Kind of fun tradutor Turco
725 parallel translation
So he kind of taught all of us not to be afraid of anything and to do what we want to do, and, well, it's kind of fun, anyway.
Bizlere hiçbir şeyden korkmamayı... ve istediğimiz şeyi yapmayı öğretti. Zaten eğlenceli olan da bu.
Anyway, not this kind of fun.
Neyse bu da komik değil.
I did, in a way, but some kind of fun lasts longer than others...
Bazı yönlerden evet, ama bazı eğlenceler diğerlerinden daha uzun süre etki eder...
Peculiar kind of fun.
Tuhaf bir eğlence şekli.
With him, it was... kind of fun.
Onunla, eğlenceliydi.
I think it would be kind of fun to win once in a while.
Sanırım uzun bir aradan sonra kazanmak eğlenceli olurdu.
- What kind of fun is that?
- Aman, ne eğlence!
See, sometimes it's kind of fun.
Bak, bazen çok eğlenceli oluyor.
He's never had this kind of fun.
Hiç böyle bir ortama girmemişti.
- That's not my kind of fun.
- Bu tip eğlenceler bana göre değil.
But it was kind of fun, you know.
Ama bu çok eğlenceliydi.
It's kind of fun :
... bir tür eğlence.
It's kind of fun.
Eğlence için.
The kids must be having some kind of fun... It's a fun day.
Çocuklar eğleniyor olmalı orada.
It's not exactly the fast lane, but it's kind of fun.
Pek hareketli bir tatil olmaz ama zevkli geçer.
- Well, all things considered, it was kind of fun.
- Her şeyi hesaba katarsak, eğlenceliydi.
( Michael ) lt's kind of fun driving with the top down.
Üstü açık araba sürmek çok eğlenceli bir şey.
This is getting kind of fun, huh?
Eğlenceli olmaya başladı, ha?
That night was kind of fun.
Çok eğlenceli bir geceydi.
The strip search was kind of fun.
Striptiz araması güzel sayılırdı.
No, she`s kind of fun
Hayır, o işin eğlencesinde.
If we're going to have any kind of fun together, you guys had better loosen up.
Eğer birlikte eğleneceksek biraz gevşeyin beyler.
That was kind of fun.
Bu biraz eğlenceliydi.
Yeah, this one's kind of fun.
Evet, çok eğlenceliydi.
It's been kind of fun.
Çok eğlenceliydi.
What kind of fun you have in mind, geek?
Ne gibi bir eğlence düşünüyordun serseri?
What the hell kind of fun is that?
Böyle eğlence mi olurmuş?
Japanese come here for their own special kind of fun.
Japonlar buraya kendi usullerince eğlenmeye gelirler.
kind of fun.
eğlenceli.
Oh, no. But it's kind of fun to watch anything when there's a bunch of people around.
Fakat etrafta bi grup insan varken televizyon izlemek eğlenceli oluyor.
Well, you have to admit, he's kind of fun this way.
Çok matrak bir tip oldu ama.
So what kind of fun stuff did you do today?
Eğlenmek için bugün neler yaptın, bakalım?
I don't think I'm ready for that kind of fun.
O tarz bir eğlenceye hazır olduğumu sanmıyorum.
It sounds kind of silly, but we had a lot of fun doing it.
Aptalca gelebilir ama bunu yaparken çok eğlenirdik.
Yes, and it's very kind of you... but I don't have much fun.
Evet, ve çok da naziksiniz ama çok fazla eğlenemiyorum.
It wouldn't be much fun for you though. He's kind of a weeping willow. Aren't you um...
Bobby Dorfman'ın ünü artınca sosyete topluluğu da mekânı doldurmaya başladı.
I heard a song that impressed me very much, and it's the kind of a song we snap our fingers and clap our hands, and I want you to come along with me. We'll have a little fun.
Parmaklarınızı şıklatıp, ellerinizi çırpın ve bana katılın ki biraz eğlenelim.
While I was there, these men... kind of guests, you might say... we'd get together and horse around a little bit and sing...'cause we were havin such a good time... and we always had a lot of fun with this one, "The Jailhouse Rock."
Ben oradayken... bu adamlarla, ki onlara misafirler diyebiliriz... hep birlikte eğlenip oyalanır, şarkı söylerdik... çünkü çok iyi vakit geçiriyorduk. Bu şarkıdan çok keyif alırdık : The Jailhouse Rock.
Sounds like my kind of fun here.
Burası eğlenceli gibi görünüyor.
It's the kind of mess he'd make just for the fun of it.
Sırf eğlence olsun diye, bu tip kargaşalar çıkarıyorlar. Bir dakika...
Great fun. What kind of fuzz are you?
İngiltere'de kumarda kazandıklarım vergiden muaftır, dostum.
No more fun of any kind!
Bir daha ne tür olursa olsun, eğlence yok.
Yeah. lt's kind of fun.
Evet.
It was meant to be a fun kind of holiday, to sort out our marriage, but to be honest, it's been nothing but disaster since we set off.
Ama Diana ile evliliğimiz çözmek için. Eğlenceli bir tatil olması gerekiyordu. Ama dürüst olmak gerekirse, felakete dönüştü.
Oh, we're gonna have a lot of fun with this kind of money.
Bu kadar parayla çok eğleneceğiz.
I didn't have to impress him and he knew he couldn't impress me so we just kind of had fun.
Onu etkilememe gerek yoktu, o da beni etkileyemeyeceğini biliyordu rahatlayıp keyfimize baktık.
Yeah, sounds like fun, if you're into that New York kind of nightlife, sure.
New York'un gece hayatını seviyorsan eğlenceli olmuştur.
I felt kind of stupid at first, but you know it's really fun.
İlk başta kendimi aptal gibi hissettim, ama bilirsin, gerçekten eğlenceli.
Yeah, looks like kind of a fun trip, though, doesn't it?
Evet. Ama eğlenceli bir arayış olacağa benziyor.
Kind of takes the fun out of the whole thing.
Bu durumda işin bütün keyfi kaçmış oluyor!
Listen, this kind of stuff will make you sick. If you promise not to tell, I'll take you somewhere else... that's much more fun than the movies.
Eğer kimseye söylemeyeceğine söz verirsen, seni başka bir yere götürürüm sinemadan çok daha eğlenceli bir yere.
kind of like 48
kind of 1307
kind of weird 37
kind of a 17
kind of guy 48
kind of way 34
kind of thing 52
kind of like you 17
funny 1968
funeral 54
kind of 1307
kind of weird 37
kind of a 17
kind of guy 48
kind of way 34
kind of thing 52
kind of like you 17
funny 1968
funeral 54
fund 31
funk 50
funky 44
fung 21
funny girl 23
fungus 39
fun fact 65
funerals 24
funny enough 21
funny you should ask 57
funk 50
funky 44
fung 21
funny girl 23
fungus 39
fun fact 65
funerals 24
funny enough 21
funny you should ask 57