English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ M ] / Mari

Mari tradutor Francês

43,203 parallel translation
Kocanızın ilgisini çekmişe benziyor.
Votre mari semble intéressé.
Kocam başka kadınlara da aşık olmaz. Başka işlere aşıktır o.
Mon mari ne tombe pas amoureux d'autres femmes, mais d'entreprises.
Kocasının stajyeriyle ilişkisi olan bir kadın.
Une femme qui a une liaison avec le stagiaire de son mari...
Kocan?
Ton mari...?
Kocan bana kalbini kırdığımı söylemişti yıllar evvel.
Ton mari a dit que je t'avais brisé le coeur... à l'époque.
Eminim kocanın nefesini kesiyorsundur.
Je suis sûr que tu épates ton mari.
Üzerinde başka bir kadının kokusu olan bir adamla on yıl geçirdim ben.
J'ai passé dix ans avec un mari qui sentait le parfum d'une autre.
Kocamın belden aşağısı felç oldu. Bütün bunları bana açıklayabileceğini umuyordum.
Mon mari est paralysé à partir de la taille et j'aimerais que vous m'expliquiez tout ça.
Benim de kocam yok.
Je n'ai pas de mari.
Kocası omurilik hasarlıydı.
- Son mari est handicapé.
Kocası sahibiydi, o da terziydi.
Son mari en était propriétaire. Elle était couturière.
Kocanla uğraştığınızı biliyorum uğraşmanız için seni ben yüreklendirdim, benim yüzümden buradayız.
Le travail que vous avez fait avec votre mari... le travail que je vous ai encouragé à faire... - c'est à cause de ça qu'on est là.
Aynı şeyi evi için de yapmalıyız ki, bu da bir arama emri gerektirir. Kocası bizi içeri almazsa tabii.
De même chez elle, avec un mandat, à moins que son mari nous laisse entrer.
Missouri Eyaleti yasalarının bana verdiği yetkiye dayanarak sizleri karı-koca ilân ediyorum.
Par les pouvoirs qui me sont conférés par l'état du Missouri, je vous déclare mari et femme.
Eski kocanın evlendiği kadını tanımadığını söylemiştin.
Et tu as dit que ton ex mari ne connaissait pas celle qu'il a épousé.
İyi niyet göstergesi olarak.... güzel kızları için harika bir koca olacağım.
C'est un geste de bonne foi. Mon geste de bonne foi est d'être un mari merveilleux pour leur merveilleuse fille.
Kocanın mucizeler yarattığını düşünüyor.
Elle pense que ton mari marche sur l'eau.
Bunun kocamın.. insanları güvende tutmak için işe geri dönmesiyle alakası var.
Mais de mon mari retournant au boulot afin de protéger notre ville.
Eşinizin bileklerinde.. yaralar tespit ettik.
On a remarqué des cicatrices aux poignets de votre mari.
Eşinizi neredeyse öldürtecek adam..
Qui a failli faire tuer votre mari.
- Gir içeri. - Biliyor musun, beni vuran kişi kocandı ve.. bu soğuğun ortasında beni bırakacaktı.
- Vous savez, c'est votre mari qui m'a tiré dessus et il me laisse là debout dans le froid.
Kocamı kaybettim zaten.
J'ai déjà perdu mon mari.
Şimdi kocam mezarda ve oğlum da hastanede.
Maintenant, mon mari est mort et mon fils est à hôpital.
Güzel rüyalar kocacığım.
Fais de beaux rêves, gentil mari.
Ben de kocanım.
Et je suis ton mari.
- Sen benim kocam değilsin.
Tu n'es pas mon mari.
David kim?
Qui est David? Votre mari?
Ben sana ölü kocanla ilgili soru sormuyorum değil mi?
Je ne pose pas de questions sur votre mari décédé, moi.
Ben kocamın Noel'i çocuklarıyla evde geçirmesini isterdim.
Je voudrais mon mari et mes enfants à la maison pour Noël.
Seninki nasıl?
Comment va ton mari?
- Kocam nerede?
Où est mon mari?
Benim sadece kocama neler olduğunu bilmem gerekiyor.
Je veux juste savoir ce qu'il se passe avec mon mari.
Son altı aydır kızın ve sen kocamın adını bozuk ağzınız ve kininizle lekeliyorsunuz.
Vous et votre fille avez traîné le nom de mon mari dans la boue par votre grossièreté et votre amertume ces 6 derniers mois.
Kocanız ameliyathaneye transfer edildi.
Votre mari a été transféré au bloc.
Kocamla ben orada evlendik.
Mon mari et moi nous sommes mariés là bas.
Kocamı görebilir miyim?
Je peux voir mon mari?
Bayan Wesley, mümkün olduğunca çabaladım ancak kocanızın yaraları yapabileceklerimizin ötesindeydi.
Mme Wesley, j'ai vraiment fait tout ce que j'ai pu, mais les blessures de votre mari ont empiré à un point où nous ne pouvions plus rien pour lui.
Sekiz yıl önce, kocam Tom kanser oldu.
Il y a huit ans, Tom, mon mari, a eu un cancer.
Birkaç yıl kocamla birlikte Brooklyn'de küçük bir apartaman dairesinden yaşadım.
J'ai vécu dans un petit appartement à Brooklyn avec mon mari pendant quelques années.
Kocanızın birkaç gün önce aşırı doz aldığı uyuşturucu.
C'est de l'oxycodone. C'est avec ça que votre mari a fait une overdose il y a deux jours.
- Şimdi, kocan olarak uyuşturucularını nereden aldığını biliyor olmalıydı.
Étant votre mari, il devait savoir où vous trouviez vos drogues.
Şefle evli olmak güzel bir şey olmalı.
Ça doit être chouette d'être le mari de la chef.
Biriniz bana neden iki kişi tarafından arandığımı açıklayabilir misiniz acaba? İki uzman beni arayıp kocamın aklını kaçırdığını söyledi.
Quelqu'un peut m'expliquer pourquoi j'ai reçu pas un, mais deux appels séparés de deux titulaires me disant que mon mari avait perdu la tête?
Söz konusu asistan kocam olduğu için çok utandım.
Et je suis gênée que l'interne en question se trouve être mon mari.
- Mükemmel Penny kocamı öldürdü.
- Penny a tué mon mari.
Evet, gelirinizde geçen yıla göre büyük artış olmuş ama kocanızınkinde olmamış.
- Oui. Vos revenus ont beaucoup augmenté depuis l'an dernier - mais pas ceux de votre mari donc...
Kocanız kısa sürede uyanacaktır. O zaman daha fazlasını öğrenebileceğiz.
Votre mari va bientôt se réveiller et on en saura plus.
Griffin benim kocam değil.
Griffin n'est pas mon mari, c'est... Bonjour, Lena.
Merhaba Lena. Kocam nasıl?
Comment va mon mari?
Bayan McColl, kocanız- -
- Mme McCool, votre mari...
Aynı şeyi kocama da söylüyorum.
J'ai dit la même chose à mon mari.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]