Known as tradutor Turco

Also known as legend tripping.

Buna efsane tribi de deniyor.

ACCORDING TO THIS, BACK IN 2005, WESTBROOK WORKED CLOSELY WITH A VOLUNTEER-RUN FACILITY KNOWN AS THE SUDWORTH PLACE.

Westbrook 2005'de gönüllülerce işletilen Sudworth Place adındaki tesisle çalışmış.

And they've dispatched a man known as "the Scimitar" to do it. The Scimitar?

- Bilinen adıyla "Pala" bunu yapacak.

This phenomenon, known as heliacal rising...

This phenomenon, known as heliacal rising...

This is the treacherous area known as Poseidon's boneyard... the exact spot where your parents'ship went down.

Poseidon'un Mezarlığı diye bilinen tehlikeli bir bölge var. Ailenizin gemisi de tam olarak orada batmış.

We know that several years ago you somehow learned that the thief known as "Raffles" is actually a man called Rupert Kerlich.

Birkaç yıl önce gerçekte Rupert Kerlich olan Raffles adındaki hırsızı öğrendin.

- And my secret boyfriend, also known as Jason bourne.

- Benim gizli erkek arkadaşım Jason Bourne diye biliniyor.

May's evil twin, formerly known as Agent 33.

May'in şeytani ikizi, daha önceden Ajan 33 olarak biliniyor.

But this particular guard tower was built in 1634 and is well-known as being haunted.

Ama bu özel bekçi kulesi tam olarak 1634 yılında inşa edilmiş ve hayaletli olarak nam salmış.

Saved by the earthlings Known as the hulks.

Hulklar diye bilinen dünyalılar tarafından kurtarıldı.

Otherwise known as hacking.

- Başka bir deyişle bilgisayar korsanı.

I think Marvel will be known as the company that has provided some of the greatest super characters for the public.

Bence Marvel seyircilere en büyük süper karakterleri temin eden bir şirket olarak tanınacak.

It's appropriate that we find ourselves here in this building where S.H.I.E.L.D.'s future touches its past as tonight, we'll go back in time to behold Marvel's unrivaled history, which all began in a small publishing house then known as timely comics in 1939.

Bu gece zamanda geriye giderek 1939'da Timely Comics olarak bilinen, her şeyin ufak bir yayınevinde başladığı Marvel'ın emsalsiz geçmişine bakarken kendimizi burada S.H.I.E.L.D.'ın kendi geçmişine dokunduğu bu binada bulmamız ne kadar da uygun.

I didn't want Stanley Leiber to be known as a comic-book writer.

Stanley Leiber'ın bir çizgi roman yazarı olarak tanınmasını istemedim.

Meet Jeremy North, also known as...

Karşınızda Jeremy North, aynı zamanda...

It comes from the aconitum plant, also known as monkshood or wolfsbane.

Geliyor aconitum bitki, ayrıca olarak bilinen boğanotu ya da kurtboğan.

A powerful base otherwise known as caustic soda.

Kostik soda adıyla da bilinen güçlü bir baz.

I think New York and L.A. are known as "the record business"

New York ve Los Angeles, müzik sektörüyle tanınıyor.

Rodney became known as the "Mayor of the Sunset Strip."

Rodney "Sunset Strip Belediye Başkanı" olarak bilinmeye başlandı.

Yes, on what one day would become known as Normandy.

Evet, günün birinde Normandy olarak bilinmeye başladı.

It is a creature known as null, The living darkness.

Bu yaratığa "Hiçlik" diyorlar, yaşayan karanlık.

In the billiards world, worsted cloth is also known as speed cloth.

Dokuma kumaş bilardo dünyasında aynı zamanda hız bezi olarak da bilinir.

Question three, what is the chemical compound C10H15N better known as on the street?

Üçüncü soru. C10-H15-N isimli kimyasal bileşik, sokaklarda hangi isimle bilinir?

The man we're looking for is known as the Decembrist. His acts contributed to the end of communism in Eastern Europe. - How's he connected to Berlin?

Decembrist olarak bilenen kişiyi arıyoruz anlatılanlara bakarsak Doğu Avrupa'nın sonunu getiren kişi.

This area's known as Gademotta, it's a volcanic ridge pushed up from the floor of the Rift Valley to form an ancient caldera.

Bu bölge Gademotta olarak biliniyor, Rift Vadi'sinin tabanından yükselen bir volkanik tepenin üzerinde oluşan antik bir volkanik çöküntü.

so this has become known as the Wow! signal.

O günden beri bu sinyal, Wow sinyali diye biliniyor.

That region is known as the habitable zone, because all life on Earth requires liquid water.

Bu bölgeye, yaşanabilir bölge deniyor. Çünkü Dünya'daki tüm yaşam sıvı suya ihtiyaç duyar.

Known as Kepler, it has stared unblinkingly at 150,000 sun-like and red dwarf stars for over four years.

Kepler olarak bilinen uydu, dört yıl boyunca göz kırpmaksızın 150,000'den fazla Güneş benzeri ve kırmızı cüce yıldızı gözlemledi.

The photograph Anders took is known as Earthrise.

Anders'in çektiği fotoğraf, Dünya'nın Doğuşu diye biliniyor.

It's a phenomenon known as parallax.

Bu olgu, ıraklık açısı diye biliniyor.

Leavitt was cataloguing the brightness of stars from photographs and she became interested in a particular kind of star known as a variable star, which changes its brightness over time.

Leavitt, yıldızların resimlerine bakarak parlaklıklarına göre listeliyordu. Değişken yıldız diye bilinen ve parlaklığı zamanla değişen özel bir yıldız türüyle ilgilenmeye başladı.

What else could these simple creatures do When threatened by the rampaging monsters known as The hulk, and his agents of s.M.A.S.H.?

Bu basit yaratıkların kudurmuş canavarlar olan Hulk ve onun E.Z.M.E. ajanları karşısında ne yapmalarını bekliyordunuz?

It is my genuine pleasure to reveal the true identity of the anonymous cyber bully, known as... Roxy.

Gizli siber zorba olarak bilinen Roxy'nin gerçek kimliğini açıklamak benim için eşsiz bir zevktir.

Also known as the inability to fall asleep.

Uyuma yetersizliği olarak da bilinir.

The martial art commonly known as Zen archery.

Dövüş sanatları genel olarak Zen okçuluğu olarak bilinir.

It is known as necromancy.

- Nekromansi olarak bilinir.

They are known as the Grey Sisters. They are the most powerful seers on this earth.

Gri kız kardeşler olarak bilinirler, yeryüzündeki kâhinlerin en güçlüleridirler..

This new puzzle became known as the photoelectric effect.

Bu yeni bulmacaya fotoelektrik etki adıyla bilinir oldu.

And this view, ladies and gentlemen, became known as the Copenhagen interpretation.

Bu görüşün adı da, bayanlar ve baylar, Kopenhag yorumudur.

Turning my known competitive nature against me and showing it as a weakness.

Rekabetçi doğamı bana karşı kullanıp onu zayıflığım olarak gösterdin.

So, if you were starting over as a freshman, is there anything you wish you had known? Hmm.

Okula yeni başlayan biri olsaydınız keşke bilseydim dediğiniz şey ne olurdu?

Bludhaven police are staying vague on the details, but inside sources say that it might be the work of the international terrorist known only as Deathstroke. Vesper Fairchild.

Bludhaven polisi detay vermiyor ancak kaynaklar bunun uluslararası terörist olan Deathstroke'un yapmış olabileceğini söylüyor.

Welcome to director Phil Coulson's office in the secret headquarters of the Strategic Homeland Intervention, Enforcement, and Logistics Division or, as it's better known, S.H.I.E.L.D.

Stratejik Hükûmet İcra Emniyet ve Lojistik Departmanı ya da daha bilinen ismiyle S.H.I.E.L.D.'ın gizli karargâhında yer alan Direktör Phil Coulson'ın ofisine hoş geldiniz.

I checked Lady Whitmore's medical records again, and everything was normal, which I would have known if I had double-checked them before making accusations that were unfounded, baseless, dickish.

Bayan Whitmore'ın kayıtlarını yeniden inceledim ve her şey gayet normal. Ki bu kontrolü asılsız, yersiz ve dallamaca suçlamaları yöneltmeden önce yapmış olsaydım daha iyi olacaktı.

Ever since I've known him, Izzy claimed that his pops was the one who really wrote "6 A.M.,"

Onu tanıdığımdan beri Izzy, Sabah 6'yı yazan asıl kişinin babası olduğunu iddia ederdi.

As long as you've known her... boss?

Eskiden beridir derken... sen kaç yaşındasın patron?

I'm sorry I did not make myself known to you earlier.

Kendimi daha önce tanıtmadığım için asıl ben üzgünüm.

- as a porn star known as "Brock the..." - Cut!

- Kes!

Much as I longed to see that medal in your hand, in my heart I've always known that... The Works isn't a place for a thoroughbred like Lupin the Third.

Her ne kadar madalyayı elinde görmek istesem de kalbimin derinliklerinde Aslar Kulübü'nün Üçüncü Lupin gibi bir safkana göre bir yer olmadığını biliyordum.

- Otherwise known as King TOT. - My boy.

- Erkek arkadaşım.

Since your early days as a political strategist, you've been known by a certain name,

Siyasi strateji uzmanlığına başladığından beri belirli bir lakapla tanınıyorsun,