English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ D ] / Dikkatini çekerim

Dikkatini çekerim tradutor Inglês

132 parallel translation
Şimdi, dikkatini çekerim bayanlar ve baylar bu genç delikanlının dişleri oldukça kirli.
-... that the young gentleman's teeth are very dirty. - They are not.
Ve onu hiç kullanmıyor, dikkatini çekerim, ne olursa olsun parasını kullanmıyor.
And he makes no use of it, mark you, no use of it whatsoever.
Dikkatini çekerim Watson.
Note this Watson.
Dikkatini çekerim, Holmes, insanın her şeye olan inancını sarsıyor.
I say, Holmes, shake your faith in everything.
Dikkatini çekerim kızımı benim iznim olmadan ata binmeye götürmen hatalı bir davranıştı bir subay ve beyefendiden çok vahşi bir kızılderiliye yaraşır cinsten.
I call it to your attention that in taking my daughter riding without bespeaking my permissión you have been guilty of behavior more consistent with that of an uncivilized Indian than an officer and a gentlemen.
Dikkatini çekerim, Tanrıya karşı suç işlemiş değilsin.
Mind you, you've not been offending God.
Dikkatini çekerim, mezardaki şarap kulağa iyi bir fikir gibi geliyor fakat susayacağımı nerden bileyim ki?
Mind you, the wine in the grave sounds a good idea. But how do I know I'd be thirsty?
Oh, dikkatini çekerim.
Oh, mind you.
Tıpkı Marian'a iki orkide yolladığın zamanki gibi, iki, dikkatini çekerim, hem de her gün.
Like that time you airmailed two orchids to Marian, two, mind you, every day.
Hepinizin dikkatini çekerim, feneri köpek yaktı.
I'll ask the court to notice that the dog turned on the light.
Dava bitene dek bekleyebiliriz. Floş yaptım, dikkatini çekerim, davada keleğe gelebiliriz de.
We may be in pendente... flush whatchamacallit, and we may be in left field.
5 ay, dikkatini çekerim!
Five months, mark you!
Dikkatini çekerim, birincisi, beni konuşmaya zorlayan sensin.
It's you who forced me to talk.
Cinayet silahı, merhum Miguel Ostoss adına kayıtlı ve, dikkatini çekerim, Ballon'un Rolls Royce'unun torpido gözünde saklanıyormuş.
The murder weapon was registered in the name of the deceased, Miguel Ostos, and was kept, mark you, in the glove compartment of the Ballon Rolls-Royce.
Renklerin hoş uyumuna dikkatini çekerim.
Regard the subtle harmony of color.
Gücünü emebilirsek, gemideki her aleti çalıştırarak, her devreyi, her şeyi, o bununla mücadele ederken, ben dikkatini çekerim, siz de uyuşturursunuz.
If we could tax his power, turn on every device on the ship, every circuit, every light, all of it. And while he's fighting that, if I could distract him, maybe you could tranquilize him and keep him under until we reach Colony V.
İyi de dikkatini çekerim, kağıdı imzalamak istemedi.
Still, he didn't want to sign the paper.
Sevgili Lorenzo, dikkatini çekerim.
Dear Lorenzo, pay attention.
"Sevgili Sally ve Bri..." Dikkatini çekerim bu sırayla yazmış.
''Dear Sally and Bri...''In that order, please note.
Yıldızların konumuna dikkatini çekerim.
Notice the positioning of the stars.
Çok kaliteli değil, dikkatini çekerim ama iyi kürekçiydi.
"Not a fancy shoveler, mind you, but a good shoveler."
Dikkatini çekerim ; bunları Woodstock festivali için almıştım, unuttun mu?
Beg your pardon. I got these for Woodstock, remember?
Dikkatini çekerim dostum. Yvonne New York'tan geçen hafta ayrıldı.
I might point out, amigo, Yvonne left New York over a week ago.
Şimdi dikkatini çekerim amigo.
Now, pay attention, amigo.
Bir kutunun içinde uyumayı isteyeceğimden değil, dikkatini çekerim, hiç hava olmadan olmaz ölmüş olarak uyanırsın ve sonra nerde olursun? Bir kutuda.
Not that I'd like to sleep in a box, mind you, not without any air, you'd wake up dead for a start, and then where would you be?
O deli adam onun aklını lapa gibi yaptı ve uyuşana kadar dövdü, dikkatini çekerim.
THAT CRAZY MAN MASHED HER MIND AND BEAT HER TILL SHE WAS NUMB AND AFRAID TO PAY ATTENTION.
Dikkatini çekerim iki kişi için tasarlandı.
- Notice it's designed for two. - Oh?
Dikkatini çekerim, "eski" muhabir dedin.
The operative word being "ex."
Telefonlarıma yanıt vermedin... bende bu yüzden kendi küçük yolumla dikkatini çekerim diye düşündüm.
Well, you wouldn't return my phone calls... so I just thought I'd get your attention in my own little way.
Eğer polislerin dikkatini çekemezsen, beni ara ve ben onların dikkatini çekerim.
So if you can't get ahold of the police, call me and I'll get ahold of them.
Ona dedim ki, " Donald dikkatini çekerim ;
I told him, "Donald... " I have to attend.
Bundan böyle karakterlerin sadece 2 dakika yayında kalacak ve bütün metinler, dikkatini çekerim, bütün metinler benim kontrolümden geçecek.
Now, from now on, all your little bits are gonna be under 2 minutes in duration, and all scripts... and I do mean all scripts... require my personal approval.
Yalnız dikkatini çekerim, bunun en iyisi olduğunu söyledim. "Tek yolu" demedim.
Note, I said, it is the best way. I did not say, it was the only way.
Joey hakkında hisstiklerinin sadece arkadaşlık....... çerçevesinde geliştiğine dikkatini çekerim.
At first implies that your feelings for Joey have grown beyond the friendship stage.
Belki de bu, dikkatini çekerim belki diyorum, bir ilişkiye bir adım daha yaklaştığının göstergesidir.
And this might - - and notice I say might - - mean that you're one step closer to a relationship
Şuna dikkatini çekerim ki... Penisinin arabasının uzantısı olduğuna inanan biri.
- I should expect a remark like that... from someone who thinks a car is an extension of his penis.
Dikkatini çekerim, patron.
Attention, Owner.
Dikkatini çekerim, "sen" dedi, "biz" değil.
Please note the use of the word "you," not "we."
Dikkatini çekerim.
I'm making a point.
Fiyatına da dikkatini çekerim, 25 dolar.
Also note the price, $ 25.
Balığa da dikkatini çekerim.
And note the fish
Önümdeki tabanca kabzasına dikkatini çekerim.
If you will, Bob, note the gun handle directly in front of me, please.
Aşırı tepkiye dikkatini çekerim.
Note the intense overreaction.
- Dikkatini çekerim, inkar etmiyorlar.
It just- - Notice that they're not denying it.
Dikkatini çekerim, meslektaş değil, arkadaş.
Not "coworkers," mind you, but "friends."
Dikkatini çekerim, bu Atilla'ya yaramamış.
Mind you, it didn't serve Attila.
Dikkatini çekerim, delice bir mizaha sahibim.
Mind you, I have got a daft humor.
Ben onların dikkatini çekerim.
I'll distract them.
Dikkatini çekerim.Olayın bize geç teslim edilmesi bu yüzden.
Watch out. Which is why we are so late gettin'handed this case.
basitçe... dikkatini başka yere çekerim.
I just simply... skirt the issue.
Ama yemek borusundan, dikkatini çekerim.
That's when she's not taking the latest laxative on the market.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]