English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ В ] / Вы знали

Вы знали tradutor Turco

6,217 parallel translation
Я хотел, чтобы вы знали, что с меня этого хватит.
Bununla artık bir işimin kalmadığını bilmeni isterim.
Капитан, вы знали Харриса.
Harris'i tanırdınız yüzbaşı.
Вы знали, что его грузовик был угнан пару ночей назад?
İki gece önce kamyoneti çalınmıştı ya.
Возможно ли, что вы вступали в экстремальные половые отношения тем, кто не хотел, чтобы вы знали его настоящее имя?
İlişkiye girdiğin kişilerin adlarını bilmeden tutkuyla seks yapmaktan hoşlanıyor olabilir misin?
Вы знали, что она посещала квартиру Виолет де Мервилль?
Violet de Merville'in dairesine yaptığı ziyaretten haberin var mı?
После всего, что вы пережили с парнями Лулло, я хочу, чтобы вы знали, вы можете взять отпуск.
Lullo'nun adamlarıyla yaşadığınız onca şeyden sonra bilmenizi isterim ki, biraz dinlenmek isterseniz seve seve izin veririm.
Но, чтобы вы знали, это был подарок-прикол.
Peki ve bilmeni istiyorum ki bu sadece esprili bir hediyeydi.
- Нет, и просто чтобы вы знали, Мистер Редмэйн женат. Я...
- Bilmem farkında mısınız ama kendisi evli biri, Bay Redmayne.
Она хочет, чтобы вы знали, что она скучает.
Seni özlediğini bilmeni istiyor.
Я думаю, вы знали, что это уже зашло дальше некуда.
Bence çok daha ileri gittiğini biliyorsunuz.
Я понимаю. Но я хочу, чтобы вы знали : я был на вашем месте.
Benim de aynı şeyleri yaşadığımı bilmeni isterim.
В любом случае, я хотела, чтобы вы знали.
Her neyse, bunu bilmenizi istedim.
Я хочу, чтобы вы знали...
Şunu iyi bil...
Я теперь так разговариваю. Просто чтобы вы знали.
Artık böyle konuşuyorum, bilesiniz.
Вы знали, что мухи жужжат нотой фа?
Karasineklerin "F" harfiyle vızıldadıklarını biliyor muydunuz?
Так. Чтоб вы знали, мы находимся за городом. И здесь абсолютно никто не услышит ваш крик, кроме меня.
Şimdi, bildiğiniz üzere şehrin dışındayız ve çığlıklarınızı duyabilecek kimse yok.
Откуда вы знали моего мужа?
Kocamı nasıl bilirdiniz?
У меня для вас новости, самовлюбленные малолетки, только потому, что вы знали парня, что сидел за одной партой с убитой девушкой, не означает, что это могли быть вы.
Sana bir haberim var, egosantrik üçüncü sınıf öğrencisi. Sırf ölen kızın oda arkadaşıyla aynı derse giriyorsun diye bunun senin de başına geleceği anlamına gelmez.
Вы знали о жестокостях Фрэнка Холдена, но никогда не арестовывали его.
Frank Holden'ın şiddet yanlısı olduğunu bilseniz de tutuklamadınız.
Вы знали, что я не выживу без вас?
Sensiz hayatta kalamayacağımı biliyordun.
И просто чтоб вы знали, моя работа - защищать детей.
Ayrıca seni düzelteyim, çocukları koruyarak para kazanıyorum.
Вы знали о связи сенатора Кима и директора Пак Ро Са?
Senatör Kim ve Müdüre Park Ro Sa arasındaki ilişkiden haberiniz var mıydı?
Так вы знали его?
Yani Oscar'ı tanıyorsun.
Вы знали, что "Флетчер энджинс" собирает осколки?
Fletcher Engines'ın toparlandığını biliyor musun?
Вы знали о "Флетчер энджинс"?
Fletcher Engines'ı biliyor muydun?
Слушайте, несмотря на то, что говорит конгрессмен, я хочу, чтобы вы знали, что я верю вам.
Kongre üyesi ne derse desin sana inandığımı bilmeni istiyorum.
Вы знали, что мою первую жену тоже звали Маргарет?
Ölen karımın adının da Margaret olduğunu biliyor musun?
- Откуда вы знали, что я тут?
- Burada olduğumu nereden bildin?
Хотел, чтобы вы знали, что Генри у меня.
Henry bende de, haber vereyim dedim.
У мистера Килбурна были проблемы с кем-нибудь, о которых вы знали?
Bay Killburn'ün sorun yaşadığı birileri var mıydı?
Вообще-то он мне не начальник, чтобы вы знали.
Aslında rütbe olarak benim üstüm değildir.
Вы его знали.
Adamı tanıyordun.
Как думаешь, могло ли выйти так, что они знали, что вы придёте, потому что кто-то предупредил их?
Birisi onları uyardığı için geldiğinizi bilmelerinin olası olduğunu düşünüyor musun?
Но вы будете публично побиты плетьми, дабы все знали вашу вину.
Ama halka açık bir yere götürülerek kırbaçlanacaksınız, böylece herkes sizin suçunuzu bilecek!
Вы так сильно верили, но так мало знали.
Çok fazla inanıp çok az şey bildiniz.
Вы его знали?
Sen onu tanıyor musun?
Я думаю, вы хорошо его знали?
Sanırım onu iyi tanıyordun?
От Америки, которую вы знали.
Eski Amerika'da bu odayı koruyorardı.
Вы хорошо знали Эмму?
Pekâlâ... Emma'yı ne kadar iyi tanıyordunuz?
Вы даже не знали, где он, пока я его не откопал.
Ben onu kazana kadar nerede olduğunu bilmiyordunuz.
Спорим, вы этого не знали?
Bu dediklerimden haberin yoktur, yanılıyor muyum? Ya da senin, senin ve senin.
Вы не знали этого мужчину?
Bu adamı tanımıyor musunuz?
Я хочу, чтоб вы все знали. Решение далось нам нелегко.
Hepinizin bilmesini isterim ki, bu bizim için alınması çok zor olan bir karardı.
Если б мы ещё знали, кто ты такой. Я подстроил, чтобы вы купили этого андроида.
Kim olduğunu hatırlasak belki düşünürdük.
Спасибо за попытку, но вы же знали, что вам не стоит обо мне беспокоиться.
Çabalarınız için teşekkürler. Benim için endişelenmenize gerek yoktu.
Знаете, что, профессор? Какая-то часть меня думала, что вы пришли ко мне, потому что считали меня лучшим, но вы просто знали, что я на всё пойду ради победы.
Biliyor musunuz profesör, içimde küçük bir parçam gerçekten benim en iyi olduğumu düşündüğünüz için geldiğinize inanmıştı ama siz benim sadece kazanmak için her şeyi yapacağımı düşünüyorsunuz.
Вы этого не знали, верно?
Oh, bunu bilmiyordunuz, değil mi?
И вы тоже знали что преодоление... ситуации Дэниела будет непростым.
Ayrıca Daniel'ın...
И вы бы не волновались, если бы знали его.
Onu tanısaydın sen de böyle düşünürdün.
- Я просто хотел, чтобы вы знали.
- Ne yazık ki Cora bugün gelemedi. - Neden?
Вы... знали погибшего доктора?
Baksana, sen ölen doktoru tanıyor muydun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]