English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Buğün

Buğün tradutor Francês

81,897 parallel translation
Bugün Dr. Cruz ile saat 3'te randevum vardı.
J'ai rendez-vous à 15 h avec le Dr Cruz.
Ona bir işim çıktığını ve bugün gelemeyeceğimi söyler misiniz rica etsem?
Pouvez-vous lui dire que j'ai un empêchement, et que je ne viendrai pas?
Bugün kafede vardiyası olduğunu biliyordum.
Je savais qu'elle serait au café.
Bugün mü?
Aujourd'hui?
İnsanlar bugün burada ölecek.
Des gens vont mourir ici, aujourd'hui.
- Bugün değil ki.
- C'est pas aujourd'hui.
Aslında seni öldürecektik bugün. Ama lobideki gösterinden sonra yeniden değerlendirdik durumu.
Nous devions vous tuer aujourd'hui, mais après le spectacle offert dans la salle d'attente, nous avons reconsidéré notre position.
Bir soru sorayım. Bugün başlayabilir misin?
Vous pouvez commencer aujourd'hui?
"Bugün başlayabilir misin?" Sence de daha fazla özgeçmiş incelememiz gerekmiyor mu?
On ne devrait pas voir plus de candidats, beaucoup plus?
Aman güneşten uzak durun, bugün çok sıcak.
Au soleil? Il fait chaud aujourd'hui.
Bugün Cracker Barrel'daki çorbayı içtiniz mi?
Vous avez goûté la soupe chez Cracker Barrel?
Bugün süperdin.
Vous avez été parfaite.
Bugün yaptığım en garip şeyin kurşun yarasını tedavi etmek olacağını sanıyordum.
Je pensais que rafistoler une blessure allait être la chose la plus étrange que j'ai faite aujourd'hui.
Bu çok tuhaf. Ben de bugün seni arayacaktım.
C'est drôle, j'allais t'appeler aujourd'hui.
Seni bugün üçte bekliyordum.
Je vous attendais à 15 h.
Bugün geciktin.
Vous êtes en retard.
Sadece bugün bir şey aldın mı, öğrenmem gerekiyor.
Je dois savoir si vous avez pris quelque chose aujourd'hui.
Seni bugün iki kere öldürdüm.
Je t'ai tué deux fois aujourd'hui.
Bugün bir tanrı olacağım.
Aujourd'hui, je deviens un dieu.
Özellikle de bugün.
Surtout pas aujourd'hui.
Bugün bu savaşı iki cephede veriyorum.
Aujourd'hui, je mène cette guerre sur deux fronts.
Bugün bunu kanıtladı.
Aujourd'hui, il l'a prouvé.
Sanki bugün onu...
Aujourd'hui...
Sen kızımın yargılanmaktan korkma sebebisin. Hem de bugün, doğum gününde, neşeli ve masum olması gereken günde.
Ma fille craint votre jugement pour sa fête d'anniversaire alors qu'elle devrait être insouciante.
Dolly duymadı ve bugün onun partisiydi.
Dolly n'a pas entendu et c'était sa fête.
Ama küçük Bayan Alexis'in bugün gelmesi ilginç.
D'ailleurs, c'est bizarre qu'Alexis se soit pointée.
- Bugün kendini özel hissetmesini istedim!
- Je voulais que ça soit sa journée.
Bugün bu savaşı iki cephede veriyorum.
Aujourd'hui je mène cette guerre sur deux fronts.
Bugün seni görmeyi beklemiyordum.
Je ne m'attendais pas à vous voir aujourd'hui.
Bugün bu savaşı iki cephede veriyorum.
Aujourd'hui, je mène ce combat sur deux fronts.
Hepsiyle bugün görüşeceğim.
Je veux les rencontrer aujourd'hui.
Ülkemizin bugün bu halde olmasının sebebi acaba bu mu diye düşünmeden edemiyorum.
Je ne peux pas m'empêcher de me demander si c'est peut-être la raison pour laquelle notre pays est ce qu'il est actuellement.
Bugün ya da yarın olmasa da bir gün bu mevzudan siyasi çıkar elde edeceğim.
Pas aujourd'hui, pas demain, mais un jour, j'en tirerai un profit politique.
Bugün öğlen saatlerinde Meclis Üyesi Pollard ile birlikte belediye meclisinde Star City Ateşli Silahlar Özgürlüğü Yasasını yürürlüğe sokma konusunda anlaştık.
Cette après-midi, la Conseillère Pollard et moi sommes allés voir le conseil municipal pour faire passer l'Acte de Libre utilisation des armes à feu de Star City, une politique qui respecte notre liberté...
Sen de mi bugün işten kovuldun?
Tu t'es fait virer aujourd'hui, toi aussi?
Bugün seni ortalıkta pek göremedim.
Je ne t'ai pas vue beaucoup aujourd'hui.
Çünkü bugün ben de bir günah işledim.
C'est juste parce que j'ai moi aussi péché aujourd'hui.
Bugün Susan'ın kovulduğunu biliyor musun?
Tu savais que Susan avait été virée aujourd'hui?
Bugün, burada, Bay Queen'in size dediklerine inanıyor musunuz?
En vous tenant ici, aujourd'hui, est-ce que vous croyez ce que M. Queen vous a dit?
Bugün ben sana, yarın sen bana.
Donc un quid pro quo. Je t'aide, tu m'aides.
Bugün bu savaşı iki cephede veriyorum.
Aujourd'hui, je mène cette guerre sur deux fronts
Bugün daha kaç kurbanın yakınıyla görüşeceğiz?
Combien d'autres familles de victimes doit-on voir aujourd'hui?
Üzgünüm tatlım ama bugün değil.
Je suis désolé, ma chérie, mais pas aujourd'hui.
Bugün bir adım attık.
Aujourd'hui, on a fait un pas de plus.
"Bugün Aslında Dündü" nün korku versiyonunu yaşıyor olmamızın dışında mı?
Tu veux dire à part le fait que ça ressemble à la version horreur de "Un jour sans fin"?
Ne bugün.
Pas aujourd'hui.
Bugün olmaz!
Pas aujourd'hui!
Beni bugün olduğum kişi yapan oydu.
Il a fait de moi ce que je suis.
Bugün BM kaynaklarınca gemideki kanıtların kesin olarak Mao-Kwikowski Ticaret'in yan kuruluşu Protogen Şirketi'yle bağlantılı olduğu ve Protogen'in tüm kurumsal varlıklarının dondurulduğu teyit edildi. Şirketin DGİ teröristleriyle olan bağlantılarıyla ilgili kapsamlı bir soruşturma açılması bekleniyor.
Les Nations Unies confirment que les preuves à bord du vaisseau accusent Protogen Corporation, une filiale du groupe Mao-Kwikowski, et que tous les biens de Protogen ont été bloqués, pendant l'enquête sur les liens entre cette société
Umarım bugün kendilerini iyi hissediyorlardır.
Espérons qu'ils soient de bon poil aujourd'hui.
Bugün bu sayı 10 milyar insana eşdeğerdir.
Aujourd'hui, ça ferait 10 milliards de personnes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]