Read it again tradutor Turco
198 parallel translation
Will you read it again?
Tekrar okur musun?
No, read it again.
Hayır, tekrar oku.
- Read it again.
- Bir kez daha oku.
I went through it quickly, so I need to read it again.
Hızlıca bir göz atmıştım. Çok iyi gerçekten.
Read it again, the last part.
Son kısmı, bir daha okusana.
Read it again. - "'I make a draft of him and make sure he fits it.'
- Tekrar oku. - "'O adamın bir taslağını oluştururum, ve adamın taslağa uyduğundan emin olurum.'
Hey, read it again, okay?
Şunu tekrar oku, olur mu?
Read it again.
Tekrar oku.
Read it again, honey.
Tekrar söyle, tatlım.
Let me read it again.
Müsadenizle bir kez daha okuyayım.
We are not going to read it again. We've read through it 10 times!
Bunu tekrar okumayacağız.
Read it again,
Gene okusana
I even read it again.
Hatta tekrar okudum bile.
Read it again, trust me.
Tekrar oku, kontrol et.
oh, read it again, april.
Tekrar okusana, April.
Maybe you could come over and read it again to me tomorrow.
Belki yarın yine uğrar, bana bunu yeniden okursun.
I promise I'll read it again.
Söz veririm tekrar okuyacağım.
- I really want to read it again.
- Ben gerçekten onu tekrar okumak istiyorum.
Could you read it again?
Tekrar okur musun?
- I wanna read it again. - Nice try. Acids in your hand could damage it.
- onu tekrar okumak istiyorum - iyi denemeydi bayım ellerinde oluşan asit kitaba zarar verebilir.
Read it again, Daddy.
Tekrar oku, baba.
Read it again. " It's dark.
"Karanlık, telefon yok."
- Read it again, Miss Johnson. - What?
Tekrar okuyun, Bayan Johnson.
Read it again, this time, slower.
Tekrar oku, bu kez yavaşça.
Read it again, this time put the emphasis on the first syllable.
Tekrar oku. Bu kez vurguyu ilk hecede uygula.
- Oh, let's read it again and again!
- Şunu birkaç kez daha okuyalım!
Read it again!
Tekrar oku!
Irene : Read it again.
Tekrar oku.
Read it again.
Tekrar okuyun.
- Read it again.
- Tekrar oku.
If not, you should read it again.
Öyle değilse yeniden okumalısınız.
- Read it again.
Sana anlatmaya çalıştım.
Doctor, I have seen her rise from her bed, throw her night-gown upon her, unlock her closet, take forth paper, fold it, write upon't, read it, afterwards seal it, and again return to bed ; yet all this while in a most fast sleep.
Doktor, yatağından kalktığını gördüm, hırkasını giydi, çekmecesini açtı, bir kağıt çıkarıp katladı, birşeyler yazdı üstüne, mühürledi ve yattı. Derin uykular içindeydi bütün bunları yaparken.
And I re-read it over and over again, even though I knew it by heart.
Mektubu ezberlediğim halde defalarca okudum.
I'll read it to you once again so that no one should say they don't know what they are signing.
Bir kez daha sizlere okuyacağım, böylece hiç kimse haberim yok demesin.
the contours, the washbasin that is so tiny it resembles a piece of doll's-house furniture, the bowl, the window, the wallpaper of which you know every flower, these newspapers that you read and re-read, that you will read and re-read again ;
... etajerin muşamban çatlaklarını, kabartılarını, lekelerini çizgilerini, binlerce kez saydığın tavanın maket bir evin mobilyasını andıracak kadar küçük olan lavabon pembe kabın penceren üzerindeki tüm çiçekleri ezberlediğin duvar kağıdın defalarca okuduğun ve defalarca okuyacağın gazeten ;
I'd let you read it, only you'd start bleeding again.
Kanamaların tekrardan başlarsa ancak öyle okuturum.
I'll gladly read it to you again.
Bunu size tekrar okumaktan memnun olacağım.
I'll read it again.
Tekrar okuyacağım.
Can you read it to me again?
Tekrar okuyabilir misin?
Before I read "War And Peace" again in five days to impress a broad, it's gonna be a cold day in Minsk.
5 günde bir kadını etkilemek için "Savaş ve barış" kitabını yeniden okumam için kırmızı kar yağması gerekir.
Read it I'd like to read it over again first
Oku. İzninizle. Önce yeniden bir göz atmak istiyorum.
Read it again, we'll listen to it. Read it.
Oku!
Maybe you can read it to me again?
Bunu tekrar bana okuyabilir misiniz?
I never wanna see that guy again get him outta here and then we couldn't find Seth Cohen so our casting director Patrick Rush said well what about this guy Adam Brody w-I went back in to see Josh an I read for Seth NCIS it was total improv and he finished I was like what was that
Sonra Seth Cohen'i bulamadık.
I'll read it again later.
Sonra tekrar okuyacağım.
I promise I'll read it again.
Tekrar okuyacağım, söz.
AGAIN, SAMMY. AGAIN! ALICE, I READ IT FOUR TIMES THROUGH.
Alice, zaten dört kez okudum.
please convey this gift to Mr. Hareton Earnshaw, and tell him, if he'll take it, I'll come and teach him to read it. And if he refuses, I'll go upstairs and never tease him again.
Lütfen bu hediyeyi Bay Hareton Earnshaw'a verin, ona, kabul ederse okumayı öğreteceğimi, redderse, yukarı çıkıp bir daha kendisiyle uğraşmayacağımı söyleyin.
Are we back to those old letters again? It's just you'd understand what I'm feeling, what I want. You want me to read the letters?
Benden mektupları okumamı mı istiyorsun?
So I could read them again like it was the first time.
Böylece sanki ilk kez gibi yeniden okuyabilirdim.
read it out loud 26
read it 500
read it to me 42
read it and weep 36
read it yourself 20
again 7789
against 107
against all odds 43
against my better judgment 31
against the wall 112
read it 500
read it to me 42
read it and weep 36
read it yourself 20
again 7789
against 107
against all odds 43
against my better judgment 31
against the wall 112
against me 47
against you 50
again and again and again 16
against who 36
again and again 108
against whom 18
against what 33
read my lips 41
read this 160
read a book 53
against you 50
again and again and again 16
against who 36
again and again 108
against whom 18
against what 33
read my lips 41
read this 160
read a book 53
read the book 21
read the sign 22
read all about it 90
read that 53
read the paper 18
read them 25
read to me 18
read on 34
read him his rights 26
read what 16
read the sign 22
read all about it 90
read that 53
read the paper 18
read them 25
read to me 18
read on 34
read him his rights 26
read what 16