English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Dinleniyor

Dinleniyor tradutor Espanhol

979 parallel translation
- Dinleniyor musun, Pépel?
¿ Estás descansando?
Rahatça dinleniyor gibi.
Está descansando cómodamente.
- Şu anda dinleniyor. Harika bir akşamdı! Parti fikri çok orjinaldi.
En Tourcoing nunca haríamos algo así.
Hâlâ dinleniyor.
El está todavía en la cama.
- Dinleniyor.
- Descansando.
Kaptan Stuart biraz dinleniyor.
El Capitán Stuart está descansando.
- Sakin bir şekilde dinleniyor.
- Descansando.
- Tarzan burada kalıyor, dinleniyor.
- Tarzán aquí, descansar.
Tarzan dinleniyor.
Tarzán descansar.
Çok tipiksiniz. Dayım dinleniyor. Gerçekten onu rahatsız etmek istemiyorum.
Típico que pregunte, está descansando, no quiero molestarle.
Kervanın Gece yarısı Havuzu'nun yanında mı dinleniyor?
¿ Y tu caravana descansa junto a la Charca?
Sessiz olun. Oda dinleniyor olabilir.
Callaos, las paredes oyen.
Şimdi dinleniyor.
Ahora está descansando.
Ama şu an dinleniyor. O zaman yukarı çıkarız.
- Pero está descansando, señora.
Hepsi dinleniyor. Doğrudan savcının ofisine bağlı bir hat.
Tiene línea directa con el despacho del fiscal.
8 saatten az bir sürede bir gölün dibinde dinleniyor olacak.
Dentro de un rato, descansará en paz en el fondo del lago.
Bayan Harrington dinleniyor Bay DeWitt.
La Srta. Harrington está descansando, Sr. DeWitt.
Şu an dinleniyor.
Descansa.
Yedinci gün de dinleniyor.
El séptimo, descansa.
Telefonun dinleniyor ve üç adam seni gece ve gündüz izliyor.
Tu teléfono está intervenido, te vigilan día y noche.
Zavallı şey dinleniyor.
Está descansando.
Mösyö Flannagan odasında dinleniyor.
Monsieur Flannagan se retiró por esta noche.
Lütfen, adam dinleniyor.
- Está descansando.
Hasta şu anda dinleniyor, dilerseniz, Dr. Thissbaum'un izniyle tekrar gelebilirsiniz.
El paciente está descansando ahora, regrese con el permiso del Dr. Thissbaum, si es tan amable.
Şu anda dinleniyor, onu rahatsız etmeyelim.
Debemos dejarla descansar.
- Sessizce dinleniyor, zavallı kadın.
- Descansa, la pobre.
Şu an dinleniyor olması lazımdı.
Se suponía que descansaba.
Domuzlar dinleniyor!
¡ Los cerdos están descansando!
Dinleniyor zavallı.
Descansa, la pobre.
Sakince dinleniyor.
Profundamente dormido por ahora.
O, şu an dinleniyor.
Está descansando.
Dinleniyor mu demiştiniz, Bayan Medina?
¿ Descansando, doña Medina?
Dinleniyor, rahatsız edemem.
Está descansando, no puedo molestarla.
Monsenyör dinleniyor, sekreterlerle görüşün!
¡ Anuncie Mazzuolo! Monseñor descansa.
Sevgililer biraz dinleniyor mu?
¿ Los amantes están echando una siesta?
- Dinleniyor.
- Está descansando. - Qué bien.
"Düşman gölgelerde dinleniyor."
"El enemigo del hombre descansa."
Prenses çok yorgun. Şu anda dinleniyor.
La princesa está muy agotada, se está recuperando ahora.
Peki şimdi ne yapıyorsun? Dinleniyor musun?
¿ Pero qué haces ahora?
" Ne dinleniyor, ne yiyor bir lokma
'No descansa, no come
Hala zaman var, Poletti dinleniyor ve hala hazırlanması gerekiyor.
Pero hay tiempo, Poletti está descansando y aún necesita estar preparado.
Şu anda dinleniyor.
En este momento está descansando.
Alamogordo hapishanesinde dinleniyor.
Está descansando en la cárcel de Álamo Gordo.
Hanımefendi dinleniyor.
Fosca, la señora descansa, no la molestes.
Binbaşı yorgun - Dinleniyor.
El mayor está agotado, tiene que deskansar.
- Dinleniyor.
Está descansando.
Burada benden başka herkes dinleniyor gibi görünüyor.
Aquí todos descansan, menos yo.
İddia makamı dinleniyor.
La fiscalía cede el turno.
- Gerçekten dinleniyor musun?
¿ Descansabas?
Dinleniyor muydun?
¿ En la cura?
Dinleniyor olmalı.
Debe estar descansando.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]