Real people tradutor Turco
2,068 parallel translation
Real people, real situations, real sex... minimal editing.
Gerçek kişiler, gerçek durumlar, gerçek seks asgari düzeyde montaj.
Real people person.
Tucker, tam bir insan canlısıdır.
Would you not prefer to live in the city, surrounded by real people?
Şehirde normal insanlarla yaşamayı tercih etmiyor musun?
Yeah, Becky's flirting with Jamie, they're watching real people die - it's brilliant.
- Ben de öyle. Telefonuma bakıyorum.
It reminds me that these are real people, these victims.
Bu insanların, gerçekten var olduklarını hatırlatıyor,... kurban olanların.
I think they are real people but in parallel places.
Bence onlar gerçek insanlar ama paralel mekanlarda.
Are these real people?
Bu insanlar gerçek mi?
You said this was a story, but you keep using the names of real people.
Bu bir hikaye demiştin ama hep gerçek isimler kullanıyorsun.
I mean, real people date someone because they want to be with them.
Gerçek insanlar, biriyle birlikte olmak istedikleri için çıkarlar.
I'm sorry? These are real people in a real town, working in a real building, with real feelings. Easy.
- Anlamadım?
Why can't we just talk how real people talk?
- Normal insanlar gibi neden konuşamıyoruz?
Look, the club business is run by people who are real bastards.
Bak, kulüp işi tam anlamıyla piç adamlar tarafından yürütülür.
You knew all this was real yet you still sent a tour boat full of innocent people in there?
Bunların gerçek olduğunu biliyorsun, yine de oraya masum insanlarla dolu bir tur botu mu gönderiyorsun?
It's just that a lot of people have been asking me to do things and I thought it was okay because it wasn't real, you know?
İnsanlar gelip benden bir şeyler yapmamı istiyorlar bende yapabileceğimi söylüyorum çünkü hiç biri gerçek değil.
You have real talent. Talented people will blurt out.
Aaron bence çok yetenekli birisin ve bence yetenekli insanlar daha açık sözlü olmalı.
It allows people to be the real asswipes nature intended them to be.
İnsanların içindeki bastırılmış kötülüğün dışarı çıkmasını sağlar.
Most of the people were european leftist, the people who were students. Not real fighters.
Oradakilerin çoğu Avrupalı solcular karışık savaş timleri, gerçek savaşçılar değillerdi.
All that behavior, that's not what people do out there, in real life, if that's what you were thinking.
Dışarıdaki, gerçek insanlar, böyle davranmıyor,... eğer yapmaya çalıştığın buysa.
The people that do the real work, the ones that make the difference, you don't see them on TV or an the from page.
Gerçek işi yapanları, farkı yaratan kişileri televizyon kanallarında ya da manşetlerde göremezsiniz.
It allows two cowardly people to act out a fantasy of love without having to face any real consequences.
İki korkak insanın hayal dünyasında gerçek sonuçları görmezden gelerek yaşadıkları bir şeydir.
People in other countries Have real problems.
Diğer ülkelerdeki insanların gerçek sorunları var.
We're the real journalists, with a finger on the people's pulse.
Biz halkın nabzını yoklayan, gerçek gazetecileriz.
I don't know the name of this crew, but I'm looking for these people, for real!
Bu ekibin ismini bilmiyorum ama ciddiye almaya başladım.
My man at CTU will use this to feed your people real-time information as to Bauer's whereabouts.
CTU'daki adamım, anlık bilgilerle senin adamlarına Bauer'in nerede olduğu bildirecek.
Keep a real-time uplink open with Suvarov's security people.
- Suvarov'un korumalarını canlı izleyin.
Show these people a real party!
İnsanlara gerçek bir eğlence gösterelim!
You got a lot of people real worried, Ruby Jean.
Etrafında çok fazla cidden endişeli insan var, Ruby Jean.
People like her lack any real consideration for the way their actions may affect others.
Ama onun gibi insanlar, davranışlarının başkalarını nasıl etkileyeceklerini anlama becerisinden yoksundur.
Just once I'd like to hear one of these real estate people call it what it is...
Bir kereliğine, emlakçılardan birinin bunu olduğu gibi söylediğini duymak isterdim...
Love is for people who are realistic and smart enough to open their hearts and minds, and who realize that a real relationship is the ultimate fantasy.
Aşk realist olanlar, akıllarını ve kalplerini açabilecek kadar akıllı olanlar ve gerçek ilişkinin hayal gücünün kendisi olduğunu kavrayanlar içindir.
I believed what Samuel was saying was real, but he's collecting people with abilities.
Samuel'ın söylediklerinin doğru olduğuna inanıyordum. Ama o yetenekli insanları topluyor. Evet, neden yapmasın ki?
A lot of people think it's fake, but it's not. It's real.
Çoğu kişi sahte olduğunu zannediyor ama değil.
You just cull together all these things you hear other people say and put them together into something you think is a personality. You are a real bitch.
Toplantılar yapıp milletin anlattıklarını dinliyorsunuz sonrada hepsini birleştirip, bunun bir kişilik sorunu olduğunu zannediyorsunuz.
Yeah, I heard that the people he's hitting, they're the real criminals.
- Hak etmişler mi? Evet öyle duydum, vurduğu adamlar var ya işte gerçek suçlular onlarmış.
He had people on his payroll at every level among them, a handful of cops that carried out the real rough stuff : witness intimidation, assassination.
Her yerde emrinde çalıştırdığı birileri var ve bunların arasında suikast, tanık korkutma gibi zor işlerin icabına bakan polisler de var.
It's not very subtle, but I'm not mad. I'm losing my touch. Usually, I get people mad real fast.
hoş değildi tabii ama kızmadım genelde çok çabuk öfkelendiğim insanları hayatımdan siliyorum hemen
The figures are plaster but the people are real.
İmgeler alçıdan ama insanlar gerçek.
Well, some people who've had difficulty recalling their flash-forwards have had real breakthroughs with this treatment.
Öngörülerini hatırlamakta zorlanan bazı insanlar bu tedavi sayesinde büyük ilerleme kaydetti.
Well, maybe they're trying to make the people at work seem more like a real family, butt-munch.
Belki de çalışanları daha çok kaynaştırmayı... onların aile gibi olmaını istiyordur, domuz herif.
Real humor comes from people being nice to each other.
Gerçek mizah insanların birbirlerine nazik olmasıyla oluşur.
So I thought if two people's marriage isn't real Then... It's not yet late for me, correct?
O yüzden düşündüm de eğer iki insanın evliliği gerçek değilse o halde... benim için geç sayılmaz, doğru mu?
the fear of people ever seeing the real me.
İnsanların gerçek halimi görme korkusu.
Do people want their real estate advice... from someone who leads or from someone who follows?
İnsanlar emlaklarıyla ilgili tavsiyeleri onlara yol gösteren birinden mi yoksa onları izleyen birinden mi isterler?
People look up to us, But you guys are the real heroes, so, Go out there, have some fun, Burn some rubber.
İnsanların gözü bizde ama asıl kahramanlar sizlersiniz, bu yüzden gidip biraz eğlenin ve lastik yakın.
the more important it seems, the more people want to know what it is, the more they ask each other, and it gains real power from perceived power.
Ne kadar önemli görünürse o kadar insan ne olduğunu öğrenmek isterdi. İnsanlar ne kadar öğrenmek isterse seçicilikten daha fazla gerçek güç elde ederdi.
You know, there's people here with real problems.
Burada ciddi sorunları olan insanlar var.
You got a real chance to help these people.
Bu insanlara yardım etmek için bir şansın var.
Millions of people all over the world watch those stories every day and nobody cares if they're fucking real or not.
Dünyada milyonlarca insan izliyor bunları ve gerçek olup olmadığını kimse umursamıyor.
Knowing they had the power to end people's lives like that must have been a real turn-on for them.
İnsanların hayatını öylece bitiriverecek güce sahip olmak hepsini tahrik etmiş olmalı.
Therapists are for people who have real problems.
Onlara gerçek sorunları olanlar gider.
People want something more real, more grounded.
İnsanlar daha gerçekçi şeyler izlemek istiyor.
people 5151
people don't change 46
people of earth 28
people like me 81
people like you 105
people screaming 74
people talk 81
people change 205
people can change 59
people are talking 31
people don't change 46
people of earth 28
people like me 81
people like you 105
people screaming 74
people talk 81
people change 205
people can change 59
people are talking 31
people make mistakes 71
people get hurt 32
people are scared 36
people are dying 81
people are watching 31
people were killed 27
people will die 36
people do 54
people are dead 47
people lie 29
people get hurt 32
people are scared 36
people are dying 81
people are watching 31
people were killed 27
people will die 36
people do 54
people are dead 47
people lie 29