Hayır mı tradutor Inglês
106,080 parallel translation
- Hayır mı? - Hayır.
- How...
Hayır mı?
No, ehi?
Hayır. Polisi arayacağım.
I'm gonna call the police.
Hayır, bana bazı şeyleri çözmeye çalıştığını söylemiştin ama sanırım ben dinlemedim.
No, you told me early on you were still trying to figure stuff out and I guess I just didn't listen, and...
Hayır, sadece düşünüyorum Michele. Hadi.
No I'm just thinking, Michele.
Hayır, canım.
No, no, my dear.
Hayır, canım.
No, my dear.
Hayır, hayır, boğazımı temizliyordum sadece.
No, no, I was just... I was clearing my... my, um... my throat.
Hayır, tamam bak özür dilerim.
No... okay, I'm... I'm sorry.
Hayır, ben özür dilerim.
No, I'm... I'm sorry.
Hayır ama çok çaresiz bir adamım.
No, but I am a very desperate man.
- Hayır, o işi 5 yıl önce bıraktım.
No, I left that job over five years ago.
Hayır, hayır, sanırım hâlâ çok kırgın.
Uh, no, no, I think he's still pretty upset.
Hayır, Tanrım, hayır.
No, Christ, no.
- Hayır, ilk ben el kaldırdım.
- No, I raised my hand fist.
Hayır, arabada bıraktım.
No, I left it in my car.
- Ne, avukatlığı mı bırakacaksınız? - Ben, hayır.
What, you'd give up being a lawyer?
Onunla seks yaptınız mı? - Hayır!
- Did you have sex with her?
Hayır, üzgünüm ama bir anlama geliyor.
It means nothing. No, I'm sorry, it does mean something.
- Hayır, yaklaşamadım.
Couldn't get near him.
Okuldaki kızları takip ettiğimi ima ediyorsanız hayır yapmadım.
If you're insinuating I went chasing after schoolgirls, no, I didn't.
- Mankenlerden biriyle yattınız mı? - Hayır.
Did you sleep with any of your models?
Hayır, yasalara sadık kalırım.
No, I care passionately about the law.
Hayır, hayatımın aşkıyla tanıştım.
No, I met the love of my life.
- Hayır, Em'i bırakacağım.
No, just dropping Em off.
- Hayır, hiç emin değilim.
No, I'm not sure about that at all.
- Hayır, sadece bir gelinin hayalindeki balayı bu değildir diyorum.
If it's an imposition. No, I'm simply saying it's hardly the honeymoon a bride dreams of.
- Hayır.
- I'm not...
Hayır böyle iyi.
Nah... I'm good.
Hayır, İtalyan'ım.
No, I'm Italian.
Hayır. Yaptığı şeyi yargılayacak durumda değilim.
I'm in no position to judge what she did, trust me.
- Hayır, pişman değilim.
- No, I'm not sorry.
Hayır, ciddiyim.
No, I'm really serious.
- Hayır, bunu istemiyorum.
No, I'm... I'm not okay with this.
- Hayır, batırmadım.
- No, I did not.
Hayır canım, orada güzelsen suç işlemek zorunda kalmıyorsun.
No, down there, if you're super cute, you don't have to do crime.
Hayır tatlım, kolay değil ama hayatında öyle biri olmasına sevindim.
Oh, no, no, honey, honey, it's not easy. But I'm glad you have someone like that.
Hayır. Üniversitenin ilk yılında oda arkadaşım aydınlanma için yapmıştı.
Uh, my... my roommate, freshman year, uh, he did it for enlightenment.
Tanrım, hayır.
God, no.
- Hayır. Sakladıysa şaşırırım.
That would surprise me.
Hayır, bu cadı avından artık sıkıldığımı söylüyorum.
No, this is my way of saying I am tired of being persecute in this witch's hunt.
Hayır. Uçağınız vurulup düşürüldü mü yoksa planlı bir kurtarma mıydı?
No.'Cause your plane, was it shot down or was it a planned rescue?
Hayır, bunu hayat kurtarmak için yapıyorum.
Haber : No, I'm doing it to save lives.
Hayır, itirazım yok.
Einstein : No, I do not object.
Hayır, planlarım var.
No, I got plans.
- Tanrım, hayır.
- Oh, God, no.
– Hayır, oturmayacağım.
Albert, sit down. No.
– Sence bu mantıklı mı? – Hayır, efendim.
Does that sound logical to you?
"Hayır" dersem komünist olduğumu mu kanıtlar?
- If I say no, will it prove I'm a communist?
Tanrım, hayır!
God, no! It was one time!
Hayır, onu konuşturmaya devam etmesi lazım, Maxine.
No, he needs to keep her talking, Maxine.