Ей становится хуже tradutor Turco
60 parallel translation
- Ей становится хуже?
- Daha kötüye mi gidiyor?
Ей становится хуже, так?
Daha kötüye gidiyor değil mi?
Да, ей становится хуже.
- Kötüye gidiyor.
Впрочем, тогда она умирает. Лечение от менингита не помогает ей, ей становится хуже.
O zaman ölüyor çünkü menenjit tedavisi işe yaramıyor.
По меньшей мере, мы так думаем, потому что ей становится хуже.
En azından daha kötüye giden durumundan dolayı biz o sonucu çıkardık.
С каждым днем ей становится хуже.
Her gün, daha kötüye gidiyor.
Вы хотите сказать, ей становится хуже?
Durumu kötüleşiyor mu?
Каждый день мы ждем, но ей становится хуже
Beklediğimiz her gün, o daha kötüleşiyor.
Ей становится хуже.
Durumu kötüleşiyor.
Слушайте, ей становится хуже.
Durumu kötüleşiyor.
Черт, клостридиоз отрицателен ей становится хуже, а мы так и не приблизились к истине
Kahretsin, klostridyum negatif çıkmış. Durumu gittikçe kötüleşiyor, ama sebebini bulmaya yaklaşamıyoruz bile.
- И мне, ей становится хуже.
- Bana da. Gittikçe kötüleşiyor.
Ей становится хуже.
Durumu kötüye gidiyor.
Но поскольку она по-прежнему умирает, очевидно, её убивал не мышьяк. И поскольку ей становится хуже, очевидно, мышьяк боролся с убийцей.
- Ama hâlâ daha öldüğüne göre belli ki onu öldüren arsenik değilmiş ve şimdi durumu kötüye gittiğine göre arsenik onu öldüren şeyle savaşıyormuş.
- Ей становится хуже, доктор.
- Durumu kötüleşiyor doktor.
Нам нужно торопиться, доктор Перри, ей становится хуже.
Çabuk olmalıyız, Doktor Perry, durumu gittikçe kötüleşiyor.
Я узнавала, как здоровье Харриет, и мне сказали, что ей становится хуже.
Bu akşam Harriet'in durumunu sordum ve daha kötü olduğunu söylediler.
Ей становится хуже.
Gerilemeye başladı.
Ей становится хуже, а признаков феохромоцитомы нет.
Durumu kötüleşiyor ama feokromositoma belirtisi yok.
Интересно не то, почему ей становится хуже сейчас, а то, почему ей стало лучше на первом месте.
Asıl ilginç olan soru neden şimdi kötü olduğu değil asıl neden daha önce iyiye gittiği.
Уолтер, ей становится хуже!
Walter, gittikçe kötüleşiyor!
Ей становится хуже.
Hastalığı daha da kötüleşiyor.
По вечерам ей становится хуже.
Akşamları pek iyi olmuyor.
Чем дольше мы ждем, тем ей становится хуже.
Daha fazla beklersek, daha da kötüleşecek.
- Но ей становится хуже так быстро.
- Ama çok hızlı kötüleşiyor.
Ей становится хуже. А теперь то же самое и у другой женщины.
O daha da kötüleşiyor ve şimdi diğer kadın da hastalanmış.
Ей становится хуже.
Durumu daha kötüleşiyor.
Поэтому, она не хочет, чтобы ты смотрел, как ей становится хуже.
Bu yüzden kötüleştiğinde, onu görmeni istemiyor.
Я просто спрашиваю, потому что мне кажется, что ей... Что ей становится хуже.
Sordum, çünkü, annenin durumu kötüye gidiyormuş gibi bir his var bende.
Ей становится хуже, доктор Пирс.
Durumu kötüye gidiyor Dr. Pierce.
Ей становится хуже.
Daha da kötüleşiyor.
Кажется, ей становится хуже.
Durumu daha kötüye gidiyor.
Ей становится хуже.
Gittikçe daha kötü oluyor.
Тратили пол дня, что бы выследить где она бродит, пытались вернуть её вовремя к моменту пересчёта, смотрели, как ей становится хуже с каждым днём.
Başıboş dolaşırken onu bulalım diye yarım günümüzü harcadık sayıma zamanında getirmeye çalıştık her gün daha da kötüye gidişini izledik.
Почему ей становится хуже?
Neden durumu daha da kötüye gidiyor?
Я слышу, что ей становится хуже.
Daha da kötüye gittiğini duyabiliyorum.
Она порезала ногу и ей становится хуже.
Bacağını kesti ve ondan beri de durumu kötüye gidiyor.
Деймон сказал, что ей становится хуже.
Damon kötüye gittiğini söyledi.
Ей ещё хуже становится, когда она в стрессовой ситуации и взволнована
Stresli ve sinirli olduğu zaman daha da kötüleşiyor.
Да, что такое? Ребенок Хартигов. Ей тоже становится хуже.
- Hartiglerin bebeği de fenalaştı.
Это не опухоль, ей слишком быстро становится хуже.
Tümör değil. Çok hızlı kötüleşiyor.
— Ей не становится хуже.
- Hastalığı artmıyor.
Она всё ещё больна и ей становится хуже.
Hala hasta ve gittikçe kötüleşiyor.
тем хуже ей становится.
savaşı kolaylaştırmak için oldukça güçlü üretildi.
Ей не становится лучше, но и не делается хуже в тоже время.
Durumu iyiye gitmiyor ama kötüye de gitmiyor.
Ей не становится ни лучше, ни хуже.
Ne daha iyi ne daha kötü.
- Ей быстро становится хуже
- Durumu bir anda kötüleşti.
Становится хуже, умоляю, скажите, что можете ей помочь.
Durum kötüye gidiyor. Lütfen yardımcı olabileceğinizi söyleyin.
От всего, что вы делаете, ей становится только хуже.
Burada uyguladığınız her şey onu daha kötü yaptı.
Да, и мама говорит, что становится еще хуже, так что помощь ей не повредит.
Evet, evet ve annem eğer işler daha da kötüleşirse, küçük bir yardım kullanabileceğini söylüyor.
Ей становится хуже.
- Durumu kötüleşiyor.