English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ G ] / Gösterin bana

Gösterin bana tradutor Espanhol

658 parallel translation
Hadi. Gösterin bana.
Venga, enséñeme alguna.
Gösterin bana. Nedir o?
Enséñamelo. ¿ Qué es?
Gösterin bana, hadi.
Enséñamelas. Vamos.
Gösterin bana kendinizi! Haydi!
¡ Denme todo lo que tengan!
Nerede yattığını gösterin bana.
Enséñame el sitio donde la habeis acostado.
Yeni rotayı gösterin bana.
Déjame ver esa nueva ruta.
Şu vergi parasını gösterin bana!
Mostradme la moneda del tributo.
- Ehliyetinizi gösterin bana!
- ¡ Oiga, déjeme ver su licencia!
Ona da bana duydugunuz saygiyi gösterin. "
Honradle a él igual que a mí ".
Bana öbürlerini gösterin.
Déjeme ver uno de los otros.
Sağa yanaşın ve bana evlilik cüzdanınızı gösterin.
Pare en el arcén y enséñeme su permiso de boda.
Pekala, çocuklar, bugün bize iyi iş çıkarmayanları bana gösterin bakalım.
Bueno, díganme quiénes no nos dieron una buena jornada de trabajo.
Derhal Bay Poelzig'i uyandırın ve bana hanımefendinin yaralarına bakabileceğim bir yer gösterin.
Despierte a Herr Poelzig y llévenos a donde... pueda curar las heridas de la dama.
- Gösterin bana.
Muéstreme.
Bana Jasper Adams'ın hayatta ve sağlıklı olduğunu gösterin... Yanıldığımızı kabul eden ilk ben olacağım.
Muestreme a Jasper Adams vivo y mejor de salud y seré el primero en admitir que estoy equivocado.
- Çabuk, bana daireyi gösterin!
- Rápido, enséñeme el apartamento.
Bana en kısa yolu gösterin, yoldayken de sefer planını yapalım.
Enseñadme el camino más corto, y de paso trazaremos el plan de batalla.
- Bana gösterin, efendim.
Enséñeme, hermana. Verás, es que no lo coges bien.
Bana yüzünü gösterin.
Quiero verle.
Abbot ve Costello, aldığınız emri gösterin bakalım bana.
A ver, Abott y Costello, la orden.
Bana dergiyi gösterin!
Enséñame la revista.
Bana bir çıkış gösterin hemen çıkayım.
Muéstreme por dónde salir, y yo la sigo.
Bana yol gösterin!
¡ Guíeme!
Bana en büyük trajedi aktörünü gösterin ya da en kötü palyaçoyu ben de size eğlence insanı neymiş göstereyim.
Nombra al mejor actor trágico... o a un cómico con la nariz roja, y verás a alguien que entretiene. Todos somos...
Bana başka bir yol gösterin.
Debe decirme alguna otra manera.
Bana durduğunuz yeri tam olarak gösterin.
- No. ¿ Dónde estaba exactamente?
Gösterin bana şu düzenbazı, şarlatanı.
¡ Déjenme ver a ese fraude, ese charlatán!
Size bunu göstermeyi çok isteriz. Bana üç hafta içinde gösterin, ben de onu New York'a götüreyim.
Si lo haces en estas 3 semanas actuarás en NY.
Bunu yapmam için bana tek bir neden gösterin.
¿ Puede ayudarnos? ¿ Me darían una buena razón para ello?
Bana resimleri gösterin.
Enséñeme los cuadros.
Bana sineği gösterin.
Enséñeme la mosca.
Bana bir hata gösterin.
Dígame algo que esté mal.
Birkaç gün içerisinde bulursanız bana gösterin.
Muy bien. Si lo recuerda en los próximos días muéstremelo.
Hayvan olmayabilirsin, Spartacus... ama bu zavallı gösterin, adam olabileceğin konusunda... bana pek umut vermiyor.
Espartaco, puede que no seas un animal... pero este pobre espectáculo no me hace pensar... que un día te conviertas en un hombre.
Hastaneniz hala duruyorsa bana gösterin.
Encuéntreme su hospital si aún está allí.
Bana olayın geçtiği yeri gösterin.
Muéstreme dónde sucedió.
Sizdeyse gösterin onu bana.
Los ingleses tienen el otro anillo, pero muéstreme el que tiene usted.
Bana bir sebep gösterin, Niye geleyim.
¿ Puede usted decirme por qué he de ir?
Bana yolu gösterin!
¡ Mostrádmelo!
Bana kanıt gösterin.
Muéstreme pruebas.
Bana biraz daha sabır gösterin, olur mu?
Confíe en mí.
Sensei, bana yol gösterin!
¡ Maestro, cuénteme sus verdaderas intenciones!
Bana hayvanların hayatlarını ve aşklarını gösterin.
Muéstrenme las vidas y los amores de los animales.
Bana mutluluğunuzu gösterin.
Muéstrenme su felicidad.
Bana anlayış gösterin efendim.
Debéis comprender mi posición, señor.
Bir şans kazanmak istiyorsanız, bana biraz nakit gösterin
El que quiera ganar, que me enseñe su dinero.
Lütfen kolu bana daha yakından gösterin.
Por favor, acércame el brazo.
Bana bir halk gösterin. Görünmez bir şey tarafından öldürülmeyi reddediyorum.
Es la nación la que no te permite vivir.
- Sizi daha önce hiç görmedim. - Bana birimi gösterin.
- Nunca la había visto antes.
Bana karargahımı gösterin ve birisi de kedimi içeri alsın, tamam mı?
Muéstreme mi habitación y que alguien traiga mi maleta, ¿ quiere?
Bana bir süre sabır gösterin.
Téngame paciencia un momento.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]