Gayet güzel tradutor Espanhol
1,756 parallel translation
Gayet güzel, tebrik ederim.
Bastante bien. Felicidades.
Bu gayet güzel ve tek lokmalık.
Está todo... bueno y... cortado en pedazitos.
Podalik işlemi gayet güzel yaptınız.
Realizó la podálica muy bien.
Aslında tadı gayet güzel.
En realidad son muy sabrosos.
Çalışma şartları gayet güzel.
El ambiente laboral es genial.
Bu gayet güzel.
Bueno, se está bien.
Gayet güzel bir kolun varmış.
- Tienes buen brazo.
Komutanım, tünel kazma işi gayet güzel ilerliyor.
Las excavaciones progresan bien, comandante.
Evet, gayet güzel.
Si.... esta bien.
Gayet güzel, komutanım.
Muy bien, señor.
Biliyorsun işte, burası gayet güzel bir ülke.
Este es un hermoso país.
Dostum, görüşme gayet güzel geçti.
Tío, la reunión fue muy bien.
Yani, sıkıntılı anlarda başımın çaresine gayet güzel bakabildiğimi göreceksin çok teşek...
Así que, creo que encontrarás, si fuera necesario que me manejo muy bien, muchas gracias... ¿ Qué pasa?
İnceledim ve ilk sene için notların gayet güzel.
Tuve tu expediente fuera, me di cuenta de que hiciste selectividad como estudiante de primer año.
Geçen akşam gayet güzel haberlerle geldi ama sen pek destekleyici değildin.
Vino anoche con muy buenas noticias y no lo apoyamos.
Makyaj yapan bir erkek olmana rağmen gayet güzel.
Para un hombre que lleva demasiado maquillaje, estás bastante lindo.
Ama ayçiçekleri de gayet güzel.
Pero también los girasoles son muy bonitos.
- İşlenince gayet güzel olacak.
Será aún mejor una vez que se procesa.
Aslında, gayet güzel bir his.
De hecho, se siente bastante bien.
O likör gayet güzel bir içkiydi.
Ese hidromiel sabía a órdago.
Bu mutantları Genosha'ya taşımak için gayet güzel bir ücret aldın.
Se le ha pagado muy bien para llevar a estos mutantes a Genosha.
Belki de sadece... Belki de Obama gayet güzel idare edebilir.
Es solo que quizás tal vez Obama lo haga bien.
Gayet güzel oldu.
Veo que has practicado mucho.
Sadece bir anlık hissediyorsun. Sonra gayet güzel oluyor.
Estará helada al principio, luego ya estará.
Gayet güzel.
Está bien.
Bence gayet güzel.
De hecho no me parecería mal.
Gayet güzel görünüyor!
Ella es muy bonita!
Yardımınız olmadan da beni gayet güzel boğuyorlardı.
No necesitaban tu ayuda para ahogarme.
Croydon'da gayet güzel saklanabilirdin.
Te podías esconder en Croydon.
O boktan şey gayet güzel...
Excelente.
Gayet güzel.
Bastante bien.
- Gayet güzel.
Se siente bien.
Gayet güzel olacak.
Va a estar buena.
Ve telefonum gayet güzel çalışıyor.
Y mi teléfono funciona bien.
- Bence gayet güzel.
No me importa. Son bonitas.
Gayet güzel. Bugün kostüm yarışmamız vardı.
Estuvo genial, tuvimos un concurso de disfraces.
Gayet güzel bir şarkı.
Es una buena canción.
Gayet güzel anlattınız.
Creo que todos sabemos lo que quiere decir.
Hayır, hayır. Mektuplar gayet güzel ve anlamlı yazılmış.
Oh, no, las cartas son legibles, hasta elocuentes por escrito.
Jonas Hodges serseri mayının tekiydi. Teşkilat ondan gayet güzel bir şekilde kurtuldu. Hem çılgınlığı sayesinde de bize bir iyilik yapmış oldu.
Jonas Hodges era una bala perdida, y el grupo está bien sin él pero, en su locura, nos hizo un favor.
Bu gayet güzel bir isim.
Ese es buen nombre.
- Ben bir sivilim. - Gayet güzel!
Soy un civil.
Sizin motel de gayet güzel görünüyor.
El tuyo parece genial.
Gayet de güzel.
No, esto es genial.
Ya hepsi rolse? O zaman akıl sağlığını gayet güzel maskelemiş bir sosyopatla uğraşıyoruz demektir ama istatistikler aksini söylemekte.
- Tal vez debí zambullirme de cabeza por la ventana para escapar.
Gayet güzel iş çıkardılar.
Fue un buen trabajo.
- Burada servis veriyorum ve ödeme alıyorum. Gayet de güzel işliyor.
- Doy un servicio y estoy siendo pagado atractivamente por eso.
Gayet te güzel oldu, tamam mı?
Es bastante bueno.
Hayatını değiştir, biraz egzersiz yap, doğru beslen, daha iyi hissediyorsun, tamam çok iyi, daha iyi gözüküyorsun, peki güzel, daha uzun yaşıyorsun, güzel, paranı kurtarıyorsun, güzel, ve bunu kendine yapmaktan dolayı gayet memnun oluyorsun.
Se cambia tu vida, hacer ejercicio, comer bien, que se sienta mejor, está bien, eso es bueno! Te ves mejor, OK, eso es bueno. Tú vives más :
Hayır, gayet güzel oldu.
- No, así está bien.
- Gayet güzel.
- Bien.
güzel 14869
guzel 19
güzelim 390
güzelsin 102
güzel kız 114
güzel bir gün 178
güzel kızım 24
güzelim benim 17
güzellik 77
güzelmiş 286
guzel 19
güzelim 390
güzelsin 102
güzel kız 114
güzel bir gün 178
güzel kızım 24
güzelim benim 17
güzellik 77
güzelmiş 286
güzel bir kadın 48
güzeller 55
güzel bir kız 49
güzeldi 214
güzel görünüyorsun 72
güzeldir 52
güzel bayan 54
güzel olmuş 50
güzel bir gün olacak 16
güzel mi 269
güzeller 55
güzel bir kız 49
güzeldi 214
güzel görünüyorsun 72
güzeldir 52
güzel bayan 54
güzel olmuş 50
güzel bir gün olacak 16
güzel mi 269
güzel bir akşam 18
güzel bir sabah 27
güzel bir gece 42
güzel olur 48
güzel miyim 17
güzel kızlar 22
güzel görünüyor 117
güzel oldu 48
güzel yer 53
güzel değil mi 278
güzel bir sabah 27
güzel bir gece 42
güzel olur 48
güzel miyim 17
güzel kızlar 22
güzel görünüyor 117
güzel oldu 48
güzel yer 53
güzel değil mi 278