Kıpırdamadan dur tradutor Francês
81 parallel translation
Kolu çevirmeye başladığımda biraz kıpırdamadan dur, sonra yavaşça bana doğru dön.
Quand je commencerai, tournez la tête vers moi.
Kıpırdamadan dur, tamam mı?
Tiens-toi tranquille, veux-tu?
Kıpırdamadan dur yoksa seni boğarak öldürürüm!
Si je te tords le cou, tu te tiendras tranquille!
Gogarty, sen kıpırdamadan dur ve her şeyi bana bırak.
Ne bougez pas, je m'occupe de tout.
Eğer şunu bağlamamı istiyorsan kıpırdamadan dur.
Arrête de bouger!
Azıcık kıpırdamadan dur hayatım.
Sois un peu plus sure de toi.
- Kıpırdamadan dur, Bayan Jenny.
- Ne bougez plus, Mlle Jenny.
Kıpırdamadan dur, cesaretini kaybetme.
Alors on n'a plus de courage?
Kıpırdamadan dur.
Reste assise.
Koca kız oldun değil mi? Haydi, kıpırdamadan dur!
Tu es une si grande fille, à présent Allez, reste tranquille!
Kıpırdamadan dur.
Bouge plus.
Chorgan, hiç kıpırdamadan dur.
Chorgan, restez parfaitement calme.
Kıpırdamadan dur!
Gardez l'équilibre.
Sakin ol, kıpırdamadan dur.
Ne bouge pas!
En iyisi kıpırdamadan dur, gerçekle yüzleş, elinde olanlarla uğraş ve en iyisini yap.
Mieux vaut affronter la réalité, tirer le meilleur parti de ce qu'on a.
- Biraz kıpırdamadan dur.
- Tchez de ne pas bouger.
- Kıpırdamadan dur yoksa bağlayacağım.
- Ne bougez pas.
- Kıpırdamadan dur.
Reste tranquille.
Mızmızlık etme. Kıpırdamadan dur.
Restez tranquille.
Bir dakika kıpırdamadan dur çünkü bu biraz yakabilir, tamam mı?
Tiens-toi tranquille une minute, ça va piquer un peu.
Hadi, kıpırdamadan dur!
Ammènes-toi, restes immobile!
Kıpırdamadan dur.
Bien serré.
Burada kıpırdamadan dur, Billy.
Ne bouge pas, Billy.
- Evet ama kıpırdamadan dur lütfen.
- Restez calme.
- Kıpırdamadan dur!
- Reste tranquille!
Dediğimi yap ve kıpırdamadan dur.
Fais comme j'ai dit et reste tranquille.
Kıpırdamadan dur.
C'est toujours là.
Kıpırdamadan dur.
Arrête!
- Kıpırdamadan dur, tamam mı? - Tamam!
Surtout, ne bouge pas.
Tamam sadece kıpırdamadan dur.
Bon, ne bouge pas.
Marshmallow, kıpırdamadan dur.
Marshmallow, reste tranquille!
Hiç kıpırdamadan dur.
Ne bouge pas. Ne bouge pas.
Şimdi kıpırdamadan dur tatlım.
Restez simplement tranquille, mon cher.
Kıpırdamadan dur. Her şeyi bana bırak.
Ne bouge plus, je m'occupe de tout.
Kıpırdamadan dur!
Reste là!
- Kıpırdamadan dur.
- Rester immobiles.
Tamam, şimdi kıpırdamadan dur tatlım.
Ne bouge pas, chérie.
Kıpırdamadan dur!
Reste immobile!
Kıpırdamadan dur lütfen.
- Ne bouge pas.
Hiç kıpırdamadan dur.
Reste immobile.
Kıpırdamadan dur.
Reste tranquille.
Ne olursa olsun kıpırdamadan dur.
Quoi qu'il arrive, ne bouge pas d'un pouce.
Kıpırdamadan dur.
A présent, ne bougez plus.
Hey, hey, hey, kıpırdamadan dur!
Hé! Ne bouge plus.
- Kıpırdamadan dur.
- Ne bougez pas.
- Kıpırdamadan dur.
- Je suis désolée.
- Gömleğini getir. Kıpırdamadan dur, seni sersem.
Ne bougez pas.
Hiç kıpırdamadan dur öyle.
Ne bougez pas, surtout.
Kımıldama, kıpırdamadan dur.
Cesse de te tortiller.
Şimdi, kıpırdamadan dur!
Ne bouge pas.
Kıpırdamadan dik dur!
Tiens-toi droite.
duruyor 34
dur bekle 38
dürüstlük 41
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
durumu ne 21
dur bekle 38
dürüstlük 41
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
durumu ne 21
durumlar nasıl 26
dürüst olmak gerekirse 240
dürüst ol 95
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42
durumu iyi mi 40
durumu nasıl 335
durum bu 36
durum şu 37
dürüst olmak gerekirse 240
dürüst ol 95
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42
durumu iyi mi 40
durumu nasıl 335
durum bu 36
durum şu 37