English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ O ] / Onu bulalım

Onu bulalım tradutor Espanhol

395 parallel translation
Gidip onu bulalım.
Vamos a buscarla.
O yüzden gidip onu bulalım.
Después, iremos a buscarla.
Hadi onu bulalım.
Veamos lo que dice.
Hadi, onu bulalım.
Venga, vayamos a buscarle.
Hadi, onu bulalım.
Busquémosle. Vamos.
Şimdi gidip onu bulalım.
Vamos a buscarlo.
Hadi onu bulalım.
Vamos a buscarle.
Hadi, onu bulalım.
Vamos, vamos a buscarlo.
Onu bulalım. - Bu ikinizin arasında özel bir şey.
Esto es algo privado entre Uds. dos.
Gidip onu bulalım.
Vamos a buscarle.
Onu bulalım.
Hay que encontrarle.
Umalım da iyice çılgına dönmeden onu bulalım.
Ojalá le encontremos antes de que cometa una barbaridad.
- Geri dönüp onu bulalım.
- Podríamos dar marcha atrás y buscarlo.
Hadi! Gidip onu bulalım
¡ Vamos a buscarlo!
Şimdi toplam ne kadarmış onu bulalım. - 480 bin 500 $. - Evet.
Ya gastamos... 480.500 dólares.
Hadi onu bulalım.
Vamos, hay que buscarlo.
Orada değil, hadi onu bulalım.
Estupendo.
O halde o küçük arayı pantolonunun içine geri koy ve gidip onu bulalım.
Guarda tu respiro dentro de tus pantalones y vamos a buscarlo.
Hadi, gidip onu bulalım.
Vamos a buscarla.
Bütün otelleri arayıp onu bulalım.
Lo buscamos en todos los hoteles hasta dar con él.
En iyisi gidip onu bulalım.
Creo que debemos ir en su busca.
Gidip onu bulalım.
Debemos encontrarlo.
Haydi. onu bulalım.
Debemos encontrarlo.
Şimdi onu bulalım.
Vayamos por él.
Hadi onu bulalım.
La buscaremos.
O halde gidip onu bulalım.
Pues allá la encontraremos.
- Haydi, onu bulalım. - Üzgünüm.
- Encontrémoslo.
Peki, gidip onu bulalım.
Muy bien, vamos a ir a buscarlo.
Onu bulalım.
Sólo encontrémosla.
Tamam. Hadi onu bulalım.
De acuerdo, encontrémoslo.
İşe onu bulmakla başlayalım sadece bize ait bir şey bulalım.
Hay que empezar por crearla para encontrar lo que nos pertenece a nosotros.
Bulalım onu!
¡ Encontradle!
Onu yapacak bir iş bulalım.
Piensen en un mandado que pueda hacer.
- Hayır. - Seninle birlikte gidip bulalım onu.
Sólo dígame donde está la oficina de navegación.
Limanda efendim. - Haydi bulalım onu.
Vamos a buscarle.
Adamlarınızı yollayın ve dua edin de onu zamanında bulalım.
Envíe a sus hombres y rece para encontrarlo a tiempo.
Bulalım onu.
Vamos a encontrarle.
- Hadi bulalım onu.
- Busquémosla.
- Haydi, bulalım onu.
- Vamos. Tenemos que ir.
Bir kavanoz bulalım böylece onu saklayabiliriz. Lütfen. Tamam.
Duncan, consigue un recipiente así lo podemos conservar, por favor.
Gidip bulalım onu.
Vamos a buscarlo.
Hemen gidip bulalım onu.
Vamos a buscarlo, rápido.
Onu tutuklayabilir misin, başka birini mi bulalım?
¿ Puede traerlo Ud., o buscamos a otro?
Onu idere, sonra zayıf noktasını bulalım!
Cuando esté encerrado,... tengo una buena idea para acabar con él.
Hadi, gidip bulalım onu.
- azules Vengan y lo encuentran.
Onu bekleyemeyiz. Bir gondol bulalım.
No podemos esperarlo.
Tamam, onu bulacağız. Birlikte gidebilmemiz için herkesi bulalım.
Vale, la encontraremos, pero vamos a buscar a los demás para irnos todos juntos.
Ben derim ki onu boş verelim ve daha iyi bir sonuç alacağımız birini bulalım.
Yo digo que lo olvidemos y pasemos a alguien con mayores avances.
Gidip bulalım onu, o zaman... bütün köyü yıkmadan.
Cierto. Vamos a encontrarlo, antes que destruya todo el lugar.
Hadi, üçümüz onu bulalım.
Venga, encontrémosla, los 3.
Bulalım onu. Üç deyince.
A la de tres.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]