Bu sadece bir başlangıç tradutor Francês
183 parallel translation
Örgütlenmeliyiz. Bu sadece bir başlangıç.
- La ferme, il faut s'organiser.
- Bu sadece bir başlangıç.
- Ce n'est que le début.
İlk büyük zaferimizi kazandık ve bu sadece bir başlangıç!
Ça a été une première victoire énorme, mais ce n'est qu'un début.
- Bu sadece bir başlangıç.
- Ça coûte moins cher.
Bu sadece bir başlangıç.
J'ai pas fini avec toi.
Sakın pes etme. Bu sadece bir başlangıç.
Accrochez-vous, ça ne fait que commencer.
Ve bu sadece bir başlangıç.
Ce n'est qu'un début.
Ve bu sadece bir başlangıç.
Et ce n'est que le début.
Bu sadece bir başlangıç evladım.
Et ce n'est que le début, mon fils.
209 şu an sadece sokak görevleri için programlandı ama bu sadece bir başlangıç.
Il est programmé pour la pacification urbaine, du moins au début.
Bu sadece bir başlangıç.
Ce n'est qu'un début.
Bu sadece bir başlangıç.
Ce n'est qu'un début
Mahkemeler hayatını alacak, ama bu sadece bir başlangıç olacak.
La justice vous ôtera la vie. Et ce n'est qu'un début.
Ancak bu sadece bir başlangıç.
Et ce n'est qu'un début.
Ve bu sadece bir başlangıç, Kes.
Et ce n'est qu'un début, Kes.
Bu sadece bir başlangıç.
Ce n'est que le début.
Ama senin için, bu sadece bir başlangıç.
Mais pour vous, ça ne fait que commencer.
Yoksa bu sadece bir başlangıç mıdır
Ou est-ce le commencement
Frank McCourt için bu sadece bir başlangıç.
Ça ne fait que commencer pour Frankie.
Bu sadece bir başlangıç.
C'est seulement le début.
Bu sadece bir başlangıç diyerek ne demeye çalıştın?
Que voulais-tu dire par : "Ça ne fait que commencer?"
Ve bu sadece bir başlangıç, daha başka şeyler de var.
Au niveau fédéral. Il y a aussi l'Etat.
4. omur kırılması ve bu sadece bir başlangıç. - Tanrım
et ce n'est que le début.
Bu sadece bir başlangıç, satışlar durmadan artıyor.
C'est juste un commencement, après, les ventes augmenteront de jour en jour.
Bu sadece bir başlangıç.
Et c'est que le début, putain.
Unutma, bu sadece bir başlangıç.
Et ce n'est rien.
Bana kalırsa bu felaketler sadece birer başlangıç, bir aldatmaca, daha şeytani bir planı gizleme amacı ve benim niyetim de o planın ne olduğunu bulmak.
Ces désastres ne sont qu'un prélude, un écran de fumée qui masque un plan plus diabolique encore. Je suis déterminé à trouver ce plan.
Bu, sadece başka bir yerde yeni bir başlangıç.
Mais je vois ça comme un nouveau départ.
Bu kez sadece sürüler. Binbaşı için güzel bir başlangıç.
- Non, juste le troupeau.
Bu sadece benim için bir başlangıç.
Ça va aller.
Bu da sadece bir başlangıç olur.
Pour commencer.
Bu felaket sadece bir başlangıç!
Cette catastrophe absolue n'est que le commencement!
Bütün bu yaşadıklarımın sadece bir başlangıç olduğuna karar verdim.
Dans mon esprit, ce n'était clairement qu'un début.
Gizli Dosyaların kapatılmasının sadece başlangıç olduğunu,... daha önce hiç bu kadar büyük bir tehlikede olmadığımızı söyledi.
Fermer notre service n'était que le début. Nous sommes plus en danger que jamais.
Bu sadece bir başlangıç. Bu insanlar hala beni tanımıyorlar.
Ces gens ne me connaissent même pas
Göz açıp, kapayana kadar insanları büyük mesafeler taşıyabilecek bir şey, Haron, ama bu ışınlayıcı, sadece bir başlangıç.
Cet appareil permet de se déplacer sur de grandes distances instantanément. Mais ce téléporteur n'est qu'un début.
Bu güç kesintisi sadece bir başlangıç.
Cette panne n'est que le début.
Biliyorum sadece 4,000 mil uzakta, Ama bu bir başlangıç.
Il n'est qu'à 8000 bornes, mais c'est un début.
fakat bu gece ne olacağını göreceğiz. bu sadece... bir başlangıç.
Mais ce soir, on doit envisager que ceci n'est que le commencement.
Ben haritada sadece bir noktaya bakıyordum. Bu muhtemelen başlangıç pozisyonuydu.
J'ai analysé un seul point sur la carte.
Bu sürüş olayı sadece bir başlangıç, değil mi?
Cette histoire de conduite, ce n'est que le début d'un long processus.
Ve bu gün, aşkımızın gücünden gelen sonsuz bir mutluluk, sadakat ve bağlılık için sadece bir başlangıç olsun.
Puisse ce jour... n'être que le début. D'une joie sans fin.
Bu odayı dağıtmak sadece bir başlangıç.
Ce n'est qu'un début.
Yani hastanede bir şey mi oldu? Bu sadece başlangıç.
Il s'est passé un truc à l'hôpital?
Bu sadece başlangıç için bir test.
Ce n'est qu'un test, pour vous mettre dans le bain.
Bu senin için sadece bir başlangıç.
C'est juste le début pour toi.
Evet, amcam için yaptığım bu reklam sadece bir başlangıçtı ilk Alman Kung-Fu filmi hazırlığı.
Oui, cette pub pour mon oncle c'était juste une préparation... - pour le premier film kung fu allemand. - Exactement, c'est moi qui l'ai découvert!
Bu kitap sadece bir başlangıç.
Ce livre n'est qu'un début.
Bu sadece başlangıç, çünkü lastiği ben getirip değiştireceğim siz çimleri biçerken, lastikleri arabaya ben yükleyeceğim veya canınızın istediği herhangi bir şey yaparken.
- Oui, mais c'est n'est que le début. J'apporte les pneus, je les change... Je monte les pneus sur votre voiture pendant que vous roulez!
Evet. O şirket. Sadece bir kütüphanecilik işi, ama bu bir başlangıç.
C'est juste un travail de comptable, mais c'est un début.
Biliyorsun, bu sadece yeni bir alanın başlangıcı Sandman.
C'est une nouvelle ère pour nous Sandyman.
bu sadece bir oyun 48
bu sadece başlangıç 61
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sadece bir formalite 16
bir başlangıç 18
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu saçmalık da ne 22
bu sana 142
bu sadece başlangıç 61
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sadece bir formalite 16
bir başlangıç 18
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu saçmalık da ne 22
bu sana 142
bu şarkı 23
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık 450
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu şartlar altında 79
bu sabah geldi 27
bu sahte 24
bu saçma 71
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık 450
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu şartlar altında 79
bu sabah geldi 27
bu sahte 24
bu saçma 71