Protect and serve tradutor Turco
236 parallel translation
To protect and serve...
Korumak ve hizmet etmek...
That means that you now own the right, along with the police, to protect and serve the citizens of district 33.
Bu da sana polisle birlikte 33. bölge vatandaşları için koruma ve hizmet görevi sağlama hakkı kazandırır.
- Protect and serve.
- Korumaya ve hizmete.
- Protect and serve.
- Koruyan ve hizmet eden.
They got to protect and serve.
Hizmet edip, korumaları lazım.
I'm here to protect and serve.
Korumak ve çalışmak için buradayım.
"l hereby declare to, above all else, protect and serve the welfare of each student in this district to the best of my ability."
"Yeteneğim elverdiği ölçüde her şeyin üstünde, bu bölgedeki her öğrencinin iyiliğine hizmet edeceğimi ve koruyacağımı beyan ederim."
I gotta hand it to you, Sheriff. You put the service back in the "protect and serve."
Hakkınızı vermem lazım Şerif. "Koru ve hizmet et" hizmetini geri getirdiniz.
The people we're supposed to protect and serve, they think we're brutal, indifferent, insulated and corrupt.
Hizmet edip korumamız gereken insanlar, bizim zalim, ilgisiz, umursamaz ve ahlaksız olduğumuzu düşünüyorlar.
Protect and serve, Lieutenant.
Korumak ve hizmet için, Teğmen.
She's here to protect and serve.
- Bizi korumak için burada.
"To protect and serve."
"Korumak ve hizmet etmek."
Protect and serve.
Koruyup hizmet edelim.
Look, we said we wanted to form a club to protect and serve South Park.
South Park'ı koruyacak bir kulüp kurmak istemiştik.
When you went to the academy, you had something to prove. You wanted to protect and serve, but mostly you just wanted to protect yourself.
Akedemiye gittiğiniz zaman kanıtlıcak bişeyiniz vardı.Korumak ve hizmet etmek istiyordunuz.Ama genellikle kendinizi korumak istiyordunuz.
Like you swore to protect and serve?
"Korumak ve Hizmet Etmek" teki gibi mi yemin ediyorsun?
We protect and we serve.
Biz korur ve yardım ederiz.
And when, as one day I - I'm sure you will... you fall in love and marry, you will discover... to serve and protect a woman... and have children by her... is life's chiefest glory.
Eminim bir gün aşık olup evleneceksin ve o zaman bir kadına hizmet etmenin, onu korumanın ve ondan çocuklarının olmasının hayatın en önemli şerefi olduğunu keşfedecekisn.
- "To protect and to serve."
Tanrım.
Our plan is to serve and protect.
Plan, korumak ve gözetmek.
I am here to serve and protect.
Bunları alıyorum.
Serve and protect, man!
Hizmet et ve koru!
Your Majesty, it is our pleasure to continue to serve and protect you.
Majesteleri, sizi korumak ve size hizmet etmek bizim için memnuniyettir.
You are here to protect my interests and to serve my needs.
Benim menfaatlerimi korumak.. .. ve ihtiyaçlarımı karşılamak için buradasın.
Remember, protect his interests and serve his needs.
Unutma, çıkarlarını koru. İhtiyaçlarına hizmet et.
Protect his interests and serve his needs.
- Çıkarlarını koru, ihtiyaçlara hizmet et. - Çıkarlarını koru, ihtiyaçlara hizmet et.
I swear to love and serve Guinevere. And to protect her honour as my own.
Kraliçem Guinevere'yı sevip ona hizmet edeceğime yemin ederim.
I'm here to serve and protect.
Ben hizmet için varım!
I wanted to know how long will it take, you know, for me to able to serve and protect.
ne kadar sürer, bilirsiniz... benim hizmete ve korumaya başlamam.
Never the ones who truly serve and protect.
Asla dürüstçe hizmet eden ve koruyanları duymuyoruz.
Cameron rocketed to stardom with courage and charisma, tackling the role of a brave gay soldier in the breakthrough film To Serve And Protect.
Cameron, "Görev Aşkı" filminde canlandırdığı cesur, eşcinsel asker rolü, cesaret, ve karizmasıyla yıldızlığa yükseldi.
And the winner is... Cameron Drake, To Serve And Protect.
Ve kazanan Cameron Drake, "Görev Aşkı".
I'm gonna protect you and serve you.
Seni koruyacağım. Sana hizmet edeceğim.
Serve and Protect.
"Hizmet et ve Koru"
It's the way you pledge to serve and protect... and then you don't give a rat's ass when something really happens.
Siz burada hizmet ve bizi korumakla görevlisiniz ama takmıyorsunuz bile.
My job is to protect the men and women who serve under my command and I will perform that job with every last breath I've got because I owe them nothing less.
Benim görevim emrindeki kadın ve erkekleri korumak ve son nefesime kadar da bu görevi yerime getireceğim çünkü askerlerim bunu hak ediyorlar.
Your Majesty, it is our pleasure to continue to serve and protect you.
Majesteleri, sizi korumaya ve hizmet etmeye devam etmek bizim için memnuniyettir.
In the history of the 15th precinct... few officers have done more to serve and protect... the public of this great city... than Lieutenant Nicholas Chen.
On beşinci bölgenin tarihinde çok az memur, teğmen Nicholas Chen kadar bu büyük şehrin vatandaşlarını korumuş ve onlara hizmet etmiştir.
Serve and protect and all that other blah-blah-blah... on the side of the car.
Arabanın dışında yazdığı gibi hizmet etmek... korumak ve diğer saçma yazılar.
- No, it's his job to serve and protect Capeside from criminals, not my dad.
- Hayır. Onun işi Capeside'ı suçlulardan korumak... Bababmdan değil..
So a policeman's job is to protect and to serve and to make all of us feel safe.
Demek ki polisin görevi, korumak, hizmet etmek ve hepimizin güvenliğini sağlamakmış.
New, because until now its job was to protect and preserve bourgeois interests, whereas our task will be to preserve, protect, serve the people's interests.
Örgütler işleri berbat etmeyi bırakırlarsa,... ancak o zaman bir strateji geliştiririz. Ortada acil bir durum söz konusuyken,... her şey bir merkeze bağlanmış olsa karar alması daha kolay olmaz mıydı ; sol sağ ve merkezden gelen emirlere ve karşıt-emirlere kıyasla :
All he wanted was to serve and protect.
Onun istediği herkese hizmet etmek ve korumaktı.
{ C : $ aaccff } Roswell [2x11] To Serve and Protect
Roswell ( 2x11 ) Hizmet ve Korumak İçin
We can always count on our nation's finest to serve and protect.
Her zaman ülkemizin hizmet edenlerine ve koruyucularına güvenebiliriz.
My duty is to serve you. And your duty is to protect me.
Benim görevim sana hizmet etmek, senin görevin ise beni korumak.
I protect and serve.
Halkı korur, görevimi yaparım.
Yeah, all they wanted to do is serve their country and take a stand and protect assholes like you!
Evet bütün istedikleri ülkelerine hizmet etmek ve fikirlerini açıklamakdı ve senin gibi pislikleri korumakdı.
Protect and serve.
evet, merak etmeyin. - tamam öyleyse.
16, 00 : 32 : 20 : 16, Dragnet admirably expressed the contempt the LAPD had 24, 00 : 32 : 25 : 04, for the law-abiding citizens it was pledged "to protect and to serve."
Ağ dizisi, LAPD'nin "korumaya ve hizmet etmeye" ant içtiği, yasalara saygılı vatandaşlara gösterdiği küçümsemeyi hayran olunacak bir açıklıkla gözler önüne serer.
Believe it or not, we're out there trying to serve and protect.
İster inanın ister inanmayın, biz sizlere hizmet etmeye ve korumaya çabalıyoruz.
serve 70
served 34
server 16
serves you right 91
serves him right 34
serves her right 16
protection 165
protect 93
proteus 71
protein 47
served 34
server 16
serves you right 91
serves him right 34
serves her right 16
protection 165
protect 93
proteus 71
protein 47
protective 27
protector 38
protected 88
protest 18
protestant 20
protect you 26
protect yourself 29
protect the king 17
protect me 100
protect her 41
protector 38
protected 88
protest 18
protestant 20
protect you 26
protect yourself 29
protect the king 17
protect me 100
protect her 41