Bu seferlik tradutor Espanhol
1,426 parallel translation
Bu seferlik altta olmayı seçiyorum.
Por una vez. Rozaré el fondo.
Bu seferlik misafiriniz olamayacağım, Bayan Kent.
Tendré que dejar para otro momento su hospitalidad, Sra. Kent.
Ama bu seferlik seni affediyorum çünkü bir süredir gözüm Jason Dante'nin üstünde ve o kaygan bir balık gibi.
Pero voy a pasártela esta vez porque vigilo a Jason Dante hace un tiempo y es un pez escurridizo.
Bu seferlik.
Esta vez.
Bu seferlik gelmese de olur.
Creo que lo vamos a dejar esta vez.
Bu seferlik izin vereceğim.
Voy a dejarlo pasar por ahora.
Bu seferlik.
Si, excepcionalmente.
Eğer bu seferlik bana yardım ederseniz, size minnettar kalırım.
Pero si pudieran ayudarme, se los agradecería.
Hadi ama, sadece bu seferlik.
Vamos, sólo esta vez.
Fakat yalnızca bu seferlik verdiğin dersi tam olarak aldım.
Aunque en esta ocasión, creo que tu lección me llegó al alma.
Ama düşündüm de belki bu seferlik bir sorun olmaz. Tabii ki.
pero tenía la esperanza de que por esta vez todo estuviera bien.
Bu seferlik benimle gelmen lazım.
Así que necesito que me acompañes esta vez.
Sadece bu seferlik.
Sólo esta vez.
- Bu seferlik al.
Aunque sea sólo ahora.
- Bu seferlik yalnızca.
- Es sólo por esta vez.
Müvekkilinizin neler hissettiğini çok iyi anlıyorum, fakat Bay Hopwood'un sicilinin temiz olmasından, ve çocuğunu kaçırıyor gibi durmamasından dolayı, bu seferlik serbest bırakmayı uygun buluyorum.
Yo entiendo cómo se siente su cliente, pero debido a que el Sr. Hopwood carece de antecedentes, y no parece que estuviera huyendo con la nina, no veo razón para no liberarlo en este momento.
Benim için biraz büyük ama bu seferlik bunu göz ardı edebilirim.
Un poco mayor para mi gusto. Pero por una vez, lo pasaré por alto.
Sana bu seferlik göstereceğim, tamam mı?
Te mostraré esto una vez, ¿ entendido?
Hayır, sanırım bu seferlik size ihtiyacım yok.
No, no esta vez. Creo que no lo necesité esta vez.
Bu seferlik birbirimize güvenelim.
confiemos el uno en el otro esta vez
Bu seferlik en iyi şeyleri ümit edelim.
ESPEREMOS LO MEJOR ESTA VEZ
- Bu seferlik kuralı biraz esnetemez miyiz?
- ¿ No podemos romper la regla esta vez?
Yanlız, unutma.. ... sadece bu seferlik, biliyorsun.
acordate me preocupo por vos y te quiero mucho
Tatlısın diye iyi davranalım dedik ama... Neyse seni bu seferlik affedeceğim.
Iba a ser generosa contigo por el hecho de ser atractivo, pero... bueno, lo dejaré pasar esta vez.
İyi bakalım bu seferlik bedava olsun.
De acuerdo. Sólo por esta vez será gratis.
Bu seferlik!
Sólo una vez!
Sadece bu seferlik!
Sólo una vez!
Efendim, size yalvarıyorum, sadece bu seferlik...
Por favor, te lo ruego, sólo por esta vez...
Bunu belirttikten sonra bu seferlik Sloane da ben de disiplin cezası istemeyeceğiz.
De todos modos, ni Sloane ni yo hemos pedido que se lo sancione.
Yok be James Amca. Bu seferlik izin ver de açıklayayım.
No, vamos, tío James, creo que por esta vez deberías dejarme explicar.
Bu seferlik başarısız olduk.
Nos equivocamos esta vez.
Ama bu seferlik uyarı veriyorum.
- Pero voy a darte un consejo.
Bu seferlik diğer tarafa bakacağım. Çünkü anlaşılan arka koltukta acil bir iş var.
Esta vez voy a mirar para otro lado, por que me parece que tiene un asunto urgente en el asiento de atrás.
Bu seferlik.
Por esta vez.
Bu seferlik, yetki alanının bende olduğunu varsayacaksın.
Me das la jurisdicción del caso esta vez.
- Tamam, işle ilgili bir şey mi? - Ama bu seferlik açıklayacağım.
- Tiene que ver con el trabajo, ¿ por...?
Sean sana eşlik etmiyor mu? Hayır, bu seferlik değil.
¿ Sean no vino contigo?
Bu seferlik göz yumuyorum.
No, voy a dejarla pasar.
Gıda zehirlenmesine bayılırım aslında ama bu seferlik kalsın.
Aunque me encante el botulismo, voy a pasar.
- Sadece bu seferlik.
- Sólo por esta vez.
Sanırım bunu yapabilirdik. Bu seferlik.
Creo que deberíamos hacer eso esta vez...
- Belki bu seferlik bana katılırsın.
- Quizá quieras acompañarme.
Bu seferlik sana yardım edeceğim.
Esta vez, te ayudaré.
Bu seferlik bir iyilik yaptınız Bay Kent.
Para variar, hizo algo bueno, Sr. Kent.
- Bu seferlik.
- Gracias.
Bu seferlik yarısıyla yetineceğim.
Esta vez destruiré solo la mitad.
Sınırlı serumunuz olması nedeniyle bu sadece tek seferlik denemeye yetecek.
La poca cantidad de suero que tiene apenas alcanza para una ronda de pruebas.
"Bana güç ver, sana yalvarıyorum bu seferlik Tanrım."
Y dadme fuerza, os ruego.
Bu tek seferlik bir anlaşmaydı.
Te di permiso para una sola vez.
Bu bir seferlik birşey dostum.
Es algo de una vez, hombre.
Hadi, sadece bu seferlik, ha?
no me decis nada si no lo hago hoy, no lo hago mas vamos, esta vez, si?
bu sen misin 162
bu senin sorunun 70
bu senin mi 96
bu sensin 203
bu sen değilsin 47
bu senin hayatın 30
bu seninle benim aramda 18
bu senin 195
bu senin için 282
bu sefer 162
bu senin sorunun 70
bu senin mi 96
bu sensin 203
bu sen değilsin 47
bu senin hayatın 30
bu seninle benim aramda 18
bu senin 195
bu senin için 282
bu sefer 162