Rahat bırakın onu tradutor Inglês
841 parallel translation
[Man # 1] Rahat bırakın onu..
- [Man # 1] Let her alone.
Rahat bırakın onu.
Let him be.
Rahat bırakın onu, defolun.
Leave him alone and get out of here.
- Rahat bırakın onu.
- Leave him alone.
- Rahat bırakın onu lütfen.
- Let him rest, please. - Hello.
Rahat bırakın onu, size söylüyorum.
Eh! Leave him in peace! Let him go away.
Rahat bırakın onu!
Let him go!
Onu rahat bırakın!
Leave him alone!
Onu rahat bırakın.
Leave him alone.
Onu rahat bırakın, tamam mı!
Leave her alone, won't you!
Rahat bırakın onu.
Leave him alone.
Onu rahat bırakır mısınız?
Can't you leave him alone?
- Durun! - Onu rahat bırakın, sizi ikiyüzlüler!
Leave her alone, you hypocrite.
Onu rahat bırakın, Bayan Ilsa.
Leave him alone, Miss Ilsa.
Bu iğrenç saçmalığa devam edecekseniz... - en azından onu rahat bırakın, olmaz mı?
If you've got to go through with this, you can at least let him alone, can't ya?
- Onu rahat bırakın!
- Just leave him alone!
Onu rahat bırakın.
Leave her.
Onu rahat bırakın.
Let him alone.
- Onu rahat bırakın, tamam mı?
Leave her alone, can't you?
- Onu rahat bırakın yoksa...
- Leave him alone or I'll...
- Onu rahat bırak. - Alışık mısın?
Why don't you lay off him?
Nerdesin? Onu rahat bırakın!
Milly!
- Siz karışmayın Mösyö. Onu rahat bırak, yoksa seni polise bildiririm.
- Leave her alone or I'll tell the police.
Onu haftaya salıya kadar orada bırakıp planladığınız gibi rahat rahat sıvışabilirsiniz.
You know, you could leave her there till next Tuesday, then you could sneak safely away as planned.
Onu rahat bırakın.
Leave it alone.
Hadi ama, onu rahat bırakın.
Come on, leave her alone.
Onu rahat bırakın.
Leave him alone, boys.
Onu rahat bırakın!
Leave it alone!
Onu rahat bırakın.
Leave her alone.
Onu rahat bırakır mısın, Skag?
Will you let him alone, Skag?
Onu rahat bırakın!
Let him alone!
Onu rahat bırakın, lütfen.
Let him alone, please.
Onu rahat bırakın. Büyük ihtimalle masum.
- leave him, I believe that he is innocent.
- Onu rahat bırakın.
- Let her alone.
- Onu rahat bırakır mısınız?
Will you leave him alone?
Onu tanımıyoruz bile! Rahat bırakın bizi!
We've never heard of him!
Hey, onu rahat bırakın.
Hey, lay off him.
Onu rahat bırakın.
Thank you.
Lütfen onu rahat bırakın.
Please, leave her alone.
Baş Rahibeyle bir sorun yaşamış olmalı. Onu rahat bırakın.
Argument with Mother Superior.
- Onu rahat bırakın.
- Leave her alone.
Onu rahat bırakın.
Just leave her alone.
Lütfen Bayan Fellowes, onu rahat bırakın.
Please, Miss Fellowes, leave him alone.
Blacky... Iyi dostumuzu izleyin ve onu rahat bırakın. Anladım?
Mike, Blacky... monitor our good friend and leave him alone.
- Onu rahat bırakın, Mrs. D'Arcey.
- Leave her alone, Mrs. D'Arcey!
Onu rahat bırakın hemen!
Leave her alone and I'll spare you
- Rahat bırakın onu.
You leave him be.
Onu rahat bırak Pepito, ölülere biraz olsun saygın olsun.
Don't touch him! Respect the dead!
- Beni rahat bırak. - Onu rahat bırakır mısın?
- Will you leave her alone!
- Onu rahat bırakın.
Get out. - Leave him alone.
- Onu rahat bırakın.
- Leave him alone. - Go on, hit him.
rahat bırakın beni 59
rahat bırakın 25
bırakın onu 283
onur 51
önünde 25
onun 448
onu severim 35
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onu görmek ister misin 19
rahat bırakın 25
bırakın onu 283
onur 51
önünde 25
onun 448
onu severim 35
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onu görmek ister misin 19
onunla 141
onu bul 30
onun neyi var 30
onu buldular 16
onu bana ver 330
onu buraya getir 82
onu sevdin mi 31
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu sevmiyorum 46
onu bul 30
onun neyi var 30
onu buldular 16
onu bana ver 330
onu buraya getir 82
onu sevdin mi 31
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu sevmiyorum 46
onu buldum 214
onun için 179
onu seviyorum 468
onu biliyorum 95
onu seviyorsun 78
onu bilmiyorum 36
onu seviyor musun 173
onu duydum 61
önüne bak 138
onu sevdim 104
onun için 179
onu seviyorum 468
onu biliyorum 95
onu seviyorsun 78
onu bilmiyorum 36
onu seviyor musun 173
onu duydum 61
önüne bak 138
onu sevdim 104