English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ T ] / This time of night

This time of night tradutor Turco

600 parallel translation
Kicking up all that racket at this time of night.
İnsanlar kendilerinden utanmalılar.
I'll show them, messing about at this time of night. Got too much to do.
Gecenin bu saatinde karışıklık çıkarmayı göstereceğim.
He's in his bed, where all decent folk should be at this time of night.
Ayrıca, tıpkı tüm normal insanlar gibi gecenin bu saatinde yatağında.
There's queer people on the streets of Montmartre at this time of night.
Montmartre'da gecenin bu saatinde sokaklarda çatlak insanlar olur.
At this time of night?
Gecenin bu vakti mi?
And it only occurs at this time of night?
Gecenin bu vaktinde mi ortaya çıkıyor?
It only occurs at this time of night.
Bir tek gecenin bu vaktinde ortaya çıkar.
- At this time of night?
- Gecenin bu saatinde mi?
I'm not going to bandy words with you at this time of night.
Gecenin bu saati sizinle ağız dalaşı yapmayacağım.
At this time of night?
Gecenin bu vaktinde mi?
- at this time of night?
- Üniformayı değiştireyim?
I'd be a chump to go up there at this time of night.
Gecenin bu vaktinde oraya gidip rezil olmak istemem.
- At this time of night?
- Gece vakti?
- Yeah, this time of night.
- Evet.
Say, what's everybody doing up here this time of night? Why, uh...
- Söylesenize, gecenin bir vakti herkes burada ne arıyor?
Why do you come here at this time of night?
Neden gecenin bu vaktinde buraya geldin?
There's nobody on the street this time of night and besides, you look very respectable.
Gecenin bu saatinde sokakta kimse olmaz ve ayrıca, çok saygıdeğer birisi gibi gözüküyorsun.
Odd it's tolling at this time of night.
Gecenin bu vaktinde pek nadir çalar.
Hey. What are you doing up this time of night?
Gecenin bu vakti ayakta ne yapıyorsun?
This time of night?
Gecenin bu vaktinde mi?
I hate to bother you at this time of night but I figure it's important enough.
Sizi gecenin bu saatinde rahatsız etmek istemezdim ama önemli olduğunu düşündüm.
Son, I think that story is a little too scary for this time of night.
Evlat, sanırım o masal gecenin bu saatinde biraz korkunç kaçar.
Can you get an address from a license number, this time of night?
- Gecenin bu saatinde plaka numarasından adres bulabilir misiniz?
And what brings you here at this time of night?
Gecenin bu vakti sizi buraya getiren nedir?
Who can that be this time of night?
Gecenin bu saatinde kim olabilir?
What were you doing out on the street at this time of night?
Gecenin bu saatinde dışarıda ne işin vardı?
This time of night, you never know.
Gecenin bu vakti, kim bilir.
This time of night, everyone seems to Think they have an emergency.
Gecenin bu vaktinde herkes işlerinin acil olduğunu düşünür.
I'm usually busy at this time of night.
Gecenin bu vaktinde genellikle meşgul olurum.
At this time of night?
Gecenin bu saatinde?
Coming here this time of night.
Bu saatte buraya geliyorsun.
Are you up at this time of night?
- Bu saatte ayakta mısın sen?
Why are you here this time of night?
Bu saatte burada işiniz ne?
What are you doing out this time of night?
Gecenin bu saatinde dışarda ne işiniz var?
Church at this time of night?
- Bu saatte mi?
Brothers and sisters, as you know, traffic is heavy this time of night, so our ceremony will be brief.
Kardeşlerim, bildiğiniz gibi gecenin bu saatinde trafik yoğun olur. O yüzden kısa bir tören olacak.
There ain't nothing I wanna see at this time of night.
Gecenin bu karanlığında görmek isteyeceğim hiç bir şey yok.
What, at this time of night?
Gecenin bir yarısı bu da ne?
What are you doing so far off the manor this time of the night?
Gecenin bu vaktinde malikâneden bu kadar uzakta ne işiniz var?
- At this time of the night?
- Gecenin bu saatinde mi? Neden?
Making me bust in on an innocent young girl at this time of the night
Gecenin bu saatinde, masum, genç bir kızın odasına baskın yaptırdınız bana.
Hello Sergeant, Your phone call must be important to bring me over this time of the night.
Merhaba Çavuş, beni gecenin bu saatinde buraya getirecek kadar önemli bir şey için aramış olmalısınız.
Nor do I think you were aware of all this until that night in his apartment... when he spoke of this curious difference in you from time to time.
O gece evinde sana ara sıra farklılıklar gösterdiğini söyleyene dek sen de bu konunun farkında değildin.
Doesn't he think anything of dragging bruised, unconscious men... up here at this time of the night?
Gecenin bu saatinde yaralı, baygın birini taşırken bir şey sormadı mı?
Nothing will stop me this time, neither snow nor rain nor heat nor gloom of night.
Bu sefer hiçbir şey beni durduramaz. Ne kar, ne yağmur, ne sıcak, ne de kasvetli bir gece!
This to me in dread and secrecy did they impart and I with them the third night kept the watch, where, as they had reported, both in time, form of the thing, each word made true and good, the apparition comes.
Gizlice gelip, bana anlattılar bunu titreyerek. Üçüncü gece, ben de nöbete gittim onlarla. Anlattıklarına tıpatıp uyan saatte ve kılıkta görüntü geldi yine.
'Tis now the very witching time of night, when churchyards yawn, and hell itself breathes out contagion to this world.
İşte en uğursuz, en korkunç saati gecenin. Bu saatte açılır mezarları ölülerin. Cehennemin soluğu, şimdi sarar dünyayı.
I don't know what I was thinking about, bothering you at this time of the night.
Gecenin bu saatinde seni rahatsız ederken ne düşünüyordum bilmiyorum.
It ain't to my likin'neither, haulin'grub at this time of the night.
Gecenin bu saatinde yemek yemek pek alışkanlığım değildir.
Well, who could it be at this time of the night except one of those men again?
Hımm, gecenin bu saatinde yine şu adamlardan biridir. Başka kim olabilir ki?
This is a strange time of night for orders to come out, sir.
Emirin değişmesi için biraz geç bir vakit, efendim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]