Bence sakıncası yok tradutor Francês
105 parallel translation
İyice kararana kadar bekle bence sakıncası yok.
Attends que la nuit tombe si ça te chante.
Bence sakıncası yok, Michaleen!
Ça me va.
Bence sakıncası yok.
Bien sûr.
Bence sakıncası yok.
Qu'est-ce que t'en sais?
Bence sakıncası yok.
Elles m'ont l'air normal.
Yargıç Benson sizin için bir dilekçe yazar. Bence sakıncası yok.
Le juge Benson s'en occuperait, et j'obéirais.
Paranın beşe bölünmesinin bence sakıncası yok.
Je veux bien discuter en termes de cinquièmes.
Bence sakıncası yok, yargıç.
Cela me convient, Monsieur le juge. Emmenez le cheval au milieu de la rue.
Bence sakıncası yok.
Ça ne me gêne pas.
Öyle olsun bence sakıncası yok.
C'est pas mes amis.
Bence sakıncası yok.
Cela ne me dérange pas.
- Bence sakıncası yok.
Moi, je veux bien.
- Bence sakıncası yok.
Oh, je vous ai acheté de la lecture.
Tamam, sıcak sosa dönmek istiyorsan, bence sakıncası yok.
On remet une petite dose de sauce piquante?
- Bence sakıncası yok.
- Je ne suis pas contre.
Bence sakıncası yok.
Non, aucune.
Bence sakıncası yok. Zordan almandan bana ne?
Ca me gêne pas que vous préfériez la banane à la figue.
Daha az işin bence sakıncası yok.
Je suis content de moins bosser.
Bence sakıncası yok.
Très bien.
- Bence sakıncası yok.
- Ça ne me gène pas.
Bence sakıncası yok.
J'ai rien contre.
Bence sakıncası yok ama diğer müşteriler rahatsız olur.
Je m'en fiche, mais c'est pour les autres clients.
- Bence sakıncası yok.
Ça me va.
Su işeme meselesini çok düşündüm. Sen bundan hoşlanıyorsan bence sakıncası yok ama ben daha önce hiç böyle bir şey yapmadım.
J'ai beaucoup pensé à cette idée de pipi, et même si je n'ai aucun problème avec le fait que ça te plaise, e...
Ama gene de... bence sakıncası yok, fikrini değiştirirsen hemen burada hallederiz.
Remarque... ça m'ennuierait pas de remettre ça tout de suite, si vous voulez.
Vic yolda bir yere uğramak istiyor. Bence sakıncası yok.
Vic veut faire un petit détour, et je ne suis pas contre.
Bence sakıncası yok.
- Ca me gène pas.
Halam korumam olmasını istiyorsa bence bir sakıncası yok.
Si Tante Martha veut qu'il me protège, je m'incline.
Bence hiç sakıncası yok.
Ça me paraît intéressant.
Sakat olmanın bence bir sakıncası yok.
Ça m'est égal que vous soyez estropié.
- Kalmanın sakıncası yok bence.
- Je veux bien rester.
Girişimci olmanızın bence bir sakıncası yok.
L'initiative me plaît, mais...
Bence bi sakıncası yok.
C'est pas de refus.
- Yemek ısmarlamanın bence hiç sakıncası yok.
- Je les invite de bon coeur.
Bence bir sakıncası yok.
C'est vrai!
Yani bence bir sakıncası yok.
Ça me gêne pas, tu sais.
Bence bir sakıncası yok Hemşire Ratched, ben cici bir köpek yavrusu kadar usluyum.
Ça ne me dérange pas du tout. J'obéis comme un toutou.
Bence hiç sakıncası yok.Tam aksine.
Ça ne me gêne pas du tout.
Size birer bardak çay ikram ederdim ama sadece bir yedek bardağım var. Bence paylaşmamızın sakıncası yok.
Je vous offrirais bien une tasse de thé, mais je n'ai qu'une tasse.
Eğer bu seni daha iyi hissettirecekse, bence bir sakıncası yok. Marcie'nin de hoşuna gidecek. Bu gece iş çıkışı hallederiz.
Et même si t'avais pas essayé de m'acheter cette montre... si 16 ans ensemble ne suffisaient pas pour dire : "Je t'aime"... à quoi servirait une stupide montre?
Bence bir sakıncası yok.
D'accord, pas de problème.
Bence bir sakıncası yok.
J'accepte.
Bence büyükelçilere sınırları hatırlatmanın hiçbir sakıncası yok.
Vous êtes en droit de fixer des limites.
Bence sakıncası yok.
Si vous voulez.
- Bence hiç sakıncası yok.
- Pas de problème.
- Bence bir sakıncası yok.
- Et je vous dis que je peux rester.
Elbette. Bence bunun hiç sakıncası yok.
Ça doit être possible.
Çuval dikmek harika bir gelenek. Bence hiç sakıncası yok.
Ce sac de chasteté est une merveilleuse tradition.
Bence sakıncası yok.
Ca me va.
Bacaklarda çiller. Bence hiç sakıncası yok.
Des taches de rousseur sur les jambes, ça me plaît!
- Üzülmek mi? Hayır, bence hiç sakıncası yok.
Ça ne me pose aucun problème.
sakıncası yoksa 299
sakıncası yok 67
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
sakıncası yok 67
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37