Planlarım var tradutor Inglês
1,773 parallel translation
Geçti artık, benim planlarım var.
Sorry, I've already got plans.
Çok kışkırtıcı bir teklif, ama bazı planlarım var, tamam mı?
It sounds tempting but I got plans, okay?
Biliyorum, planlarım var!
I know, I got plans!
Bizim için harika planlarım var.
I have so many awesome plans for us.
Anne bakıcılığı yapmaktan daha iyi planlarım var.
I have better things to do than babysit Mom.
Aslında tamamen farklı planlarım var.
I've got other plans.
bugün için çok eğlenceli planlarım var.
I've got so many fun things for you to do today.
- Yapamam, planlarım var.
- I can't, I have plans.
Bugün için planlarım var. O yüzden eve gitmem lazım.
What about you, Juri?
Bay Cromwell için de bazı planlarım var.
I also have high hopes for mr. Cromwell.
Montecito için planlarım var ve sen de o planlarda önemli bir yer teşkil edebilirsin.
I have plans for the montecito, and you may figure prominently in those plan
Çünkü burayı seviyorum. Ve burası için büyük planlarım var.
Because i like it here,
Üzgünüm, bu küçük kağıt için planlarım var, Pikachu.
Sorry, I've got plans For this little piece of paper, pikachu.
Planlarım var.
I already made plans.
Planlarım var.
I have plans.
- Söyledim ya, başka planlarım var.
- I told you... I have plans.
Onun için özel planlarım var.
I have special plans for this one.
Hayır, planlarım var.
No, I have plans.
Tanrıya şükür bu akşam Dan'le planlarım var.
And the god I have plans with Dan tonight.
"Başka planlarım var." dedin. O planlarını henüz göremedim.
"I have other plans." Well, I've not seen them.
- Başka planlarım var.
- I have other plans.
... onun için büyük planlarım var.
I have great plans for him.
Senin için büyük planlarım var, Jessi.
I have big plans for you, Jessi.
Senin için büyük planlarım var, Jessi. Mümkün olduğunca kısa sürede zeki ve güçlü olman gerek.
I have big plans for you, Jessi, and I need you to be as strong and as smart as you can possibly be.
Sen gül ama benim planlarım var, zengin olma planları
Laugh, my friend, but I've got plans. Get-rich plans.
Başka planlarım var.
L... I have plans.
Çok eğlenceli olacak gibi ama maalesef başka planlarım var.
Well, it sounds like a lot of fun, but, unfortunately, I already have plans.
Biliyorum, çünkü başka planlarım var.
I know, because I have plans.
Korkarım başka planlarım var.
I'm afraid I have other plans.
Bu akşam annemle yemek planlarım var.
I have dinner plans with my mom tonight.
Annemle akşam yemeği planlarım var.
I have dinner plans with my mother.
Bunu yapabilecek durumda değilim, başka planlarım var.
I'm not gonna be able to do that cause I've got other things planned.
Hey, Jillian bu gece için Brian'la planlarınız var mı?
Hey, Jillian, you and Brian got big plans tonight? Yeah.
Öyleyse... akşam yemek için planların var mı?
So... do you have plans for dinner?
Ancak sanırım, benimle bu adam arasında uyuşmayan bazı planlar var.
Now maybe between me and this person... there's diverging agendas.
Eee başka tatil planların var mı yoksa işe mi yoğunlaşacaksın?
So, you planning another vacation or you gonna step up?
LJ ve Sara'yı onların elinden kurtarma planları yapabilmek için zamana ihtiyacımız var.
We need time to survey the transfer site, to figure out if we can get LJ and Sara out of there in case they try something.
- Aslında haftaya planlarımız var. - Hayır, yok.
Actually, we got plans next weekend.
- Aslında bu akşam planlarım var.
yes, you do.
Sizin planlarınız var mı?
So do you guys have any plans?
Senin planların var mıydı?
Did you have plans?
Ah, Roger ve Benim başka planlarımız var.
Uh, Roger and I made other plans.
- Yedek planlarımız var.
- We have backup plans.
- Başka planlarımız var.
- We have other plans.
Beni kandırmaya mı çalışıyorsun yoksa bilmediğim başka planların mı var
Is it just me your trying to convince or do you have some other plan I don't know about?
İzin günün için büyük planların mı var?
Big plans for your day off?
Diğer kızlar gibi aptal değilsin. Hedeflerin planların var. Haksız mıyım?
Not as stupid as the others. am I right?
Bu akşam Amanda'yla planlarımız var.
I have plans tonight with Amanda.
Bu işle ilgilenen adamlarım var ama tüm planlarımız boşa gidebilir.
I've got people on it, but all our plans might be for nothing.
Hiç bir iz yok, ama endişelenme, alternatif planlarımız var.
No sign, but don't worry, we've got contingency plans.
Senden çok daha önemli planlarımız var Dean.
This is a whole lot bigger Than the plans we got for you, Dean.
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19