Evine dön tradutor Inglês
1,839 parallel translation
- Evine dön.
- Go home.
Evine dön.
Go home.
Evine dön, aptal.
You should have gone home, dummy.
Evine dön!
Go home!
- Kes şunu ve evine dön!
Stop it and go home!
Evine dön yoksa polis çağırırım.
Go home or I'll call the police.
Evine dön Adipoz III!
Back home, Adipose III!
Ey, bu çocuğun ruhu evine dön ve bir daha dolanma.
Oh, spirit of this child return home and do not wander anymore.
Evine dön ruh ve can, evine dön.
Come home, spirit and soul, come home.
Evine dön!
Go back home!
Don Salvo'da evine döner. Zafer kazanır.
And Don Salvo will return home, a free man, victorious!
Evine dön yoksa seni pataklarım.
Go back home or I'll beat you.
Yani, aklını kullan ve evine dön.
So be smart and go home.
Unutma, benden 5 hafta sonra haber alamazsan, burayı terketmeni istiyorum, ne almak istiyorsan al ve evine dön.
Remember, if you don't hear from me in 5 weeks time, I want you to leave this place, take whatever you desire and go back to your homeland.
Sylvia nerede olduğunu merak etmeden evine dön.
Get home before sylvia starts to wonder where you are.
Evine dön. Karıcığınla uyuduğunuz yatağa geri dön.
Crawl back in bed with your wife.
Haydi kardeşim haydi, evine dön de karakola götürmeyeyim şimdi seni.
Go back home or I'll have to arrest and take you to the police station.
Her gün okula git, arkadaşlarınla muhabbet et, ve dönmek bile istemediğin evine dön.
and then go back to the home I don't even want to go back to. { S1 ep1 } doing this? { S1 ep1 }
Artık evine dön, ufaklık.
Go back home, kid.
Evine dön.
Just go home.
Beni bir daha deneme, veya bir dahaki sefere Annenin evine bir hediye bırakırım, Bu bir kahve makinesi olmaz.
Don't test me again, or the next time I leave a gift at your mom's house, it's not gonna be a coffee maker.
Carla, neden evine gitmiyorsun?
Carla, why don't you go home?
Seni buraya getirmeyi ben istemedim ve seni evine de bırakırım ama bunu yapmak istemiy...
I don't mean to lead you on here, and I'll give you a ride home, but I don't think that...
Ben Happy Singh, Lucky'yi... evine getirmeden köye... adımımı dahi atmayacağıma yemin ediyorum.
I, Happy Singh, promise you that until I don't bring Lucky back home I won't step into this village again.
Neden evine gitmiyorsun, evlat?
Look, why don't you just go home, son?
Arabaya dön ve evine git.
Go back to the car. Drive home.
Evine git. Niye bunları dinlemek istemiyorsun?
go home - why don't you want to hear this?
Bir dahaki sefere evine misafir istediğinde, gidipte kartını sokaktaki yabancılara verme.
next time that you just want some company, don't give your card out to strangers on the street.
Bir dahaki sefere evine misafir istediğinde, gidip de kartını sokaktaki yabancılara verme.
Next time that you just want some company, don't give your card out to strangers on the street.
Niye evine gitmiyorsun?
Why don't you go home?
Lütfen bana, Hicks'in evine arama izni olmadan girdiğini söyleme.
Oh, please don't tell me you went into Hicks'House without a warrant.
Sırtına hırka verip evine bırakırım.
I wanna give you a sweater and a ride home, I don't wanna fuck you.
Ailenizin evine akşam yemeği için geldiniz... ve buradan tek ayrılan Don oldu.
You come to your parents'house for dinner and Don's the only one that leaves.
İnanılmaz şirin bir bebeğin var ve sen onu evine göndermek istemiyorsun.
Uh, you have an incredibly cute baby here, And you don't want to send her home.
Evine geri dön.
Come home to us.
- Geri dön. Evine geri dön.
Come home to us.
Derhal evine dön!
I forced you to come here and gave you a hard time.
Kutuyu almak için hemen evine gidiyorum.
Don't worry, I'm heading to his place to get the box.
Mesafeyi bilmemiz iyi olur çünkü o silahı bulamazsak evine bırakmamız gerekebilir.
It's good we know the way'cause if we don't find that gun we may as well give him a ride home.
Yemeğini ye ve o süslü evine geri dön, tamam mı?
Eat your burger and go back to your fancy house, okay?
Rita'nın evine nasıl gitti hiç bilmiyorum.
I don't know how it got to Rita's apartment.
Neden senin evine...
Why don't we just go into, uh, your...
İnsanlar ölü bir akrabanın evine yerleşmek için hayatlarını alt üst etmezler.
People don't up-end their lives to pack up a dead relative's house.
Yani işini yap, evine git, kimseye zor anlar yaşatma, bilirsin işte.
So, do yourjob, go home, don't give anybody a hard time, you know?
Don'un evine gir.
Enter chez Don.
"Sırf evine taşınıyorsunuz diye kendi eşyalarından vazgeçeceğini zannetmeyin."
"Just because he moved in Don't expect his stuff to move out."
Corman'ın evine gidip Charlie'nin ortada bir kanıt bırakmadığından emin olalım.
Why don't we shoot over to Corman's place and make sure that Charlie left without a trace.
Şimdi evine git, biraz sakinleş.
Why don't you go home and calm down a bit.
Dön çabuk evine!
Go back to the house.
Neden kızın evine gitmiyorsun?
Why don't you just go to her home?
Charlie, neden oğlanı evine bırakmıyorsun, olmaz mı?
Whoo. Charlie, why don't you take him home, okay?
dönüyor 123
dondurma 106
dönmüşsün 59
döneceğim 198
döndüğünde 18
dönüyoruz 28
döndüğümde 48
dönecek 30
donanma 44
döndük 21
dondurma 106
dönmüşsün 59
döneceğim 198
döndüğünde 18
dönüyoruz 28
döndüğümde 48
dönecek 30
donanma 44
döndük 21