Çektin mi tradutor Inglês
876 parallel translation
Sen gerçekten dün Laura'nın kamerasıyla fotoğraf çektin mi?
Did you really take a picture of it yesterday with Laura's camera?
Baba, uçağım için telgraf çektin mi?
Father, did you cable about my plane?
Curro, sen hiç açlık çektin mi?
Curro, have you ever been hungry?
Dışarıdaki taşı çektin mi?
Have you removed the outside stone?
- Deb ve Mac'a tel çektin mi?
- Did you wire Deb and Mac?
Tarzan, Jane ile karşılaşmadan önce hiç yalnızlık çektin mi?
Tarzan, weren't you ever lonesome living alone before you met Jane?
- Resmini çektin mi Scotty?
- Get your picture, Scotty?
- Yakınlarda baş ağrısı çektin mi?
You had any headaches lately?
- Onu bulmada herhangi bir zorluk çektin mi?
- Did you have any trouble finding her?
Çok acı çektin mi?
Did you suffer much?
Resmini çektin mi?
Did you take his picture?
- Askerleri sorguya çektin mi?
- Did you question the soldiers?
Çektin mi?
You got that?
- Ölü adamın resimlerini çektin mi?
- You got the pictures of the dead man?
- Onu sorguya çektin mi?
- Have you questioned him yet?
Kamyoneti çektin mi?
You got the truck?
Senin tabancayı çekmene bakar bir çektin mi, heriflerin korkudan dudakları yarılır.
When you pull the gun you'll scare the shit out of them.
- Her şeyin fotoğrafını çektin mi?
- You photographed everything?
Acaba yeteri kadar çektin mi?
You think you got enough?
- Şunu da çektin mi?
- Did you take that one?
Daha önce hiç çektin mi?
Yeah.
- Çektin mi?
- Did you do it?
Resim çektin mi?
You get a photo?
Her neyse, Alexei, merkeze telgraf çektin mi?
By the way, Alexei, did you send a radiogram to headquarters?
Bankadan parayı çektin mi?
You got the money from the bank?
Dövmeyi çektin mi?
Did you get the tattoo?
Çektin mi?
Did you get it?
Çektin mi?
Did you get the shot?
Bunu çektin mi?
Got that one?
Kaçak. şu ipi çektin mi tamam.
When you pull this rope, that's OK.
Telgraf çektin mi?
- Did you send a wire?
Bu anı hep hatırlamamız için yeterince fotoğraf çektin mi?
Have you taken enough photos, so we can remember this moment forever?
Çok resim çektin mi?
You take too many pictures.
Normal kahve miydi yoksa kahveleri çektin mi?
Instant coffee or did you grind the beans?
Eziyet çektin mi?
Was it rough?
Kuyruğundan yakalayıp kendine çektin, değil mi?
Clutched his halo and held it straight, didn't he!
- Çektin mi?
- Did you get it?
Bu yüzden bana silah çektin değil mi?
- That's why you held the gun on me.
Sen mi acı çektin!
You have suffered!
Onun için sen mi acı çektin?
And when he was troubled, was it your heart that ached for him?
Benim resmimi mi çektin Buck?
Did you take my picture, Buck?
İçine çektin mi?
Did you inhale the gas, Scotty?
Onu çektiğinde, gerçekten çektin, değil mi?
When you pulled it, you really pulled it, didn't you?
Beni sen mi çektin?
You pulled me out?
Çektin mi?
Got her?
Bunları sen mi çektin?
So, did you do those photographs in there?
Sadece gördüklerini mi çektin?
You just film what's there?
İç mi çektin?
You sigh?
Michael, yoksa şöyle bir iç mi çektin?
Michael, would you draw to an inside straight?
Oharu'nun resmini de mi çektin?
You took a picture of Oharu too?
- Bir şey mi çektin yoksa?
You fucking high or what?