Mümkün olabilir tradutor Espanhol
1,687 parallel translation
- Bu nasıl mümkün olabilir?
No estaba aquí cuando llegamos. ¿ Cómo es posible?
Bu nasıl mümkün olabilir ki?
¿ Cómo es eso siquiera posible?
Söyleyin bakim. Lütfen. Bu nasıl mümkün olabilir?
Díganme, por favor cómo es eso posible.
Onları tanıyordunuz ve onlar da sizi tanıyorlardı ben de kendime, "Nasıl böyle bir şey mümkün olabilir?" diye sordum.
Tú les conociste y ellos te conocieron y me pregunté "¿ Cómo puede ser posible una cosa así?"
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo es posible?
Bunlardan herhangi biri mümkün olabilir mi? Daha önce elektronik aletlerle etkileşen hayalet görmüştüm ama, bunun gibi değil.
He visto fantasmas interactuar con electrónicos antes, pero nada como esto.
Cyrus'u sevmen nasıl mümkün olabilir ki?
¿ Cómo es posible que quieras a Cyrus?
Hâlâ tedavi etmek mümkün olabilir.
Quizás todavía sea posible.
Bu, sadece telefonunuzu bir sisteme yönlendirirseniz mümkün olabilir.
Eso solo es posible si direccionas tu teléfono a través de un sistema.
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo puede ser eso posible?
Bakın, bu mümkün olabilir.
Mire, es posible.
Sen zamanda yolculuk edip geçmişe gittin. Ne? Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cuándo tendré otra oportunidad de ver la boda de mi abuelo Chaim con mis propios ojos?
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo es eso posible?
Diğer dünyalarla ilgili mevcut bilgilerimiz kelimenin tam anlamıyla sadece yüzeyi çizmekten ibaret. Gelecekte mümkün olabilir ki aşağıda ne olduğunun farkına varmadan tam bir fay hattının üzerine bir üs kurmuş olabiliriz.
Puesto que nuestro conocimiento actual de esos otros mundos... literalmente apenas ha rozado la superficie... es posible que en el futuro... podamos ubicar una base justo sobre una línea de falla... sin darnos cuenta de lo que hay debajo.
Bir dakika ya da yaklaşık bir süre maruz kalındığında hayatta kalmak mümkün olabilir.
La exposición de un minuto más o menos puede sobrevivirse.
Bir dava üzerinde çalışıyorum. Biliyorsun, FBI için. Derin Akım Kümeleri Kuramı'ndan yararlanması mümkün olabilir.
He estado trabajando en un caso para el FBI y se beneficiaría de tu trabajo en la teoría de conjuntos de corriente profunda.
Bizim uzak torunlarımız için bu mümkün olabilir. Uzayda ve zamanda bir kısayol bulabilirler. Bir solucan deliği.
Podría ser posible para nuestros distantes descendientes... encontrar un atajo a través del espacio y el tiempo, un agujero de gusano.
Bu nasıl mümkün olabilir ki?
¿ Cómo es posible?
Bu mümkün olabilir mi?
¿ Podría ser?
Nasıl mümkün olabilir ki?
¿ Cómo es posible?
Düşlerimi satmam nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo podría vender mi sueño?
- Bu nasıl mümkün olabilir?
- No entiendo cómo podría ser.
Mümkün olabilir mi?
¿ Es posible hacer algo así?
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo puede ser?
Bu mümkün olabilir.
Es posible.
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Como es eso posible?
Bir annenin çocuğundan vazgeçmesi nasıl mümkün olabilir?
¿ Como es posibleuna madre a abandonar a un nño?
Bu nasıl mümkün olabilir?
- ¿ Cómo puede ser posible?
Peki bu tedaviyi alan hasta listesine bakmam mümkün olabilir mi?
¿ Seria posible que pudiera mirar la lista de pacientes en tratamiento?
Bu nasıI mümkün olabilir ki?
- ¿ Cómo es siquiera posible?
Ve bir de, annen LeVonne's'da çalıştığından bir gecelik getirmen mümkün olabilir mi?
Y como tu mamá trabaja para LeVonne's, ¿ podrías traer algunos camisones?
Merchant'ın, Andre Benson'a sigara verdiği görüntüyü Weldon'a izlettiğimde : "Bu görüntüler olay yeri fotoğrafları çekildikten 3 gün sonra çekildiyse bu nasıl mümkün olabilir?" demişti.
Cuando le mostré a Weldon el video de Merchant dándole el cigarrillo a André Benson Weldon preguntó cómo podía significar algo si el video se había filmado tres días después de las fotos de la escena.
Yardım almanız mümkün olabilir.
Tal vez hago una petición En importar...
Mümkün olabilir, ve bence hapishane korosu harika bir fikir.
Podría ser posible, y creo que un coro en la prisión es una gran idea.
Böyle bir şey nasıl mümkün olabilir?
Nadie lo ha hecho. ¿ Cómo es eso posible?
Hem bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Y cómo es eso siquiera posible?
Senin gibi bir eşek nasıl bir insan gibi görünüyorsa o zaman her şey mümkün olabilir.
Si un asno puede parecer un hombre, cualquier cosa es posible.
Fakat bu nasıl mümkün olabilir ki?
¿ Cómo puede ser posible?
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo es posible eso?
Senin aradığını gösteriyor, bu nasıl mümkün olabilir ki?
¿ Cómo puede ser posible? ¿ Bueno?
Burada bir dakikalığına oturup dinlenmem mümkün olabilir mi?
¿ Es posible que pueda sentarme aquí un momento y relajarme?
Bekle, bu nasıl mümkün olabilir?
Espera, ¿ cómo es eso posible?
Cinayeti başka birinin işlemiş olması nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo es físicamente posible que alguien más haya cometido el crimen?
Bu mümkün olabilir mi?
¿ Acaso es posible?
Evet, peki karın büyüklüğünün bu kadar ağır olması nasıl mümkün olabilir?
Sí, ¿ pero cómo es posible que el aumento abdominal sea tan grande?
Gezegeni çizgiye sokması mümkün olabilir.
Es posible que el planeta vuelva a alinearse.
Bu nasıl mümkün olabilir?
¿ Cómo puede ser posible?
Bu nasıl mümkün olabilir ki?
Tengo una familia.
Yumurta satmak, sebze yetiştirmek, mümkün olan her şeyi yeniden kullanmak yoksullar evine gitmememizi sağlayan tek şey olabilir.
Vender huevos, cultivar vegetales, volver a usar lo posible quizá sea lo que nos aleje de la casa de caridad.
Cerahat yeniden toplanmış veya apse oluşmuş olabilir. Pek mümkün değil.
Quizás los fluidos se han acumulado o ha desarrollado un absceso.
Cinayetle ilgili doğru söylese bile, Red John hakkında yalan söylüyor olabilir. O da mümkün.
Aún si dice la verdad acerca del asesinato podría estar mintiendo acerca de Red John.
olabilir 2111
olabilirim 40
olabilirsin 27
olabilir mi 109
olabilirdi 52
olabilir de 21
mümkün 194
mümkünse 99
mümkün değil 606
mümkün mü 51
olabilirim 40
olabilirsin 27
olabilir mi 109
olabilirdi 52
olabilir de 21
mümkün 194
mümkünse 99
mümkün değil 606
mümkün mü 51