Bir şey istemiyorum tradutor Francês
1,842 parallel translation
"Hayır teşekkürler, bir şey istemiyorum."
Non merci. Je n'ai besoin de rien.
Çok fazla bir şey istemiyorum, Nips.
Je te demande pas la lune, Nich.
Hiç bir şey istemiyorum, ne para, ne de başka şey.
Non. Je ne demande rien. Pas d'argent, rien.
En olağanüstü Sevgililer Günü randevusundan daha aşağı bir şey istemiyorum.
Je ne veux rien de moins que le plus spectaculaire rendez-vous de la St-Valentin.
Senden bir şey istemiyorum.
- Non, je ne veux rien.
Hem senin gülünç isimli seks pozisyonları listenden herhangi bir şey istemiyorum.
Et je demande rien qui vienne de ta liste d'actes sexuels... aux noms rigolos.
Senden fazla bir şey istemiyorum.
je ne te demande pas grand chose.
Ama, Majesteleri fazla bir şey istemiyorum ki diğer çocuklarınızın iyiliği, hem sizin huzurunuz ve sükunetiniz için hem de.. ... ikimizin çocukları için iyi olacaktır.
Je ne pensais pas tant aux autres, qu'à votre bien et à votre tranquillité d'esprit, ainsi qu'à celle des enfants que nous aurons.
Bir şey istemiyorum.
Je n'ai besoin de rien.
- Ben bir şey istemiyorum.
- Je ne veux rien. - Dis-le-lui.
Karışık bir şey istemiyorum.
Pas de trucs compliqués.
Takip edilecek bir şey istemiyorum.
On emporte rien de traçable.
Fazla bir şey istemiyorum, oldu mu?
Je ne demande pas grand-chose, d'accord?
Lanet olsun Alice, senden çok bir şey istemiyorum.
Alice, je ne te demande pas grand-chose!
- Biliyorum çok şey istiyorum ama bir şey olacak olursa onu yalnız bırakmak istemiyorum.
- Je sais, c'est beaucoup demander. Mais s'il arrive quelque chose, je ne veux pas qu'elle soit seule.
Sadece artık bir şey hissetmek istemiyorum.
Je veux juste... ne plus rien ressentir.
Bu konuda bir şey duymak istemiyorum artık.
Je veux plus en entendre parler.
Ama ben... ben rahip yada haham istemiyorum, dini bir şey olmayacak.
Je ne veux pas de rabbin ou de pasteur, rien de religieux.
Bana buna benzer bir şey olmasını istemiyorum.
Je ne veux pas qu'il m'arrive ce genre de chose.
Neler yapamayacağın hakkında bir şey duymak istemiyorum. Hadi, gidelim.
Je ne veux pas t'entendre dire ce que tu ne peux pas faire.
"Bu dergiyle ilgili bir şey yapmak istemiyorum" derken bundan mı bahsediyordun?
C'est ce que tu entendais par : "Je n'en ai rien à faire de ce magazine"?
Bir şey olmadığı ortada. - Bunu konuşmak istemiyorum.
Manifestement, ce n'est pas rien!
Durumumuzu daha da güçleştirecek bir şey yapmak istemiyorum.
Je ne veux pas faire quelque chose qui va compliquer les choses entre nous.
Saygısızlık etmek istemiyorum Natalya, ama olmadığın bir şey olmaya çalışıyor gibisin.
Sans vous manquer de respect, vous voulez ressembler à quelqu'un que vous n'êtes pas.
- Şu anda bir şey yemek istemiyorum.
Je veux pas manger pour l'instant.
Lana'ya bir şey olsun istemiyorum.
- Je veux protéger Lana.
Orada bir sürü önemli şey var, kimsenin dokunmasını istemiyorum, tamam mı?
Y a des trucs que je veux que personne ne touche, OK?
Sarışın doktora öylesine bir şey vermek istemiyorum, anlıyor musunuz?
Je ne veux pas donner juste une chose à la Dr Blonde.
Adını bilmek istemiyorum. Eğer bir şey olursa seni tanırmış gibi hissetmeyi istemiyorum.
S'il arrive quoi que ce soit, je ne veux pas me dire que je t'ai rencontrée.
Ona bir şey olmasını istemiyorum.
Je veux la sauver.
Ben ikinize de bir şey olmasını istemiyorum.
Moi aussi.
Ama ben pişman olacağım bir şey yapmak istemiyorum.
Mais je ne veux rien faire que je regretterais.
Söylemek istediğim şey, Tek bir yanlış karar, pek çok hayatı mahvedebilir. Sana ve Carlos'a böyle birşey olmasını istemiyorum.
L'important, c'est qu'une seule mauvaise décision peut chambouler pas mal de vies, et je ne veux pas que toi et Carlos viviez ça.
Adamlarımın başına bir şey gelmesini istemiyorum.
Je ne veux pas qu'il arrive quelque chose aux miens.
Bir şey istemiyorum?
J'essayais de te faire un compliment.
Carrie... Sana tuhaf gelecek bir şey söylemeyi istemiyorum ama... havuzda bikini giymesen olur mu?
Carrie, je ne veux pas paraître étrange, mais tu peux éviter de porter un bikini dans la piscine.
Hayır öyle değil. Sadece Pete'e bir şey olmasını istemiyorum hepsi bu.
Ce n'est pas ça... je veux juste qu'il n'arrive rien à Pete, c'est tout.
Hem o kadar yükseğe nasıl çıktığını da bilmek istemiyorum ama bir şey çok açık ; yapılan şey çok tehlikeli!
Je ne veux même pas savoir comment vous avez fait pour grimper là-haut mais une chose est sûre, c'était extrèmement dangereux!
Bir şey olmasını istemiyorum.
J'y tiens pas.
Detaylarla canını sıkmak istemiyorum ve sana bir şey satmaya çalıştığımı düşünmeni istemem.
Mais passons les détails, n'allez pas croire que j'essaie de vous vendre quelque chose.
Quiera ya da hayatın hakkında hiç bir şey bilmek istemiyorum.
Je veux rien savoir sur Quiera ou sur ta vie.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
Pas un autre mot!
O da burada donny brook izleyecek çocuklar istemiyorum. Tek bir şey biliyorum.
Je sais au moins une chose.
- Seninle bir şey yapmak istemiyorum, Blair. Artık bitti.
J'ai plus rien à faire avec toi, Blair.
Seninle artık hiç bir şey yapmak istemiyorum, Blair.
Je n'ai plus rien à faire avec toi. C'est terminé.
Benden ne yapmamı istiyorsun? Senden bir şey yapmanı istemiyorum.
Je ne te demande rien.
Gizlice babanı dinlediğini söylemeyeceğim. Bu konu hakkında başka bir şey duymak istemiyorum.
J'oublierai certainement de dire à ton père que tu l'espionnais, mais je ne veux plus t'entendre parler de cela.
Başına kötü bir şey daha gelmesini istemiyorum.
Je refuse que qui que ce soit essaie de te faire du mal.
bu akşam hiç bir şey yapmak istemiyorum.
Nous n'allons rien faire ce soir.
Her şeyi mahvedebilecek bir şey yapmak istemiyorum. Senin hakkındaki hislerimi biliyorsun.
Tu sais ce que je ressens, mais je veux pas brusquer les choses...
Yani eğer tekrar hamile kalabilirsem. Ve sonradan pişman olacağım bir şey yapmayı gerçekten istemiyorum.
Je ne sais pas si je tomberai à nouveau enceinte, et j'aurais peur de regretter ma décision.
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46