English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ O ] / On radio

On radio tradutor Turco

4,268 parallel translation
woman on radio : Good afternoon, 47 degrees...
İyi akşamlar. 47 derece...
[ON RADIO WITHOUT FIELD]
RADYONUN SESİ
[BOOK ON ART ON RADIO]
RADYO SESİ
I mean, Churchill could go on radio in World War II from his bunker in a blitzkrieg, but Kane is too hunkered down to appear before the cameras?
Demek istediğim, Churchill saldırısındaki haznesinden ll. Dünya Savaşı'nda radyolarda olabilir, Ama Kane kameralardan önce ortaya çıkmak için çok mu fazla çaba sarfediyor?
MAN ON RADIO :
- Hadi.
VOICE ON RADIO :
- Merhaba?
You've talked to them on your radio.
Telsizinden onlarla konuşmuştun.
I've communicated with them on my radio.
- Telsizden onlarla iletişime geçmiştim.
Get on your radio.
Telsizin başına geç.
The bloke hears this on the radio, on the news.
Bizim eleman olayı radyoda, haberlerde duydu.
Get on the radio.
Telsize geç.
I heard that on the radio call.
Telsizden duydum.
We heard an announcement on the radio about your car keys.
Radyoda bir anons duydum senin arabanın anahtarları hakkında
Heard the chatter on the radio.
- Telsizde sohbeti duydum.
He said, "We heard it on the radio".
Radyodan duymuşlar.
When she heard about rape on the radio, she felt a certain solidarity.
Radyoda tecavüzle ilgili haber duyunca, bir dayanışma içerisine girdi.
RADIO : More news on the oil price crisis later today
Mazot fiyatlarındaki krize ilişkin daha fazla haber günün ilerleyen saatlerinde.
I heard it on the radio.
Olayı radyoda duydum.
[TURN ON THE RADIO AND THEN OFF]
RADYOYU AÇTI VE SONRA KAPATTI Bunu nereden buldun?
They said my name on the radio.
Radyoda benim adımı söylediler.
I'm getting nothing on the radio.
Telsizden bir cevap alamıyorum.
It's... it's not just the... ♪ When I turn on the radio... ♪ It's not just... It's... it's not just the most dedicated voters who... who matter at a... at a straw poll.
Bu yalnızca yalnızca bu kamuoyunda önem taşıyan özel oy verenler değil.
I just heard that on the radio once.
Bu hikayeyi bir radyo programında duymuştum.
Well, he left the radio for Walter for a reason, and he left it on that frequency for a reason.
Radyoyu Walter'a bir sebepten bıraktığı kesin. Üstelik frekans da sabit.
Well, I'm going to help Daddy put on the Christmas show at the radio station.
Babamın radyoda Noel programı yapmasına yardım edeceğim.
It seems he's giving up on the radio station, too.
Anlaşılan o da radyo istasyonunu bırakmak istiyor.
I want you to go turn on every single radio in this town.
Hemen gidip kasabadaki bütün radyoları açın.
Wait for my signal on the radio
Telsizde işaretimi bekle.
Except for the radio. That's on ac.
Telsiz hariç, o alternatif akım.
Any, uh, tablet chatter on angel radio?
Melekler arasında tabletle ilgili konuşuyorlar mı?
Hey, guys, has anyone ever heard of Iris Black on the radio?
Hey, millet radyodaki Iris Black'i duyan oldu mu?
I heard on the radio about a new cupcake place we could go for dessert, perfect.
Radyoda yeni bir küçük kek dükkanı duydum, tatlı yemeğe gidebiliriz, harika.
There's a lot of radio chatter, and Straugh's on the sat phone.
Bir şeyler oluyor. Bir sürü telsiz konuşması var ve Straugh da uydu telefonun başında.
Ah, I should have told you not to turn on the radio.
Radyoyu açmamanı söylemeliydim.
♪ on the radio stereo ♪
Şu radyoda çalan
Your show last week on dolphin lactation was just riveting radio.
Geçen hafta, yunus emzirme hakkındaki şovunuz radyoyu aralıksız dinletti.
Well, I heard your plea on the radio, and you were so passionate about the project.
Radyodaki talebinizi duydum ve proje ile ilgili çok tutkuluydunuz.
I played them on my radio show.
Radyo programımda çalmıştım onu.
I mean, pirate DJ Dr. X played them on his beloved radio show.
Korsan DJ, Dr. X değerli radyo programında çalmıştı demek istedim.
On his beloved radio show, Dr. X pointed out that the chorus went, "Tell me all your thoughts on God"
Değerli radyo programında Dr. X, "Tanrı Hakkındaki Fikirlerinizi Söyleyin Bana" nın nakarat kısmına dikkat çekmişti.
And I left the satellite radio on smooth jazz because it helps Eddie gizzard with his anxiety.
Ve radyoda hafif caz müziği açık bıraktım çünkü o, Eddie Gizzard'ın kaygı hastalığına iyi geliyor.
Should we turn on the radio?
Radyoyu açalım mı?
What kind of a radio turns on music according to the person listening to it?
Ne biçim radyolar var böyle, dinleyen kişiye göre müzik çalıyorlar?
I heard on the radio there's a manhunt.
Radyoda senin peşine düştüklerini duydum.
Your sleeper will be communicating with Langley by a secure radio channel, which means there's a comm site somewhere on this island.
Uykudaki ajanınız Langley ile güvenli bir telsiz üzerinden konuşacak ki bu da bu adanın bir yerlerinde bir haberleşme tesisi olduğu anlamına gelir.
( radio static crackles on recording )
( kayıttaki telsiz sesi karıncalanıyor )
Hmm, well, Tom's always doing small things like dedicating Celine Dion songs to me on the radio.
Bir bakalım, Tom her zaman küçük şeyler yapar, Radyoda çalan Celine Dion şarkısını bana adamak gibi.
( over radio ) Today, on Do It Yourself Gardening : composting.
Bugün, "Kendi Bahçe İşini Kendin Gör" de gübrelemeyi işleyeceğiz.
Your sleeper will be communicating with Langley by a secure radio channel, which means there's a comm site somewhere on this island.
Uykudaki ajanınız Langley ile güvenli bir telsiz kanalından haberleşecek. Bu da bu adanın bir yerlerinde bir haberleşme alanı var demektir.
I heard it on a different radio show yesterday.
Dün başka bir radyo programında duymuştum.
The movement operates on a radio signal.
Hareket bir radyo sinyali sayesinde sağlanıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]