Iste orada tradutor Inglês
8,589 parallel translation
Oh işte orada küçük güzellik.
Oh, there's a little puddy cat.
İşte orada.
There it is!
İşte orada.
There she is.
İşte orada!
There he is.
İşte o. Orada.
- That's the one.
Resmin de, işte orada.
There's a picture of you.
İşte orada.
There she is!
İşte orada!
There she is!
- İşte orada.
- Right there.
İşte orada!
There it is.
- Sahil orada işte.
- Oh, there's the beach.
İşte orada.
There he is.
İşte orada!
Hey! There he is!
İşte orada.
He's here.
- İşte orada!
- There he is!
İşte orada, orada!
Right there, right there!
İşte orada.
Right there.
Bak, işte orada.
Look, there he is. There he is, right there.
İşte orada kaybolabilirsiniz.
There, you can disappear.
İşte orada Denisoviç.
There it is, Denisovich.
İşte orada. - Dennis!
There he is, right there.
İşte bilgisayar orada.
There's the computer.
Bir dahaki sefere her ne tezgahlıyorsa tam orada işte.
Whatever he's cooking up next is right in there.
İşte orada.
It's back there.
İşte orada!
- There it is!
İşte orada.
Oh, there he is.
Bu o. İşte orada.
That's him, right there.
Katiller tam orada işte ıslanmışlar icra ettiklerinin rengiyle.
There the murderers, steeped in the colours of their trade.
işte orada.
There he is.
Sizinkisi de işte orada.
Yours is over there.
- İşte orada!
Over there!
İşte orada, gördün mü?
Look at the swans. There.
Orada işte!
There she is.
Evet orada işte, onu alın!
That's it, go and get him!
Bak orada işte. Ablamın peşinden ayrılmayan çocuğun ismi de Micheal.
That's her over there, and that guy who won't leave her alone is Michael.
İşte orada, haydi!
Over there, come on.
İşte orada! İşte orada!
There he is, there he is!
- İşte arabaları orada!
- There's their car!
İşte orada!
Want it!
İşte dere orada.
THAT'S THE STREAM, RIGHT OVER THERE.
- İşte orada.
There he is.
Kral orada işte.
There s the King.
İşte orada.
There it is.
İşte orada!
There he is!
# İşte yaklaşıyor, orada
♪ And it's getting nearer ♪
İşte anahtar orada.
Here is the key.
- Dumanı görünür. - İşte orada!
~ The smoke clears... ~ And there he is!
İşte orada.
♪ I'm gonna do my thing ♪ [laughs] Oh, there he is.
Bu yüzden, işte tam da orada bu şehrin kalbi orada atıyor.
And that, right there? That is the beating heart of this city.
Amerika'daki annelerin sadece % 10'u futbolun çocukları için fazla tehlikeli olduğuna karar verirse olay orada biter işte.
If just 10 % of the mothers in America decide that football is too dangerous for their sons to play, that is it.
İşte orada.
There he is!
işte orada 1649
işte oradalar 267
işte oradasın 41
orada 2281
oradaki 168
oradaydım 213
orada mısın 598
oradayım 18
oradaydı 145
oradasın 44
işte oradalar 267
işte oradasın 41
orada 2281
oradaki 168
oradaydım 213
orada mısın 598
oradayım 18
oradaydı 145
oradasın 44
oradan 69
orada kimse yok 63
orada dur 223
orada biri var 50
orada ne var 123
oradadır 18
orada olacağım 346
orada neler oluyor 224
orada ne yapıyorsun 161
orada bekleyin 25
orada kimse yok 63
orada dur 223
orada biri var 50
orada ne var 123
oradadır 18
orada olacağım 346
orada neler oluyor 224
orada ne yapıyorsun 161
orada bekleyin 25
orada duruyor 22
orada olurum 25
orada kal 348
orada biri mi var 55
orada mı 137
oradan uzak dur 20
orada mısınız 104
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada durun 51
orada olurum 25
orada kal 348
orada biri mi var 55
orada mı 137
oradan uzak dur 20
orada mısınız 104
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada durun 51