Fark ettin mi tradutor Inglês
1,689 parallel translation
Kel kafanı fark ettin mi?
Have you looked at yourself in the mirror lately?
Aman Tanrım. Ne kadar huzursuz olduğunu fark ettin mi?
- Do you see how hot you are?
Bunu beraber geçirdiğimiz ikinci gecemiz olduğunu fark ettin mi? Yani?
You realize this is the second time you and I have spent the night together?
Bay Samari hakkında ilginç bir şeyi fark ettin mi?
You notice anything interesting about Mr. Samari?
- Bir değişiklik fark ettin mi?
- Notice anything different?
Bilmem fark ettin mi?
You know something? I'm fired
Erkeklerin biraz garip davrandığını fark ettin mi?
Don't you think the boys are acting weird?
Kaburga kırıklarını fark ettin mi?
But are you aware he has rib fractures?
Ürkütücü derecede huzurlu. Bunu hiç fark ettin mi?
It's, like, spooky peaceful.
Şimdi benim sıram. Bir şey fark ettin mi? Hayır, özel bir şey yok...
I can only think of one answer... our Demon friends moved fast and connected with 3 ( or more ) others.
Yıkma zahmetinden kurtarmış oldular. Onu fark ettin mi?
We had to tear it down, they saved us the labour, but did you see him?
Şehirdeki tüm polislerin şu anda seninle birlikte olduğumu bildiğini fark ettin mi.
You do realize that every cop in the city knows I'm With you right noW?
Fark ettin mi bilmiyorum ama bu kızın için iyi değil.
And I don't know if you realise, but that is no good for her.
- Bunu fark ettin mi?
- did you notice that?
Bir anda nasıl delirdiğini fark ettin mi?
Did you see how he went crazy all of a sudden?
Uzun boylu kızıl saçlı adamı fark ettin mi?
You fijaste a tall man, Judas?
Bütün fillerin bana baktığını fark ettin mi?
Have you noticed that every elephant looks at me?
Bir şey fark ettin mi?
Did you observe something?
Ama sen nasıl davrandığını fark ettin mi?
But are you aware of the way you're behaving?
Son zamanlarda onda bir değişiklik fark ettin mi?
Have you noticed anything different about him recently?
Sen, Vicky'i fark ettin mi?
Have you noticed Vicky?
Kızların arasında bir şeyler fark ettin mi?
Have you noticed anything between the girls? Have they fallen out?
Fark ettin mi?
Thanks for noticing.
Bunlar organizasyona katılan Rus mankenler. Fark ettin mi?
They're the Russian models from your ad campaign, recognize them?
Camilla'yı fark ettin mi?
Did you notice Camilla?
Fark ettin mi?
Did you notice that?
Fark ettin mi, annem ; 'Gayet güzel çalıyor'dedi.
Remember how Mom said, "It plays fine"?
Burada hiç koku yok, fark ettin mi?
There's no smell in here. Did you notice?
hiç bulutların bir şeylere benzediğini fark ettin mi?
Have you noticed how the clouds look like things?
Adam ne zaman şaka yaparsa burnundan kıkırdayan sekreterini fark ettin mi?
You notice his secretary snort-giggled whenever he made a joke?
- Kâğıdı fark ettin mi?
- Notice the paper?
Ne zaman senin için duygusal bir durum ortaya çiksa para üzerine odaklandigini fark ettin mi?
Have you noticed when an emotional issue comes up for you, you focus on money?
Gregor sahneye çıktığında mikrofon standının çok düşük olduğunu fark ettin mi?
Did you notice that the mike stand was set too low when Gregor came out on the stage?
Garip birşeyler fark ettin mi?
Have you noticed anything strange?
Evet, sen de fark ettin mi?
Yeah, you noticed that, too?
Bir tuhaflık fark ettin mi?
Mm-hmm. Notice anything odd out it?
Fark ettin mi bilmiyorum ama Mindy ve Angela benden nefret ediyor.
I don't know if you notice or not, but Mindy and Angela hate me.
- Az evvel ne dedin fark ettin mi? "Bizim."
- You know what you just said? "Our. { Our. }"
Penisinden olağandışı bir akıntı fark ettin mi?
You haven't noticed any unusual discharge from your penis?
Fark ettin mi bilmiyorum tatlım ama zaman benden yana değil.
Don't know if you noticed, sweet cakes... "... but " time ain't exactly on my side.
Sende orada soğuk yerler fark ettin mi?
- You didn't feel any cold spots, did you?
Bu odada çok fazla ayna var. Fark ettin mi?
There's a lot of mirrors in this world.
- Bunu fark ettin mi?
- Have you noticed this?
Fark ettin mi bilmiyorum Ziva ama o kız ve diğerlerinin istediği beni vurmak değil.
I don't know if you've noticed, Ziva, but she and they don't exactly want to shoot me.
- Fark ettin mi bilmiyorum ama...
- I don't know if you noticed...
Kokuyu fark ettin mi?
You smell that?
Bu arada, fark ettin mi?
By the way, did you notice?
Bir şey mi fark ettin?
HAVE IT!
Bunu daha yeni mi fark ettin? İnanılmazsın.
- You're just realizing that right now?
- Yeni mi fark ettin!
- Now you noticed!
Sen, um... Ne yediğimi mi fark ettin.
You, um... you noticed what I was eating.