Ondan mı tradutor Inglês
15,828 parallel translation
- Ondan mı?
- From him?
Fikir sizden mi çıktı, ondan mı?
Was it your idea or his idea?
Kulağa sapıkmışım gibi geliyor da ondan.
Because it made me sound all pervy.
- Paelle yiyecek olan Binbaşı Corkoran hariç hepimiz ondan alalım.
All except for Major Corkoran, who will have the paella. Hi there, how are you?
Ondan hiç iz var mı?
Any sign of him?
İletişim sırasında ondan bahsetme. Adı asla kayıtlarda geçmesin, tamam mı?
No mention of him in comms, nothing written down, nothing at all, yeah?
Özel jet sabah 8 : 20'de İstanbul'dan ayrıldı ama ondan sonrası için elimizde uydu bilgisi falan yok.
The private jet left Istanbul at 8 : 20 a.m., but we have no satellite information after that. Why not?
Ondan sonra, kardeşimin başından neler geçtiği veya gördüğü hakkında en ufak bir fikrimin olmadığını anladım.
She had won a Courage in Journalism Award, and it was then that I realized I do not have the slightest clue what my sister's been through or seen.
Bu arada dosyayı hepimiz okuduk. Kafamızda fark yarattı mı dersen... Artık ondan daha az nefret ediyoruz.
We all read it, by the way, so... if it makes any difference, we hate him a little less now.
Ama ondan önce hesabımı ödeyeyim dedim.
But before I do... figured I'd pay my tab.
- Ondan mektup aldın mı?
- Have you letters from her?
Ondan bir gün bile ayrı kalmadım.
I never spent a day away from her.
- Ondan haber aldın mı?
Have you heard from her again?
Ondan sonra yemin ederim kanını akıtırken sana yardım edeceğim.
One year. After that, I swear, I will help you bleed him myself.
Adamların da benimkiler kadar İngiltere'ye nefret besliyor. Lakin benim kaptanım İngiltere'nin o nefreti görmesini ve ondan korkmasını istiyor.
Your men are filled with anger towards England, as are mine, but my captain wanted England to see that anger and make them fear it.
O gece çocuklarımın ondan bir alacakları olduğunu,
He said my children would receive something from him that night.
Şimdi de yanında ondan başka kimse, ve arada ki farkı kapatmak için... para bulma planıyla mı dönüyorsun?
Now you have returned with nothing but him and a plan to make up the difference with money?
Ondan daha kalıcı olacağımı düşünüyorsun burada bu yüzden öğrendiklerini ona değilde bana anlatıyorsun?
You think I will outlast her here, so you would cast your lot with me and not her?
Ondan bir iz var mı?
Is there any sign of her?
Bu çocuk çok yaramaz ve ondan hoşlandım.
This kid is nasty and I fucking like it.
Ben ondan bu işareti aldım.
Oh, I'm totally getting the signals that she is.
Sanırım ondan hoşlanacaksın.
I think you'll like it.
En kısa sürede, böyle şakalar yapmayı bıraktım o ondan ayrıldı.
And as soon as I stopped making those jokes, he did leave her.
Ondan ayrılacağım.
I love you.
Sanırım ondan sonra bir çeşit dürtüye dönüştü.
Then I guess since then, it's become a compulsion, of sorts.
- Ondan bir yaş küçüğüm.
I'm a year younger than him.
Şaka yapıyordum, ondan hoşlanacaksın.
I'm kidding, you're gonna love her.
Ondan ayrıldım ve Tom'a geri döndüm.
I left him and I went back to Tom.
Ondan önce oradaydım, davetiyeyi bile sormadılar.
I got there before him, they didn't even ask for the invitation.
"Kız çok tatlıydı, ondan hoşlandım, ama yine de öldürdüm onu."
"She was nice, I liked her, but I killed her anyway."
Sana yardım etmeye bekleyen kimseyi göremiyorum da ondan.
I don't see anyone else lining up to help you out.
Yani değişmem gerekiyor, bundan dolayı da ondan ayrılmıyorum.
So I need to change and therefore I'm not dumping him.
Ondan gerçekten hoşlandım.
I really like him.
Çünkü oğlumla ilişkilerimi düzeltmeye çalışırken onu benden uzaklaştırdığı için ondan intikam alacağımı düşünüyor.
She's obviously afraid that I plan to retaliate because she drove my son away right when I was repairing my relationship with him.
Tony'ye ondan hayır gelmeyeceğini anlatmaya çalıştım.
I tried to tell Tony she was bad news.
Ondan borç aldım ve geri ödedim, hepsi bu.
I borrowed money from him, paid him back.
Ondan para almayacağım.
I ca... I'm not gonna charge her ;
Bir gece ondan bir telefon aldığımı çok iyi hatırlıyorum.
I remember distinctly one night I got a phone call from him.
Ondan biraz da ben alayım.
I'll take some of that.
Kızı ondan çalacak değilim.
I'm not gonna try and steal her.
Sahiden o sonradan görme kanişin seviyesine inip ondan yardım dileyeceğimi mi sanıyorlar?
Could they seriously imagine I would stoop to beg favours from that upstart poodle?
Ondan hoşlanmam mı gerekiyor?
Does that mean I have to like him?
Gelmek istediğimi mi sanmıştın? Acıktım da ondan.
Oh, come on, you think I actually wanted to come to this thing?
- Takipçilerinden ve ondan bir şey sakladım. - Takipçileri mi?
I hid something from him and his followers.
Şu an karşındayım ya ondan soruyorum.
'Cause I'm here.
Hayır, sadece daha önce ondan bahsettiğini duymamıştım.
No, I just never heard you talk about her before.
Sadece sen ve ben aynı tarafta mıyız ondan emin olmak istedim.
I just want to make sure that you and I are on the same page.
Ve biz SMG'ler de emirlerimizi direkt ondan alırız ama göt adamın tekidir o yüzden hep ters yöne yürümeye çalışırım.
And he's where us lowly SMGs here really get our direction from, but he's pretty much an asshole, so... I tend to just try and walk in the opposite direction.
Ondan kurtul, yoksa ben senden kurtulurum.
You get rid of it, or I'm gonna get rid of you.
Ondan daha fazlasıyım.
I'm much more than that.
O adamla bu masada saatlerimi harcadım resmen bütün kısımları ondan sağdım.
Like "Fault in Our Stars." I spent so many hours at the desk with that guy, literally milking every chapter from him.