Iyi hissettiriyor tradutor Espanhol
1,107 parallel translation
Çok iyi hissettiriyor değil mi?
Es tan bueno, ¿ no?
- Sadece... bu çok iyi hissettiriyor.
Sólo... se siente tan bien.
- Bu iyi hissettiriyor kendimi.
- Eso me hace sentir mejor. - Ahora estoy a dieta.
Erkeğe kendini iyi hissettiriyor.
Haces que uno sepa en dónde ha estado.
# Ama bu iyi hissettiriyor #
# But it feels all right #
# Ama bu iyi hissettiriyor #
# Oh, but it feels all right #
Iyi hissettiriyor.
- ¡ Qué agradable!
Ama sonunda bunu kabul etmek, kendimi iyi hissettiriyor.
Sienta bien admitirlo. - Ya. - Sí.
Sanki... Bir okul projesi için ama tekrar film çekmek iyi hissettiriyor.
Está claro que es un proyecto escolar pero es maravilloso volver a hacer películas.
Ve bu iyi hissettiriyor.
Y eso me hace sentir muy bien.
- Oldukça iyi hissettiriyor.
Se siente bastante bien.
Burası insanı iyi hissettiriyor.
Es muy cómodo.
Çok iyi hissettiriyor, Brigitte.
Es tan lindo Brigitte.
Ayıltan harbi iyi hissettiriyor.
Hazla entrar. Oh.
Bu iyi hissettiriyor.
Te lo prometo.
Ayıltan harbi iyi hissettiriyor.
Fizzigood se siente bien.
Kötü olmak iyi hissettiriyor, değil mi?
Es bueno ser mala, ¿ verdad?
Açılmak gerçekten iyi hissettiriyor, anlatabiliyor muyum?
Es un gran alivio haberme librado de semejante peso.
Bu losyon gerçekten iyi hissettiriyor
Dios mío, ese bronceador se siente bien.
Aslında... biraz... iyi hissettiriyor.
eso se siente muy... se siente.. muy bien
Ama önemli olan, görev başındayız. Ve bizim burada olmamızı bilmeleri insanlara rahat nefes aldırıyorsa ya da geceleri daha rahat yürümelerini sağlıyorsa bu iyi hissettiriyor.
A pesar de todo, hacemos nuestro trabajo y, si la gente está más tranquila sabiendo que estamos ahí o menos nerviosa andando de noche por la calle, es una buena sensación.
Bana kendimi iyi hissettiriyor.
Me hace sentir bien.
Çok iyi hissettiriyor.
Oh, que se siente muy agradable.
Evet bunu sicilimden sildirmek iyi hissettiriyor.
Si, se siente bien tener mi expediente limpio.
Evet, bu daha iyi hissettiriyor.
Bueno, ya me siento mejor.
Soğuk, sıcak, ve çok iyi hissettiriyor.
Está fría, caliente, y es tan agradable...
Şampanya beni iyi hissettiriyor.
El champagne Me hace sentir bien.
" Kendimi iyi hissettiriyor.
"Lo disfrute".
Gerçeği söylemek insana kendini iyi hissettiriyor, değil mi?
¿ No se siente bien decir la verdad? Es como una bocanada de aire fresco después de...
İpek gerçekten iyi hissettiriyor.
La seda se siente bien.
Gıcırtı içimi gıdıklasa da yaptığım şey kendimi iyi hissettiriyor.
SUDOR DE CEREBRITO El chirrido me parece mal, pero se siente muy bien.
Sana, ikinci en iyi olmuşsun gibi hissettiriyor, değil mi?
Eso te hace sentir en segundo lugar, ¿ eh?
İyi hissettiriyor.
Te hace sentir.
- 24 numara... - İyi hissettiriyor.
Me siento bien.
Şakalar kendimi iyi hissettiriyor.
Me hacen sentir bien.
İyi hissettiriyor.
Me ha hecho sentir bien.
Yanlış olduğunu hissettiriyor, ama iyi de hissettiriyor.
Me hace sentir mal, pero me hace sentir bien.
İyi mi hissettiriyor?
¿ Te hace sentir bien? ¿ Qué está sucediendo?
Sanırım kendimi iyi bir insan değilmişim gibi hissettiriyor.
Supongo que me hace sentir que no soy una buena persona.
İyi hissettiriyor değil mi?
Se siente bien, ¿ no es así?
İyi hissettiriyor...
- Si. Niño bien a los chicos.
İyi hissettiriyor...
Mm. Mm. Hace sentir bien.
Tabii. İyi hissettiriyor değil mi?
Es divino, ¿ verdad?
Bu bana daha iyi hissettirmemeli, ama hissettiriyor.
Eso no debería hacerme sentir mejor, pero lo hace.
İyi hissettiriyor.
Oh, que se siente bien.
Beni incitmek daha iyi mi hissettiriyor, yoksa bu doğal bir şey mi?
¿ Lastimarme te hace sentir mejor o lo haces porque te es fácil?
Bunu daha önce yapamazdım. İyi hissettiriyor.
Nunca había conseguido llorar antes.
Gerçekten iyi hissettiriyor.
Muy bien.
Biraz daha söyle lütfen. İyi hissettiriyor?
Sigue por favor, me gusta.
- Eh! İyi mi hissettiriyor? Şarkı mı söylüyoruz burada.
¿ Te estoy cantando una canción que te gusta?
İyi hissettiriyor değil mi?
Se siente bien, ¿ no es así?