Düşünüyordum tradutor Inglês
21,014 parallel translation
Buraya Ernie'i için geldiğimizi düşünüyordum.
I thought we were here to talk about Ernie.
Ayrıca, "O evi satın alacak durumumuz yok" diye düşünüyordum.
I also thought "there's no way we can afford that house."
Düşünüyordum da belki bağlantı kurabiliriz. Olur.
I was thinking, uh... maybe we could... connect.
Ben sadece upuzun bir şey olduğunu düşünüyordum.
Man, I thought that was just one long show.
Düşünüyordum da belki bunu almak isteyebilirsin.
I was thinking... that maybe you might want to have this.
Buraya gelene kadar Jane'in de buna dahil olduğunu düşünüyordum.
I've had it in for Jane ever since she got here.
Heves edip yemek pişirmeyi düşünüyordum.
I was, uh, thinking about being ambitious and cooking.
Düşünüyordum da...
So I was thinking...
Kendimi pencereden gördüm, sağlam göründüğümü düşünüyordum.
I got a glimpse of myself in the window here, I thought I looked pretty tough.
- Bu çılgınca, ben de tam seni düşünüyordum. - Öyle mi?
That's crazy, I was just thinking about you.
Bense burada bugünlere gelmemi istemediğini düşünüyordum.
And here I thought you didn't want me to make it to this day.
Tırstığım başka bir şeyi daha düşünüyordum.
I'm thinking about something else I chickened out on.
Ne düşünüyordum bilmiyorum.
I don't know what I was thinking.
Ne düşünüyordum ki?
Whatever was I thinking?
- Bilirsin özür dilemezsem o mezara tekrar girmezsek düşünüyordum da bu çok kötü olmaz mıydı?
You know, if I didn't apologise if we didn't get access to that tomb again... Really? I was thinking, would it be so very bad?
- Düşünüyordum.
- Out thinking.
Kızıp 3 milyon doların keyfini çıkarıyorsundur diye düşünüyordum.
Yeah, I thought you pissed off to enjoy your cool three mill.
Tamam, ama düşünüyordum da kendi kalemini getirirsen iyi olur çünkü benimkini kullanırsan göz iltihabı falan kapabilirsin.
Okay, I've been thinking, though, you gotta bring your own pencil,'cause if you use mine, you could get, like, pinkeye or something.
Düşünüyordum da...
I was thinking.
Film gecesi diye düşünüyordum.
I was thinking during movie night.
Ben de burada bir aile olmaya başladığımızı düşünüyordum.
And here I was thinking we're just starting to become a family.
Ben daha çok Donner parti olayını düşünüyordum ama o da olur.
Yeah, I was thinking more of the Donner party, but sure.
- Wally'i düşünüyordum biraz.
I've been thinking about Wally some more.
Neler olacağını düşünüyordum da.
You know, I've just been thinking. You know, what's... what's next?
Son zamanlarda ben çok düşünüyordum.
Guess I've just... I've been thinking about it a lot lately.
Ben sadece insanları sinirlendirmenin zevkli olduğunu düşünüyordum.
I just thought it was funny making people get riled up.
Düşünüyordum da bir gün seçip şahin üriniyle sırılsıklam edebiliriz. Yırtıcı kokusu kemirgenleri uzak tutabiliyormuş.
I was thinking maybe we could just pick a day and just drench it in hawk urine, because the scent of a predator can keep rodents at bay.
Tüm samimiyetimle ben de aynı düşünüyordum. Ama bu konuşmanın garip olabileceğini düşünmüştüm.
In all candor, I was feeling the same, but I thought that discussing it with you might be awkward.
BoJack'in az önce söylediklerini düşünüyordum.
I was thinking about what BoJack said before.
BoJack. - Dediklerini düşünüyordum...
- I was thinking about what you said- -
On iki adım programından önce ben de senin gibi düşünüyordum.
You know, I used to feel just like you before I got into this "12 steps" thing.
Konuk oyuncu düşünüyordum.
I was thinking guest star.
Middlefield'teki Philz'e gideriz diye düşünüyordum.
I was thinking we'd hit the Philz on Middlefield.
Ben öyle eski mahallemden geçiyordum, bilirsiniz, hangi yasaları atabileceğimi düşünüyordum, sonra birden bire, penisim cidden kurudu.
I was just, you know, passing through the old neighborhood thinking about what laws I might get rid of, when suddenly out of nowhere, my penis got really dry.
Erkeklere haksız bir şekilde davranıldığını düşünüyordum, ama şimdi biliyorum ki her şey daha da boka saracak.
I thought boys were being treated unfairly, but now I know shit's about to get a lot worse.
Bu günlerde, bir şey düşünüyordum.
And these days, I've been thinking about something.
Valla, Penny Loafer'de hafif bir yemek yeriz diye düşünüyordum.
Well, I thought we might have an after show nosh at the Penny Loafer.
Gelişim kozamı yarın getirebileceğimi düşünüyordum.
I was thinking tomorrow I might bring my boom box.
Böyle bir şey düşünüyordum.
I was thinking something like that.
- Ve düşünüyordum da, bahçeleri ben tasarlarsam ve uygulamayı ben yönetirsem bu ayrıca benim son sınıf tezim de olabilir.
- And I was thinking, if I design the gardens and oversee the execution, it could also be my senior thesis.
Sadece seninle beraber takılmanın güzel olacağını düşünüyordum.
I just thought it'd be good to hang out with you.
Düşünüyordum da... belki bir süreliğine seninle yaşamaya gelebilirim.
I was thinking... maybe I could come live with you for a bit.
Bu akşam sinemaya gitmeyi düşünüyordum.
I was thinking about seeing a movie tonight.
Ben de onu izlemeyi düşünüyordum.
- Oh! Well, I was totally planning on watching that.
Ben de aynı şeyi düşünüyordum. "İğrençsin, uzak dur benden."
I was thinking the same thing, like, ugh, you're so gross, get away from me.
Ben de öyle düşünüyordum, ama Marcus onun merkeze uğradığını ve ne istediğini söylemediğini söyledi. Sadece beni aradığını söylemiş.
Ah, so did I, but then Marcus said she came by the 11th, wouldn't say what she wanted, just said she was looking for me.
Düşünüyordum da belki belki onunla dua edersin.
_ _
Düşünüyordum da bunu aslında uzun zaman önce yapmamız gerekirdi.
I've been thinking and, uh... Well, heck, this is just something we should have made happen a long time ago,
İşte bunu düşünüyordum ve... Neyse...
I guess I was thinking about that, and...
Düşünüyordum eskiden Great Coluan siber inşasına bağlıydım.
To think... I was once linked to the Great Coluan cyber construct.
Düşünüyordum da belki birinin ziyarete gitmesi iyi olabilir. Hayır, ondan uzak duracaksın.
No, you stay away from her.
düşünüyordum da 309
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünme 63
düşünürüm 38
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünme 63
düşünürüm 38
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünüyorum ki 20
düşünüyor musun 27
düşünsenize 76
düşünsene 342
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35
düşünüyor musun 27
düşünsenize 76
düşünsene 342
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35