The witch tradutor Turco
3,442 parallel translation
Ding fricking-dong, the witch is dead!
Ding dong, bizim cadı öldü!
You're the witch Cordelia was telling us about.
Cordelia'nın bahsettiği cadısın sen.
Fiona? The witch freed me only to make me a slave.
Cadı, sırf beni köle yapmak için özgür kılmış.
In loving memory of our lost Supreme, Anna Leigh Leighton, we announce her posthumous selection of the witch she believed to be her trueborn successor,
Kayıp Yücemiz Anna Leigh Leighton'ın sevgi dolu hatırası sayesinde, ölümünden sonra istediği, doğuştan varisi olarak gördüğü cadıyı takdim ediyoruz.,
All you have to do is write the name of the witch who was responsible for severing your tongue.
Tek yapman gereken dilinin kesilmesinden sorumlu cadının adını bu kağıda yazmak.
Burn the witch.
- Cadı yakılsın.
I found the witch, killed her, then got rid of the body.
- Cadıyı buldum, öldürdüm sonra da cesedinden kurtuldum. - Bir otel odasında!
The kids talked to the witch.
Çocuklar cadıyla konuşmuşlar.
Mom... did you give the bird back to the witch?
Anne. Kuşu cadıya geri mi verdin?
Did you give the bird back to the witch?
- Kuşu cadıya geri mi verdin?
Did you give the bird back to the witch? !
- Kuşu cadıya geri mi verdin?
And the Witch Head Nebula, furiously staring into space with eyes made of gigantic stars.
Ve Cadı Başı Bulutsusu, dev yıldızlardan oluşan gözleriyle uzaya öfkeyle bakar gibidir.
Might I remind you that the kids ended up captured by the witch- - and didn't they get eaten?
Hatırlıyorum. Çocuklar cadı tarafından yakalanıp sonra da yenmiyor muydu?
You know, if Hansel and Gretel were anything like the Glossners, I'm starting to see the witch's side of the story.
Glossnerların Hensel ve Gretel'e benzeyen bir yanı varsa o hikayenin cadı tarafı olmaya başladı.
It was the witch...
Cadıydı.
He needs the cure to become a witch.
Cadı olması için tedaviye ihtiyacı var.
They were used to ward off evil along with witch bottles and the practice of putting a dead cat in the walls.
Büyü şişeleriyle ve duvarlara ölü kedi koyarak kötülükleri defetmek için kullanılırdı.
Maybe she thought the killer would spare him cos he isn't a witch?
Belki de büyücü olmadığı için katilin bağışlayacağını düşünmüştür?
The McCarthy witch hunts were about rooting out communists.
McCarthy'nin büyücü avları komünistleri neredeyse kökünü kazıyordu.
"The White Witch."
"Beyaz Cadı."
The only witch before you I've ever known.
Senden önce, tanıdığım tek cadı oydu.
She done messed with the wrong witch.
Yanlış cadıyla aşık attı.
She describes the killer as an old lady with a face like a witch.
Katil olarak, yüzü büyücüye benzeyen yaşlı bir bayan tasvir ediyor kendisi.
Who's the baddest witch in town?
Şehirdeki en kötü cadı kim?
Let the record show the official inquiry into the disappearance of our sister witch Madison Montgomery has commenced.
Kayıtlara geçsin Cadı kardeşimiz Madison Montgomery'nin kayboluşu hakkındaki resmi soruşturma başlamıştır.
Did she give the impression of being a particularly powerful witch?
Çok güçlü bir cadı olduğuna dair herhangi bir izlenim verdi mi?
This is the second time while you were under this roof that a witch has gone missing from this place.
Sen bu çatı altındayken ikinci kez bir cadı sırra kadem basıyor!
The Council reminds you, no witch has been tried, convicted, and burned at the stake since 1926.
Konsey sana, 1926'dan beri hiçbir cadının suçlu bulunup yakılmadığını hatırlatmak ister.
Jennifer Wooley is the Veronica Lake character in the movie I Married a Witch.
Jennifer Wooley, Bir Cadıyla Evlendim filminde Veronica Lake'in oynadığı karakterdi.
Ah. You know, I'm only a few hours into my old life as a witch, but somehow, the sun feels warmer.
Bir cadı olarak eski hâlime dönmemin üzerinden sadece birkaç saat geçti ama nasılsa güneş şimdi daha bir sıcak geliyor.
You said that now you're a witch again you would bring Bonnie back from the other side.
Tekrar cadı olduğun için Bonnie'yi öbür taraftan geri getirebileceğini söylemiştin. Söyledim, getirebilirim de.
Before I do that, I'll bring Bonnie back, and being the amazing and incredible and all-powerful witch that I am,
Ama kendimi öldürmeden önce Bonnie'yi geri getireceğim. Ve müthiş, inanılmaz, güçlü mü güçlü bir cadı olduğum için ikisini de bir arada yapabilirim.
Didn't you and the Bennett witch used to--tch, tch.
Bennett cadısıyla siz şey yapmıyor muydunuz?
Why would a centuries-old vampire with a bunch of witch groupies be so desperate to find anything collecting dust in the midlothian county impound?
Neden yüz yıldan yaşlı bir vampir birkaç cadı grubuyla birlikte Midlothian şehir haciz mallarında toz toplayan bir şeyi bulmak istesin ki?
and "save the babies" just sound similar in witch Latin, not to mention that you've been out of their loop for, like, 100 years.
100 yıldır onların içinde olmadığın konusunu da hiç açmıyorum.
I can give you all the local gossip over my witch's brew.
Cadı kazanımda hazırladığım içkiden sonra sana yerel dedikoduları anlatırım.
More than that, you mix your witch with our voodoo... and even the Supreme won't be able to touch you.
Daha fazlası, cadılığınla voodoomuzu birleştirirsin... böylece Yüce bile sana dokunamaz.
The first, during the Salem Witch Trials in 1692.
İlki, 1692'deki Salem Cadı Mahkemeleri sırasındaydı.
Don't let them store me in the basement with that disgraced... Russian witch.
Sakın resmimi bodruma, o rezil Rus cadının yanına asmalarına izin verme.
So you're the swamp witch I've heard so much about.
Herkesin bahsettiği bataklık cadısı sensin demek.
It's not every day we see a witch with the power of resurgence.
İnsan her gün, diriltme gücüne sahip bir cadı görmüyor.
"Don't go near the house on the corner'cause a witch lived there."
"Köşedeki evin yanına gitmeyin sakın. Çünkü orada bir cadı yaşıyor."
"I'm not a witch anymore because I died and then came back from the other side."
"Artık bir cadı değilim. Ölüp sonra öteki taraftan geri döndüm de."
Well, the next time you see that witch in a dream, tell her to be more specific.
Bir dahaki sefere o cadıyı rüyanda görürsen daha anlaşılır konuşmasını söyle. Yani ölmek üzere olan onun kocası sonuçta.
Alongside his wife's witch coven, who put a supernatural hex around it to keep the evil out.
Karısının, cadılar meclisinin yanısıra, ki kendisi şeytanı hapseden altıgeni tasarladı.
You fell in love, you get married, but the whole time you have no idea that your wife is a witch.
Aşık oldun, evlendin ama onca zaman, karının bir cadı olduğunu bilmiyordun.
Stoughton was the lead prosecutor in the Salem Witch trials.
Stoughton, Salem Cadısı duruşmasında baş davacıymış.
And anyone who took the bait was guilty of being a witch.
- Ve oltasına takılan cadılıktan suçluydu.
I swear, the old witch is psychic.
Yaşlı kaltağın medyum olduğuna yemin edebilirim.
It must be that old witch we saw on the street, Susy.
Geçen sokakta gördüğümüz yaşlı cadı olmalı, Susy.
It started because a sage and a witch violated the decrees that bound them... and produced a child.
Bu yok oluşun nedeni bir cadıyla bilgenin onları bağlayan emirlere karşı gelip bir çocuk yapmasıydı.
witch 246
witchcraft 53
witches 111
the world is yours 18
the walking dead 44
the who 68
the way i see it 340
the whole thing 282
the way you talk 19
the world is changing 33
witchcraft 53
witches 111
the world is yours 18
the walking dead 44
the who 68
the way i see it 340
the whole thing 282
the way you talk 19
the world is changing 33
the way of the future 27
the walls 37
the wall 69
the way i look at it 29
the world has changed 35
the waitress 23
the wall street journal 16
the way i figure it 33
the way things are going 26
the whole nine yards 33
the walls 37
the wall 69
the way i look at it 29
the world has changed 35
the waitress 23
the wall street journal 16
the way i figure it 33
the way things are going 26
the whole nine yards 33
the war is over 139
the way things are 19
the wedding 120
the way i heard it 23
the way 34
the words 90
the whole world 65
the warehouse 20
the window 97
the witness 70
the way things are 19
the wedding 120
the way i heard it 23
the way 34
the words 90
the whole world 65
the warehouse 20
the window 97
the witness 70