Ingilizce konuş tradutor Francês
224 parallel translation
İngilizce konuş.
Parle anglais.
Bu yüzden İngilizce konuş.
Alors, parle en anglais.
Sana daha kaç kere söyleyeceğim? İngilizce konuş.
Combien de fois je t'ai dit de parler anglais?
İngilizce konuş, bay bıyık!
En anglais, Moustache.
- İngilizce konuş.
- Parle anglais!
- Hayır. İngilizce konuş. - Evet bayım.
Non, parle en anglais.
İngilizce konuş!
En anglais!
- Telefonda. İngilizce konuş. Onun duymasını istemiyorum.
En anglais, qu'elle ne comprenne pas.
İngilizce konuş.
En anglais.
İngilizce konuş.
Parle en anglais.
Şimdi İngilizce konuş.
Parle anglais.
İngilizce konuş bakayım.
Parle-moi en anglais.
İngilizce konuş.
Parlez anglais.
Vierzehn. Haydi İngilizce konuş Albay.
Parlez anglais, Colonel.
Ya yavaşla ya İngilizce konuş Al.
Ralentis ou parle américain Al.
Hayır, bana İngilizce konuş. Bu iyi. Ben öğreniyor.
Non, parle-moi anglais, bon, je apprends.
İngilizce konuş.
Anglais.
Sade İngilizce konuş ki dediğini anlayayım.
Alors parle comme les autres, si tu veux que je comprenne ce que tu dis.
Ne demek, sade İngilizce konuş?
Qu'est-ce que ça veut dire, parle comme les autres?
- İngilizce konuş.
- Parle anglais. - Il est blessé.
Benimle İngilizce konuş.
En anglais.
Lütfen İngilizce konuş.
En anglais. Parle-moi anglais.
İngilizce konuş, Cuddles. Lütfen İngilizce konuş.
Parle-moi en anglais, je t'en supplie.
Lütfen İngilizce konuş.
Plus un mot de russe.
İngilizce konuş lütfen.
Parle anglais, s'il te plaît!
Zararını kapatmalıyım. - İngilizce konuş.
- Épargne-moi ton jargon.
İngilizce konuş, İngilizce!
Anglais! Anglais!
İngilizce konuş g.t herif!
Parle clairement, trou du cul.
Yani, İngilizce konuş...
Je veux dire "speak english".
İngilizce. İngilizce konuş.
Ce qu'elle cause bien.
Fransızca değil, İngilizce konuş!
En anglais!
Büyükbaba, İngilizce konuş lütfen.
Grand-père, parlez en anglais.
İngilizce konuş!
Mon cher.
İngilizce konuş.
Parle ma langue.
Vurmak yok! - İngilizce konuş!
Pas de coups de feu!
Benimle İngilizce konuş. Tokyo benden Zurich Pharmakom Sanayi'nden çalınan datayı yerine koymamı istiyor.
Tokyo m'a chargé de récupérer les données volées à la PharmaKom de Zurich.
İngilizce konuş!
Parle l'anglais, merde!
İngilizce konuş Enrique.
En anglais, Enrique.
İngilizce konuş.
En anglais, Enrique!
İngilizce konuş Enrique.
En anglais, Enrique, en anglais!
- İngilizce konuş tatlım.
- Parlez anglais!
İngilizce konuş.
Parlons anglais.
Sana verdiklerime iyi çalışmışsın. Hayır, ingilizce konuş.
Vous utilisez bien mon Code Pénal.
- İngilizce konuş. Şeyde konuşulduğu gibi değil...
- Parlez anglais, pas ce qu'on parle en...
Oh, konuş onunla, ingilizce anlayabiliyor
Parlez-lui.
Hey. İngilizce konuş.
Hé, arrête de baragouiner.
- İngilizce konuş, oğlum.
En clair?
Ellis, benimle İngilizce konuş.
Ellis, c'est moi. Sois clair.
İngilizce, İngilizce konuş.
En anglais. En anglais.
İngilizce konuş.
Traduction?
"Çocuklarıma İngilizce konuş." dedi.
Il m'a dit : "Parlez briton à mes gosses."
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuştuk 50
konuşmuyor 31
konuşmak istemiyor musun 16
konuş benimle 497
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşma 379
konuştuk 50
konuşmuyor 31
konuşmak istemiyor musun 16
konuş benimle 497
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşuyoruz 54
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16