English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ K ] / Kapıyı açacağım

Kapıyı açacağım tradutor Francês

144 parallel translation
'A'kompartımanına gidip kapıyı açacağım.
Je vais droit a ce compartiment!
Şimdi bu kapıyı açacağım.
Maintenant, je vais ouvrir cette porte.
Bu işaretle kapıyı açacağımı biliyordun.
Tu savais que j'ouvrirais à ce signal.
Elbette etmezsiniz. Kapıyı açacağım.
Bien sûr, je vous ouvre le portail.
Bu pencereden girip, kapıyı açacağım.
Je vais passer par cette fenêtre.
- Bırak beni. Kapıyı açacağım.
- Laisse-moi, je vais ouvrir.
- Geri döndüğümde, kapıyı açacağım.
A mon retour, j'ouvrirai.
Senin için kapıyı açacağım.
Je vais vous ouvrir la porte.
Leroy, "İşaretimle, kapıyı açacağım" dedi.
Leroy a dit : "A mon signal, j'ouvrirai la porte."
Zamanı gelince orta kapıyı açacağım, oradan atlayacaksınız.
On vous larguera par la soute à bombes.
Tamam, kapıyı açacağım ama kapı sıkışmış.
Je te laisse entrer, mais la porte est coincée.
Gold kart olması gerekmiyor alt tarafı şu kapıyı açacağım.
Pas besoin de la gold, c'est juste pour ouvrir une porte.
Kapıyı açacağım.
Je vais l'ouvrir.
Kapıyı açacağım, yaptığınız şeyi kesip giyinseniz iyi olur.
Je vais ouvrir la porte, tâchez de vous rhabiller!
Kapıyı açacağım.
- Je vais vous ouvrir, docteur.
Kapıyı açacağım.
Attends. Je vais ouvrir la porte.
Ben kapıyı açacağım.
Il faut que j'aille ouvrir la porte, maintenant.
Ben duvardan atlayıp, kapıyı açacağım.
Bon, j'enjambe la palissade, et je t'ouvre la petite porte.
Kapıyı açacağım.
Je vais t'ouvrir.
Bu kapıyı açacağım.
Je vais ouvrir cette porte.
Ben kapıyı açacağım!
Je dois soulever la porte!
Dianne, kapıyı açacağım, tamam mı?
Je vais ouvrir la porte. D'accord?
Kapıyı açacağım falan yok.
Je ne vais pas l'ouvrir.
Duvarın üstünden gideceğim. İçeriye girdiğim zaman, sizin için kapıyı açacağım.
Je vais entrer en douce et je vous ouvrirai.
Sadece kapıyı açacağım, tamam mı?
J'ouvre la porte, d'accord?
Ön kapıyı açacağım.
Je t'ouvrirai la porte d'entrée
Bir gün o kapıyı açacağımı ve eskisi gibi olacağını hayal ediyorum.
Je rêve qu'un jour, il ouvre cette porte... Et qu'il soit comme autrefois.
Şimdi kapıyı açacağım.
Je vais ouvrir la porte, maintenant.
- Ne yapıyorsun? - Duvara tırmanıp öbür tarafa geçeceğim. Kimse yokken size kapıyı açacağım.
Ecoute, je descends par le mur et je vous ouvre.
Sonra da kapıyı açacağım.
J'ouvre la porte.
Sakin ol. Bu askı ile kapıyı açacağım.
Calme-toi, je vais la faire sortir avec ce cintre.
Gidip kapıyı açacağım.
Je vais aller ouvrir la porte.
Kapının zilini çalacaksın. Ben de kapıyı açacağım.
Voila à 7h30 tu sonnes à la porte, et peu de temps après je viens t'ouvrir.
Şimdi kapıyı açacağım.
Je vais ouvrir la porte.
Kapıyı vurduğunda, açacağım.
" Quand tu frapperas, j'ouvrirai la porte.
Bir zamanlar firavunların yaşadığı dağların içinde kayalardan bir saray inşa ettim ve orada büyük gelgitin bulacağımız yeni hayata açacağı gizli kapıyı bekleyeceğiz.
Dans une chîne de montagnes, jadis demeure des pharaons, un palais j'ai construit sous la pierre, et là, nous attendrons le moment annoncé où la marée révélera une porte secréte au-delà de laquelle nous trouverons une vie nouvelle.
Gidip kapıyı nasıl açacağımızı ona soralım!
- Demandons-lui comment ouvrir les portes.
Bir anahtar bulmuş olduğunu ki kapıyı benim için açacağını söyledi
Il disait qu'il avait une clé et m'ouvrirait.
Kapıyı tam on ikide açacağım. Anladım.
J'ouvre la porte à minuit exactement.
İçeri gireceğim ve kapıyı diğer taraftan açacağım.
Je vais entrer à l'intérieur - et ouvrir la porte de l'autre côté. - Bud, cette eau est gelée.
Şimdi kapıyı açacağım. Sola git.
Un peu à gauche.
Ama bu onlara kapıyı ardına kadar açacağımı göstermez.
Mais je ne vais pas tenir la porte grand ouverte.
Daire kapısını açacağım, içeri girip kapıyı kapatacağım ve kilitleyeceğim.
J'entre, je referme et verrouille la porte.
Ben buzdolabını açacağım, sen de ışıkları söndür. Yarasalar ışığı sever. Buzdolabına uçacak, ben kapıyı kapatacağım ve her şey bitti.
J'ouvre le frigo, t'éteins, elle est attirée par la lumière du frigo, je le ferme et voilà.
Kapıyı açacağım. - Açamazsınız.
- Vous ne pouvez pas.
Kapıyı açacağım.
Je vais ouvrir la grille.
Kapıyı açacağım.
J'ouvre la porte.
Ben kapıyı açacağım.
Je vais ouvrir la porte.
Bak, durum şu. Ya sen kapıyı açacaksın... ya da ben açacağım.
Soit t'ouvres le portail, soit c'est moi.
Kapıyı açacağım.
Je vais ouvrir la porte.
Sistemi aşmaya çalışacağım kapıları açacağım, ama Yıldızgeçidine güç aktarmayı engelleme çabaları olacak.
Je vais essayer de dériver le système, mais ça pourrait nuire à la Porte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]