Эта музыка tradutor Turco
199 parallel translation
Мне надоела эта музыка.
Müzik rahatsız etmeye başladı.
Опять эта музыка.
Yine o müzik!
Эта музыка прекрасна.
Muhtemelen başından kötü bir evlilik geçmiş.
Эта музыка для меня многое значит.
Bu müziğin benim için ne demek olduğunu anlatamam.
Эта музыка все время играла у него в приемной.
Bekleme odasında hep Chopin çalardı. - Hayır.
Мидж, эта музыка - тебе не кажется, что она немного...
Sence de bir çeşit...
Погоди. Послушай, кончай стучать шарами. Эта музыка действует ему на нервы.
Topları birbirine vurarak müzik yapıp onun dikkatini mi dağıtacaksın?
Знаете, однажды я был дома, играла эта музыка.
Bir gün evdeyken, bu radyoda çalıyordu.
Потом я купил эту пластинку, потому что эта музыка навевала...
Sonra ben de plağını aldım, çünkü bu müzik beni...
Эта музыка меня преследует всю жизнь.
Ömrüm boyunca yakamı bırakmayan o müzik?
Аделаида, эта музыка.
Adelaide, bu çalan müzik.
- Мне нравится эта музыка, Гордон.
- Bu hoşuma gitti Gordon. Sesini biraz aç.
Мне нравится эта музыка.
Bunu sevdim.
Эта музыка не об их борьбе.
O müzik onların mücadelesi değil.
Не могу заснуть, эта музыка...
Bu müzikle uyuyamam.
Эта музыка!
Bu müzik!
Эта музыка звучит 10 минут, и при этом не прерывается на рекламу.
Arabada on dakikadır müzik çalıyorsa ve hiç reklam girmediyse.
Эта музыка... хочется плакать.
Bu müzik, ağlama isteği uyandırıyor.
Скиталец : Эта музыка. Сидеть, когда над городом будут спускаться сумерки...
Bu müzik...
- Откуда эта музыка?
- Bu müzik hangi filmden?
Так что ваша леди увидит вас, и вы обнимите друга эта музыка заиграет, и вы заживете счастливо после этого, так ведь?
Kadınlar sana bakar, Sana hep kucak açar,..... kulağına gelir müzikler ve sen yaşarsın onla, Doğru değil mi?
Целью было чтобы эта музыка смогла зазвучать здесь, на краю возможного конца света.
Yolculuğumuzun amacı bu müziğin burada filizlenmesiydi muhtemelen sonu gelen bir dünyanın en ucunda.
Нет, нет, леди Четтертон, эта музыка для молодых людей.
- Hayır, Leydi Chatterton. Bu müzik gençlere göre.
- Если ты хочешь, чтобы я простила- - - Нет, просто хотел знать, что сказать. Но, может, эта музыка поможет.
- eğer seni affetmemi istiyo- - - hayır, sadece ne söyleyeceğimi bilmiyorum belki bu müzik bana yardımcı olabilir şimdi, senin için özel birini kaybettin ve bu canını acıttı ben, benim için özel olan hiç kimseyi kaybetmedim şimdiye kadar
Эта музыка прекрасна.
Bu müzik çok güzel.
Ты не знаешь, понравится ли мне эта музыка?
Bu müziği sevip sevmeyeceğimi bilmiyorsun.
Мне знакома эта музыка.
Bu müziği tanıyorum.
Мне нравится эта музыка.
Bu müziği sevdim.
Тебе не кажется, эта музыка как раз о ней?
Sence de bu müzik ona uymuyor mu?
- Врубаешься? - Тебе нравится эта музыка, чувак?
- Müzikten hoşlandın mı, adamım?
Ничего себе, эта музыка такая...
Vay canına, bu müzik çok...
Тогда эта музыка была чрезвычайно популярной.
Eskiden kaliteli müzikler yapılırdı.
Эта музыка звучала, когда я и ты первый раз пили в баре Роки.
İlk kez Rocky'nin Barında içkilerimizi içerken bu şarkı çalıyordu.
Эта музыка напоминает мне.
Bana hep şeyi hatırIatır...
Мне разонравилась эта музыка. Антонио Бандерас
Bu müziği artık beğenmiyorum.
И эта музыка, боже, эта музыка!
- Müzik. Tanrım. Şu müzik.
Кап, кап, кап, под плакучей тучей музыка эта звучит и звучит.
Pıt, pıt, pıt gökyüzü bulutlandığında Beraberinde bir şarkıyla hemen geleceksin.
И эта работа, ездить по концертам... и рассказывать твоим читателям, насколько плоха была музыка.
Evet, ne iş ama! Konserlere gidip okuyucularına ne kadar kötü olduklarını anlatmak.
Откуда эта чудесная музыка?
Umarım bu sefer pişmişlerdir.
( музыка ) И эта леди спросила меня
# Bu hanım sordu bana
В какой бар ни зайдёшь, в какой ресторан - везде эта дребезжащая музыка.
Bir bara veya restorana banttan çalınan müzik olmadan giremiyorsun.
Я испытываю огромное волнение, видя, что эта красивая и умная девушка входит в лоно нашей большой семьи, которая всегда любила женщин,.. ... как поэзию... И воспевала любовь, как воспевается музыка.
Bu güzellik zekâ ve gençliğe kadınları daima bir şiir gibi sevmiş ve aşkı bir müzik gibi yaşamış kocaman ailemize büyük bir coşkuyla hoş geldin diyorum.
Нашим воинам очень нравится эта вечерняя музыка.
Askerlerimiz çok etkilendi. Her gece dinlemek hoşlarına gidiyor.
- Откуда эта музыка?
- Bu müzik de nereden çıktı?
Меня достала эта официантка и эта дурацкая музыка.
Şu country müzik şeyleri ve o garson beni sinir ediyor.
Да, нежность. Да, да, мне знакома эта музыка.
Fakat çekicilik ve baştan çıkarma yok oluyor.
Эта психоделическая музыка полная скука.
O saykedelik müziği tamamen sıkıcı buldum.
Великие хрустальные пики эта печальная музыка, когда ветер касался их.
Büyük kristal kulelere rüzgârın her dokunuşunda tatlı bir melodi duyulurdu.
- Эта музыка...
- Bu müzik...
Эта метафора означает, что музыка создаёт гармонию, и порядок везде, где она звучит.
Bu metafor müzik uyumu ve düzeni... sağlar.
Эта музыка не мешает?
Değiştirebilirim çünkü.