Sahiden mi tradutor Inglês
2,538 parallel translation
Sahiden mi?
For reals?
- Sahiden mi?
- Really?
- Sahiden mi?
Seriously?
Rahm Emanuel tarafından Eşsiz'e hediye verildiğinin farkında mısınız? - Sahiden mi?
Unique is being handed the key to the city by Rahm Emanuel?
- Sahiden mi?
Really?
Sahiden mi?
Oh, really?
Sahiden mi?
Really?
Nicholas, sahiden mi?
Nicholas, really?
Sahiden mi?
Is that a fact?
- Sahiden mi?
- Oh, seriously?
- Sahiden mi?
No?
sahiden mi, bunda iyi bir şey var mı?
Really, is anything that good?
Elizabeth, sahiden Minturn'ün ben olduğunu mu sandın yoksa bu işin bitmesini mi istedin?
Elizabeth, did you really think Minturn was me, or did you just... want it to end?
- Sahiden mi?
- Really? - Yes.
Sahiden mi?
Really? Him?
Sahiden mi?
Will you?
Sahiden mi?
Wow, really.
Vay be, sahiden mi?
Wow, really?
Jackie, kardeşim, üç kere görüp kendimi yakın - hissettiğim komşum Joan. Ama beşinci sırada olman sorun değilse doğumhanede yanımda isteyeceğim kişilerden olabilirsin. - Sahiden mi?
Jackie, my sister, my neighbor Joan who I've only met three times but with whom I feel a certain kinship- - however, if you wouldn't mind being fifth in line to be backup person to be in the delivery room,
Çoğu kişi "vay be" veya "sahiden mi?" diyor.
Most people just say "Wow" or "Really?"
Sahiden mi? Evet.
Really?
Ameliyat gerekmeyebilir. Baş ağrıları için nortriptilin alabilmesi için bir reçete yazabilirim. Sahiden mi?
There's a good chance it won't, and I could give him a prescription for nortriptyline for the headaches.
- Sahiden mi?
- You're kidding me. - Nope.
Sahiden mi? - Evet.
Really?
- Sahiden mi?
Really? Yeah.
Sahiden mi?
- Really? Mm-hm.
- Aman Tanrım, sahiden mi?
Oh, my God, really?
Sahiden mi, tatlım?
Really, dearie?
Sahiden mi? "Beni her terkettiğinde, uçuruma daha fazla itiyorsun."
Really? "Every time you leave me," you push me closer to the edge. "
Sahiden mi?
Seriously?
Sahiden mi?
You do?
Sahiden mi, Jonny?
Yes, really, Jonny?
Sahiden mi?
Is it really?
- Sahiden mi?
For real?
- Sahiden mi?
Really? Oh, come on.
Sahiden mi?
I'm-I'm not?
- Sahiden mi?
I'm not?
Savaştan önce çiftçilik mi yapıyordunuz sahiden?
Were you really a farmer before the war?
- Sahiden de hiç dinlemiyorsun, değil mi?
You really are never listening, are you?
Sahiden onlara veda etmeden mi gideceksin?
Are you really going to leave without saying goodbye to them?
Sahiden mi?
♪ And I am proud to be ♪
Dedektif Corcoran sahiden de beni buraya getirmeni mi söyledi?
Did Detective Corcoran really tell you to bring me here?
- Sahiden de tüm kariyerimi bu iki firari için bir kenara atacağımı... - Öyle değil mi?
- Isn't it?
Kusuruma bakma ama sahiden çok komik bir durum değil mi?
I'm sorry but this is just too funny, right?
- Sahiden hoşuna gider mi dersin?
- Will she like it?
- Bu konuyu şimdi mi açacaksın sahiden?
Are you really gonna bring that up right now?
Sahiden mi Noel Baba?
- Really, Santa?
- Evet, ne yazık ki,... kabul etmek ya da reddetmek için beş dakikanız var. Sahiden mi?
Really?
Disney'de sahiden filmin içinde olunan oyuncak gibi mi?
Is that like the ride at Disney World where you're actually in the movie?
Sahiden de bildirinin yayınlanmasına izin vereceğimi mi sandın?
Did you really think I would allow your manifesto - to be published?
Yani Qureshi'ler sahiden Parma'yı öldürmeye gitmiş mi?
So did the Qureshis actually go over to kill Parma?