızı kontrol altında tutmaya çalışıyorsunuz.
To be bartered in marriage is no small thing, especially for a woman of independent mind.
Evlilikle takas edilmek hiç de küçük bir sorun değildir özellikle de sizin gibi bağımsız düşünceleri olan bir kadın için.
I am very real, sir. I am an independent woman.
Ben bağımsız bir kadınım.
Any man getting involved with a woman like Marni should know that she's adventurous and independent.
Marni gibi bir kadınlar ilişkiye giren her erkek onun maceracı ve özgürlükçü oldugunu bilir.
I don't care what people think about me because I am a happily independent, successful woman and I like it that way.
İnsanların hakkımda ne düşündüklerini umursamıyorum çünkü ben mutlu, bağımsız, başarılı bir kadınım ve bu halimi seviyorum.
You the rich one in the family. But you'd have been straight... if you'd accepted some of the gifts I sent you... but you wanna play Wonder Woman, Miss Independent.
Aslında 2015 yılında, Çin ve Hindistan, atmosfere salınan karbon oranında 30 %'dan daha fazla bir düşüş planlıyor.
Yeah, I am a strong, independent woman.
Öyleyim. Güçlü ve bağımız bir kadınım.
I am a strong, independent woman.
Güçlü ve...
You can be free, independent, take care of the woman you love.
Kurtulabilirsin, özgür olabilirsin, sevdiğin kadına bakabilirsin.
woman 4151
womanizer 20
woman and child 29
woman screaming 45
woman on phone 18
woman show 21
woman laughing 20
woman's voice 21
woman on radio 16
woman to woman 19
womanizer 20
woman and child 29
woman screaming 45
woman on phone 18
woman show 21
woman laughing 20
woman's voice 21
woman on radio 16
woman to woman 19