Bu iş tradutor Espanhol
31,900 parallel translation
Bu iş bitmedi Sam!
¡ Esto no se ha terminado, Sam!
Ve bu iş kolu işe yaramazsa, her zaman yeni bir tane alabilirsin.
Siempre puedes comprarte uno nuevo si este modelo de trabajo no te llena.
Fikrimi soranların % 99'unun, bu iş için nelerin gerektiği hakkında hiçbir fikri yok.
El 99 por cien de la gente que me pide un consejo no se hacen una idea de lo que cuesta.
Bu iş filmlere benzemez.
colega. vamos...
Sana ne diyeceğim bak, bu iş bitti.
Te diré algo, ¡ se acabó!
Bakın, bu iş için çok erken davranıyoruz.
Oíd, chicos, es pronto.
Bu konudaki uğraştığım bütün pisliğe rağmen bu iş elinde patladığı için yeni bir dosya mı açmak istiyorsun?
Como si no tuviera ya demasiados problemas. ¿ Y quieres abrir una investigación porque fuiste avergonzada?
Bu iş hazırlıklı olmadığımız seviyelere çıkabilir.
Esto es complicado a niveles que no estamos preparados.
Bob Lee'ye bir ziyaretçi gelmiş diyelim ki uzun zamandır görüşmediği eski bir arkadaş bu iş bu şekilde ilerlerdi.
Se me ocurre que si Bob Lee tuvo una visita, digamos un viejo amigo que no veía en mucho tiempo, le habría dejado una manera de contactarlo.
Bu iş toparlanana kadar hep buralarda olacağım.
Voy a estar aquí mucho hasta que esto termine.
Bu iş bitince iyi olacağız, değil mi?
vamos a estar bien después de esto, ¿ no?
Yani bu iş bitince onunla ilgili düzenlemeleri konuşmalıyız.
Así que... deberíamos discutir sus arreglos para cuando termine todo esto.
Evet, bu iş böyle işliyor.
Sí, así es como funciona esto.
Bu iş hücrede bitmez.
Esto no se acaba con Pablo en una cárcel.
Gaviria bu iş için gönüllü olan birine güvenemezdi.
Gaviria no podía esperar que alguien levantara la mano.
Bu iş tamamen tersi de olabilirdi.
Esto aquí fácilmente hubiera podido ser al revés.
Los Pepes'in kirli işlerini yapmasına izin vermeye devam ederse, ki bu iş onun sorumluluğunda... Kolombiya onu asla bağışlamayacak.
Si sigue dejando que Los Pepes hagan el trabajo sucio, que le corresponde Colombia no lo va a perdonar nunca.
Ama bu iş bittiğinde, Escobar'ın üzerindeki kişi Kolombiyalı bir polis olmalı.
Sin embargo, el hombre que derribe a Escobar cuando esto termine tiene que ser un policía colombiano.
Bu iş bittikten sonra tüm organizasyon değişecek, tüm rotalar değişecek, tüm şehir değişecek.
Pero cuando esta mierda se acabe, pues la organización va a cambiar. Van a cambiar las rutas y toda nuestra ciudad.
Bu iş, Bay De Greiff... Pablo Escobar'ın teslim olmasıyla bitmeyecek.
Esto, señor De Greiff, no acaba con la entrega de Pablo Escobar.
Bu iş...
Esto...
Bu iş onun ölümüyle bitecek.
Esto acaba con su muerte.
Bu iş bitti.
Ya todo acabó.
Çok ileri gittiler ama bu iş görebilir.
Parecen intocables, pero quizás esto funcione.
Beyler bence bu iş olmuyor.
Tíos, no creo que esto esté funcionando.
Bu iş çok vaktimi alacak.
Este trabajo va a ocuparme mucho tiempo.
Bu iş, Berlingieri'nin 10 katı!
Annalisa, esto no vale un Berlingieri, vale por diez.
Bu iş çok uzar ve onu bir an önce yakalayamazsak
Así que, si esto se alarga y no lo atrapamos pronto,
Ama bu iş, Ruslar ve hükûmetimizdeki bazı yüksek rütbeli kişiler tarafından koordine edildi.
Pero se necesitó de un esfuerzo coordinado entre los rusos y gente en altos rangos de nuestro gobierno para lograrlo.
Bu iş olacak.
Va a pasar.
Bu iş temposunu gerçekten özledim.
Dios, lo echo de menos. Echo de menos el ritmo.
Bu iş dahil karşına çıkan her şansın içine sıçmak istiyorsun, o senin bileceğin iş.
Si quieres echar a perder cada oportunidad que se cruza en tu camino, incluido este trabajo, es tu problema.
Bu iş bende.
Lo tengo bajo control.
Bu iş burada bitmez.
Esto no ha acabado.
Bu iş şekeri stabil yapmaktan geçiyordu.
La clave era estabilizar el azúcar.
Öncelikle bu iş üzerinde çalışmalıyım.
Con esta merca tengo que trabajar yo primero.
Bu iş boka sardı, herkesi zehirledi, hatta beni bile.
Esto ha ido demasiado lejos. Ha intoxicado a todos, a mí también.
Bu barınak, iş bitiriciler için.
Este albergue es para trabajadores.
İşte iş yaptığın kişi bu.
Con el es con quien estás haciendo negocios.
- İş bu sonuçta ama...
, es... - esto es trabajo, pero...
Doug Benson bana ekibinde tam zamanlı bir iş teklif etti kendini kötü hissetmeni istemediğim için kabul etmeyecektim ama onun yerine, gerçek bir insan olmak için kabul etmeye karar verdim bu sayede senin için de daha iyi bir partner olacağım.
¡ Hola! Oye, Doug Benson me ha ofrecido un trabajo a tiempo completo y no iba a cogerlo porque no quería hacerte sentir mal, pero en cambio, decidí quedármelo, porque me estoy convirtiendo en una persona de verdad, que a su vez, me hará ser una mejor pareja para ti.
Ona ne iş yaptığını sorun, ya size bankacıyım der ve bu doğrudur da.
Si le preguntan a qué se dedica, podría decir que es banquero y sería la pura verdad.
Cali Beyefendileri için en önemlisi meşru iş adamları gibi görünmekti. Ve iş iyi gidiyordu. Ama bu daha iyi gidemez demek değildi.
Los "caballeros de Cali" querían aparentar que solo eran hombres de negocios, y los negocios iban viento en popa, pero podían ir aun mejor.
- Bu kolay bir iş değil.
- No es fácil. - Sí.
Ve Catco sitesine göre pazarlama bölümündeki potansiyel maaşlar yüksek görünüyor gelecekte de büyüyor ve iş-hayat dengesini kurabilmek için epey yeterli görünüyor, ki bu da...
Y de acuerdo con el sitio Catco, el marketing tiene un nivel alto en salario potencial, un futuro creciente y, bastante interesante, equilibrio trabajo-vida donde...
- Bu tam ikimize göre bir iş.
Esto parece un trabajo para nosotros.
Seçeceğim iş bu.
Esta es mi profesión.
Bu gadjeler benim çalışanımken bir iş çevirdiler. O yüzden para benim.
Los no romanís idearon un plan, mientras eran mis empleados, así que ese dinero es mío.
Bu berbat bir iş, dostum.
Eso es un desastre, hermano.
Eğer bu herif iyi biri değilse kendine ek iş bulman gerekecek.
Si estos tipos se descarrilan, tendrás que conseguirte un trabajo paralelo.
Bu en güzel iş diyordum.
Para mí, era el mejor trabajo.
bu iş bitti 57
bu işi seviyorum 19
bu ise 19
bu iş buraya kadar 16
bu işte 52
bu işi bana bırak 43
bu iş görür 21
bu işte beraberiz 22
bu işi bitirelim 16
bu işe yaramaz 101
bu işi seviyorum 19
bu ise 19
bu iş buraya kadar 16
bu işte 52
bu işi bana bırak 43
bu iş görür 21
bu işte beraberiz 22
bu işi bitirelim 16
bu işe yaramaz 101