50 mi tradutor Inglês
948 parallel translation
24.50 mi?
24.50!
% 50 mi? Bu korsanlık.
Why, that's piracy.
80 kilometre mi?
What, 50 miles?
- 50 mi?
- Fifty?
Ve sen kıçının altında 50 milyonumuz, etrafta hep öyle mi dolaşmaktaydın?
And you run around with our 50 million under your ass?
Ne kaybedeceğiz? Haftada 96.50 mi?
What can we lose, $ 96.50 a week?
50 mi?
Fifty?
- 50 milyon mu? - Doğru değil mi?
Fifty million?
Bir şeyi 50-50 kırışmamızın vakti gelmedi mi sence?
Don't you think it's about time that you and I split 50-50 in something?
— 50 doları oraya sen mi koydun?
- Did you put that $ 50 there?
Güzel. 50 dolarlik oda mi, daha iyisini mi istersin?
Fine. Shall we say a 50-buck room, or would you prefer something better?
Kızını 50 sterline satabileceğini mi söylüyorsun?
Do you mean to say you'd sell your daughter for 50 pounds?
50 santim mi!
Twenty inches.
Yoksa 50 sent mi kullansak?
Or maybe even a 50-cent piece?
- Öyle mi?
- Why, it's the slickest detective work in 50 years.
- Bu 50 dolarla Teksas'a gidebiliriz, değil mi?
- We got $ 50 to take us to Texas, haven't we?
25 kilo yeter mi?
Will 50 pounds be enough?
Tek derdiniz o 50 papellik kesinti, değil mi?
What's troubling you is that $ 50 cut, isn't it?
Dietrichson elli yaşındaydı değil mi, Walter?
Dietrichson was about 50, wasn't he, Walter?
50,000 dolar verip mi?
For 50,000 dollars?
50 papel mi?
50 bucks? !
50'sinde Paris'e giden ve iki haftadır tanıdığı biriyle evlenen biri mi?
A woman of 50 flitting off to Paris, marrying a man she's known two weeks?
Sadece 50 bin yen çalmak için mi?
All for a measly 50,000 yen.
50 bin mi?
Fifty thousand?
50 dolar isteyen birisini mi?
Someone looking for $ 50?
Baksana, Travis, tanesine 50 $ da iyi para, değil mi?
Lookie here, Travis, $ 50 a head is a good price, ain't it?
Parça başı 50 $ oluyor, değil mi?
That's about $ 50 apiece, isn't it?
% 50 gümrük ücreti mi?
50 % duty?
- 50,000 florin mi?
- 50,000 florin?
Elli pencerenin önünde mi?
In full view of 50 windows?
Ona 50,000 Liret değerinde bir pardösü bıraktığını söyledin mi?
Roberto! Have you told him you're leaving him a coat worth at least 50,000 lire?
- 2 dolar 50 sent mi?
- Two-dollars-50?
- 50 dolar yeterli mi?
$ 50 be enough?
50 yen faiz mi?
50 yen interest?
- 50 km ² mi? - Evet, efendim.
- Twenty miles square?
Hayatımız boyunca neredeyse 50 yıl sigorta pazarlamacısı olarak çalıştık, doğru değil mi?
All our lives, for almost 50 years... we've been insurance salesmen, right?
Yari yariya mi?
50-50, huh?
Buna 50 dolar yatırdım şimdiye kadar değil mi?
I've invested about 50 bucks so far, wouldn't you say?
50 setrlin mi?
Fifty quid?
50.000 dolarlık poliçe düzenlettikten altı hafta sonra tam da zamanında ölmesi sana birazcık bile garip gelmedi mi?
Didn't it seem even a little odd to you that he died so conveniently six weeks after a $ 50,000 policy was issued?
Acaba banka 50.000 doları tam tazmin olarak kabul eder mi, dersiniz?
Do you think the bank will accept $ 50,000 as the full restitution?
Her zamanki 50'ler mi?
The usual 50s?
- 50 Kron yeter mi?
- Will 50 kronor be enough?
- 50.000 mi yuh!
- Fifty thousand!
50,000 mi?
50,000?
Lütfen! Çek git! Bundan iyi haber mi olur,
I'll give you 50 percent.
Bir ya da elli dolarlık katılımla cennete giriş bileti mi?
Can you get into heaven by contributing one buck or 50?
- 50 Dolar istesin diye sen mi söyledin ona?
- Did you tell him to ask for 50? - Uh... no.
- Maç başı 50 sterlin mi?
50 pounds for a single game?
Elli bin, idare eder mi? Belki yeterli değil?
Is 50,000 enough?
50 bin mi?
50,000?