Iki seçeneğimiz var tradutor Francês
98 parallel translation
Yalnızca iki seçeneğimiz var.
L'alternative est claire,
Yani iki seçeneğimiz var.
Donc on a deux possibilités.
Pekala, şimdi iki seçeneğimiz var.
Nous avons le choix entre deux choses :
Bana sorarsanız iki seçeneğimiz var. Her ikisi de kötü.
Nous avons le choix entre deux mauvaises solutions.
Öyle görünüyor ki, iki seçeneğimiz var :
Il y a deux possibilités :
Bu durumda iki seçeneğimiz var.
Nous n'avons que deux options.
Ben kahraman değilim, inanın bana. Ama benim gördüğüm kadarıyla, iki seçeneğimiz var...
Je suis loin d'être une héroïne, mais nous avons deux options :
Bakın, benim gördüğüm kadarıyla iki seçeneğimiz var.
Moi je crois qu'on a deux solutions.
John, iki seçeneğimiz var.
John, nous avons deux options.
Tamam, iki seçeneğimiz var.
O.K., nous avons deux options...
Çok yoğun olduğu için sadece iki seçeneğimiz var.
Elle est tellement débordée. Il reste seulement deux options.
Çünkü sadece iki seçeneğimiz var...
Parce qu'on n'a que deux solutions :
Şimdi iki seçeneğimiz var.
Donc, nous avons deux choix,
Bana sorarsanız, iki seçeneğimiz var.
Pour moi, y a deux options.
Bana sorarsan iki seçeneğimiz var.
Pour moi, il y a deux options.
Şu an iki seçeneğimiz var. Bunu ikimiz de biliyoruz.
On sait qu'il n'y a que deux possibilités.
Yani iki seçeneğimiz var, ya Rus arkadaşlarımızı çağırırız ya da bizimle çalışabilir.
On a deux choix : soit on appelle nos potes russes... On te livre au FSB...
iki seçeneğimiz var :
Il y a deux solutions.
Çünkü Ori gemileri etrafımızı sarmak üzere, dolayısıyla iki seçeneğimiz var, o şeyi kapatır ve onlardan kaçmaya çalışırız, ya da kalır, çarpışır ve fena halde kaybederiz.
Parce que nous serons entourés pour un groupe de bateaux Ori. Alors j'imagine que nous avons deux options. Nous pouvons éteindre cette chose et attendre que nous commençons à s'échapper d'eux.
Ama senin için iki seçeneğimiz var.
Et on a deux options pour vous.
Sadece iki seçeneğimiz var.
On a le choix entre deux options.
İki seçeneğimiz var : Ya Kardinal Richelieu'nün Saray Aşkları... -... ya da Paladyum'daki Siste Aşk.
Nous avons le choix entre Les Amours du cardinal de Richelieu et L'Amour à tâtons.
İki seçeneğimiz var. Ya onu batıracağız, ya da askerlerimizi çekeceğiz.
Ou nous le coulons... ou nous nous replions.
İki seçeneğimiz var.
On a deux solutions.
İki seçeneğimiz var.
On a deux solutions :
İki seçeneğimiz var. Bir ; bize teknemizi verir, özrümüzü kabul edersiniz, sessizce gideriz. Seçenek iki, savaşırız.
Vous nous rendez notre bateau, vous acceptez nos excuses, nous partons... ou bien... nous nous battons.
İki seçeneğimiz var beraber devam etmek, ya da ayrılıp farklı yönlere gitmek.
On a deux possibilités : soit on reste ensemble, soit on se sépare.
İki seçeneğimiz var beyler.
On a le choix :
Evet, İki seçeneğimiz var :
On a deux possibilités :
İki seçeneğimiz var.
Nous avons plusieurs options.
Pittsburgh Polisi. İki seçeneğimiz var.
Police de Pittsburgh, On n'a pas tellement de choix,
İki seçeneğimiz var.
Mais de deux choses l'une :
İki seçeneğimiz var. Ya benim vampir olmamı bekler sonra beni halledersiniz. Ya da o kapıyı açarız ve dördümüz elimizdeki her şeyle onlara saldırırız.
Soit vous attendez ma transformation et vous me faites la peau soit on ouvre la porte pour les attaquer à nous quatre avec tout ce qu'on a.
İki seçeneğimiz var :
On a deux possibilités.
Özür dileriz ya da itaatsizlik duruşmasına katılırız. İki seçeneğimiz var.
On a deux options.
İki seçeneğimiz var :
Il n'y a que deux possibilités.
Şimdi iki seçeneğimiz var.
Alors, soit on retourne voir ceux qui les ont ressuscitées...
İki seçeneğimiz daha var.
Nous avons encore deux choix.
İki seçeneğimiz var, "A," Kör kadın, sıfır neden, ya da "B," senin dostun, Kızıl-Saçlı Yabancı.
Ou c'est A, l'aveugle, qui n'a aucun mobile... ou c'est B, votre ami, le rouquin inconnu.
İki seçeneğimiz var.
2 possibilités :
İki seçeneğimiz var.
Nous avons deux choix, nous pouvons rester là et apprécier nos chants...
İki temel seçeneğimiz var.
Que voulait-elle de plus? Elle est toute refaite, non?
İki seçeneğimiz var :
On a deux choix.
İki seçeneğimiz var.
- On a deux solutions.
İki seçeneğimiz var.
Il y a deux solutions.
Pekala, burada iki seçeneğimiz var?
Vous avez le choix.
İki seçeneğimiz var.
Je vois ça comme ça :
İki seçeneğimiz var, ya birlikte kalacağız ya da ayrılacağız.
On reste ensemble, ou bien on se sépare. - Restons ensemble.
Pekala, iki seçeneğimiz var gibi gözüküyor.
Très bien, on a deux options.
İki seçeneğimiz var, Fargo.
On a deux alternatives, Fargo.
İki seçeneğimiz var.
Autant que je sache, on n'a que 2 options.
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19