Bekleyemez mi tradutor Inglês
563 parallel translation
Siz gelene dek bekleyemez mi?
Can't it wait till you come to town?
Setsuko evlenene kadar bekleyemez mi?
Can't they stay till Setsuko gets married.
Şey, bekleyemez mi? Bu geziyi dört gözle bekliyordum da.
Oh, can't it wait, I had so looked forward to this.
- Ben dönene kadar bekleyemez mi?
- Couldn't that wait until I get back?
- Sabaha kadar bekleyemez mi? - Bekleyemez.
- Can't it wait till morning?
- Bekleyemez mi?
- Can't it wait?
Maden biraz daha bekleyemez mi, Bay Farrell?
Mind waiting a minute, Mr. Farrell?
- Yarına kadar bekleyemez mi?
- Couldn't it wait until tomorrow?
Yarına kadar bekleyemez mi?
Can it wait until tomorrow?
- Bu biraz bekleyemez mi?
- Don't you think that can wait?
Birkaç gün bekleyemez mi?
- Can't it wait a few days?
Bekleyemez mi?
Can't it wait?
- Sabaha kadar bekleyemez mi?
- Oh, can't it wait till morning?
Yarına kadar bekleyemez mi?
Can't it wait till tomorrow?
Yağmur kesilene dek bekleyemez mi?
Can't he wait until the rain lets up?
- Bu bekleyemez mi?
- Shouldn't this wait...
Siz yeğenimle tanışıp, ameliyatın ona yardımcı olup olamayacağına karar verene kadar bu konu bekleyemez mi?
Can't it wait until you've met my niece and decided if you think your operation could help her?
Bu mesele ben çıkana kadar bekleyemez mi?
Can't this wait till I come out of here?
- Yarım saat bekleyemez mi?
Can't this wait half an hour?
Sabaha kadar bekleyemez mi?
Can't it wait till morning?
- Bekleyemez mi?
Not now! Can't she wait?
- Mutlaka olmalı. Hastaneye gidene kadar bekleyemez mi?
Well can't it wait till we get to a starbase hospital so they can be checked out by a child specialist?
- Bu yarına kadar bekleyemez mi?
Couldn't that wait till tomorrow? Why?
- Biraz bekleyemez mi? - Evet, ama çok acilmiş.
Can't it wait a bit?
Bekleyemez mi?
Can't that wait?
İçkin bekleyemez mi?
Can't the drink wait?
Bu yarına değin bekleyemez mi?
Can't this wait until tomorrow?
Eee, sabaha kadar bekleyemez mi?
Well, can't it wait till the morning?
- Bekleyemez mi?
- Won't it wait?
Yarın sabaha kadar bekleyemez mi?
Can't it wait till tomorrow?
Yarına kadar bekleyemez mi?
Can't that wait until morning?
Joe, sözünü ettiğin bu "taze bilgi" biraz bekleyemez mi?
Joe, are you sure this " "hot information" " of yours can't wait?
Birkaç dakika bekleyemez mi aşkım?
Could it wait a few minutes, dear?
Bekleyemez mi?
It can't wait?
- Bu bekleyemez mi?
- Can't that wait?
Bu bekleyemez mi dedim?
- Huh? - I said, can't that wait?
- Bekleyemez mi?
- Can't you wait?
Bekleyemez mi?
Can't this wait?
- Bekleyemez mi?
- Can it wait?
- Sabaha kadar bekleyemez mi?
- Couldn't this wait until the morning?
Ne yani işiniz bekleyemez mi?
WHAT ARE YOU TELLING ME? THAT THIS CAN'T WAIT?
Bekleyemez mi?
couldn't it wait?
Yarın sabaha kadar bekleyemez mi?
Can't this wait till tomorrow morning?
- Bekleyemez mi, Carla?
Carla, can't it wait? I don't think so.
- Bekleyemez mi?
- Can't that wait?
Bekleyemez mi?
Can it wait?
Bay Addison, bu bekleyemez mi?
Mr. Addison, can't this wait?
- Bu bekleyemez mi?
- Could not it wait?
- Bekleyemez mi?
- My wife is about to have...
Hastamız tüm gece bekleyemez, değil mi?
Our patient can't wait all night, can she?
- Yarına kadar bekleyemez mi?
- Can't this wait?