English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ D ] / Diğeri

Diğeri tradutor Inglês

7,927 parallel translation
Ve diğeri.
And the other one.
Biri kadın, diğeri erkek.
A male and female. Hey.
İki ördek var, birisi dans ediyor diğeri de soğana bakıyor.
Two ducks, one's dancing - and the other looks at an onion.
# Ve beşlik çakıyor diğeri de #
♪ And the other one is giving a high five ♪
# Ve bir sigara yakıyor diğeri de #
♪ And the other one is flicking a cigarette ♪
# Ve taksi çağırıyor diğeri de #
♪ And the other one is hailing a taxicab ♪ ♪ I feel the sky ♪
Bir tanesi öldü, diğeri Jüterbog'da yaşıyor.
One of them is dead, the other lives in Jüterbog.
Diğeri de Kate.
The other one was Kate.
Birisi devriye görevi, Diğeri ekranlara bakacak.
One guard on patrol duty, the other on the screens.
Evin içinden biri kucağında diğeri elinden tutan iki kız ile birlikte bir kadın çıkageldi.
A woman came out of the house, carrying a girl and holding another by the hand.
Ben 1inciyim, diğeri 2inci.
I'm the 1st, the other is the 2nd.
Bir tanesi bar,... diğeri de restoran.
One of them is a bar that serves burgers and one's just a restaurant.
Diğeri, karanlık ve güçlü.
The other, dark and powerful.
Diğeri de...
Then the- -
Belki diğeri arabanın içindedir.
Maybe the other one's in the car.
Bir taraf güçlü, diğeri zayıf.
one party is strong, one is weak.
Orada yatan adamlardan biri dört bin, biri üç, diğeri de bin dolar ediyor.
One of my fella's over there is worth four thousand, one's worth three, and one's worth one.
Birimiz arabanın önünü kessin diğeri de sürücüyü hâlletsin.
One man block the car, one man take the driver.
Bu 1922'de Şangay'da, diğeri 1927'de Khabarovsk'ta oldu.
This is from 1922 in Shanghai, this from 1927 in Khabarovsk.
İki mermi, biri sol koluyla omuzu arasına, diğeri de karnının kenarına ve düello onun için sona erdi.
Two hits, one between left pec and shoulder, one side abdomen... and the fight went right out of him.
Birinin ailesi vardı, diğeri ise meşhur olmuştu.
One friend had a family, the other had fame.
Peki ya diğeri?
And the other?
NASA, John Glenn'in yörüngeye yerleşmesini 16 kara istasyonundan ve biri Hidistan'da diğeri de Pasifik'te bulunan iki hava kuvvetleri gemisinden takip edecek.
N.A.S.A. Will track John Glenn's orbit from 16 land-based stations and two air force ships... one in the Indian ocean and one in the pacific...
Bu Amy, diğeri de Jemma.
This is Amy and that's Jemma.
Diğeri imzasız ve bizimle Sidney Caddesi'nde buluşmak istiyor.
The other is unsigned..... and wants to meet us on Sidney Street.
- Sarışın olanı mı diyorsunuz? Yok diğeri.
- Talking about the blond one?
Bu bir, diğeri de geliyor.
Here's one. The other will follow.
Biri ölünce, biri kraliyet mezarlığına diğeri de hapishaneye gidecek.
Whoever dies, one will end up in the royal cemetery and the other will be royally escorted to jail.
Diğeri de büyük siyah bir at sürüyordu.
The other one rode a big black gelding.
Diğeri... Konuşma demişti.
The other one, he said no talking.
Bir diğeri.
Another one...
Diğeri ise ölecek.
The other... will die.
Diğeri ise artık içeride olmadıkları.
The other is that they're no longer in there.
Biri bir oyun, ve diğeri de ben ve aşkım hakkında bir kitap, yazmaya başladığım, ve...
One's a play, and the other one is a book about my lover and I, which I've started, and...
Bize bir şok verip tam manasıyla yaşadığımızı hissettiren şeylerden biridir seks diğeri de ölümden kılpayı kurtulmak.
And sex is one of the few things we have- - Almost getting killed is another- - that can jolt us into feeling fully alive.
Birinden sonra diğeri gelir.
One thing leads to another.
Biri mekanik, diğeri dijital.
One mechanical, the other digital.
- Biri bu, diğeri de spor âleti almak.
- That and buy a Stair Master.
Hayır o değil, diğeri!
No, not that one, the other one.
Diğeri Ohio'da.
One is in Ohio.
- Diğeri nasıl?
- What do you think of the other one?
Baksana, bu da en az diğeri kadar aptal.
Look, he is just as stupid as the other one.
- Diğeri mi?
The other one?
Hayır, diğeri işte. " Aynen böyle.
Hey.
Peki ya diğeri?
Then, the other one?
Diğeri de gelecek bilim kurgusu.
Another is the future of science fiction.
Biri sana verilirken diğeri alınır.
One thing is given to you, and then another one is taken away.
Asansöre giren şu beyaz tişörtlü adam, mantolu kadın ve sonradan binen diğeri ; hepsi ekibimizin elemanları sırtlarını dönüyorlar.
These folks who are entering, the man with the white shirt, the lady with the trench coat, and, subsequently, one other member of our staff, will face the rear.
Bir diğeri deneylere ahlaken itici ve aşağılık dedi.
Another calls them "morally repugnant, vile."
# Ve piyano çalıyor diğeri de #
♪ And the other one is playing a piano ♪
Bebeğin biri bağırıp duruyor, diğeri kolikmiş.
One kid is screaming, the other one is colicky.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]