Oturalım mı tradutor Inglês
1,498 parallel translation
- Federico, oraya oturalım mı?
- Federico, shall we sit there?
Oturalım mı?
Well, should we sit down?
- Biraz oturalım mı?
Let's sit for a second, shall we?
Şöyle oturalım mı?
Why don't we sit down?
Oturalım mı?
I... shall we sit down?
Oturalım mı?
Could we just sit down?
Şurada biraz oturalım mı? Sonra da ben aileni ararım. Oldu mu?
Well, what do you say we come over here and sit down, and I'll go look for'em, all right?
- Oturalım mı?
Sit down?
Hadi oturalım ve bu konuyu konuşalım.
Let's sit down to talk about what you mean.
Gelsene. Oturalım.
Come and sit down.
İstersen şurda oturalım, bakalım ne yapacaklar?
Let's sit down over there. See what they do.
Gel, burada biraz oturalım.
"Come, let's sit here."
- Buraya oturalım.
- Let's sit here.
- Cam kenarına oturalım.
- Let's sit by the window
Gelin, oturalım.
Come. Let's sit down.
Şuraya oturalım.
Let's sit over there.
Ne dersin, sen ve ben arkalarda oturalım mı?
Back row seats?
Oturalım da şu işi konuşalım.
Let's sit down and talk about it over here.
Tamam, öyleyse oturalım ya da sen ne istiyorsan onu yapalım.
OK. We can just sit, or whatever you want.
Gidip oturalım.
We should get a seat. Come on.
Gel de iki dakika oturalım.
Sit down for a second.
Otur, ve... kızlar... hepimiz oturalım ve John'u izleyelim sonra hep birlikte kalkarız
Sit down, and... Girls... we will all sit down... and watch John after we'll go
- Hadi gel oturalım.
- Okay.
Burda kalalım ve köskös oturalım.
We'll just stay here and hang.
Eğri oturalım, doğru konuşalım.
Let's be honest.
Tamam, oturalım.
Yeah, let's sit.
O yüzden pazarlığa oturalım.
So let's horse trade.
Hadi oturalım.
Let's sit down.
- Hadi gidip beraber oturalım.
- Let's both sit in the car.
- Şuraya oturalım.
- Let's sit right here.
- Oturalım hayatım.
- Sweetheart, let's sit down.
Ben de.Hadi oturalım.
Me too. Here. Let's have a seat.
Sofraya oturalım.
Let's eat
Sence nasıl oturalım?
How do you think we should sit?
- Oturalım mı?
Shall we sit down?
Dinle, sevgilim........ bana soru sormak istiyorsan, biryere oturalım.
Listen, darling you want to ask me a question, let's sit down somewhere.
Hadi oturalım.
Let's have a seat.
Gelin mi, yoksa damat tarafında mı oturalım?
What do you think? Bride or groom's side?
Öyleyse oturalım.
We should sit down, then.
Oturalım.
Let's sit,
- Oturalım.
- Come on, let's sit down.
Haydi, gel oturalım.
Let's go sit down.
- Evet, iyi. Hadi şu tribüne oturalım.
Let's go sit in those stands.
Oturalım.
- Yeah! Wait. One more.
Sadece sessizce oturalım.
Let's just sit, quiet.
Başka yerde oturalım hadi.
Let's go sit somewhere else.
Nereye oturalım?
Where shall we sit?
- Kardeşlerimizin arasına oturalım.
- Among our brothers in Christ.
Hep beraber oturalım.
Let's all be seated
- Sabaha kadar oturalım dedik.
- We thought we'd stay up.
Gitmeden biraz oturalım.
Let's sit for a while before we go.