Rahat dur tradutor Francês
381 parallel translation
Hadi ama rahat dur. Orada kal.
Arrête-toi...
Rahat dur.
Ne bougez pas.
Rahat dur, yoksa ateşlerim.
Pas un geste ou je tire.
- Rahat dur!
- Ne bouge pas!
Rahat dur, Sezar.
Hue, César.
Otur, rahat dur ki.
Assieds-toi bien.
Rahat dur.
Doucement.
- Sen rahat dur, ben hallederim.
Ne trichez pas.
Yeter! Sana soran olmadı, rahat dur.
- Arrête tes conneries et tais-toi!
Rahat dur.
Reste tranquille.
Rahat dur!
- Eh ben, voyons!
Rahat dur.
Reculez.
- Rahat dur!
- Sois sage...
- Rahat dur, sıkı sıkı sarılayım sana!
Repose-toi sur mon cœur. Je ne veux pas!
- Rahat dur! Sakin ol.
On nous a même augmenté la taxe d'emplacement.
Rahat dur.
- Ça suffit.
- Tamam, rahat dur.
- Bien, mais reste calme...
Rahat dur!
Du calme.
Rahat dur! Yoksa anneni çıkartmazlar.
Ne nous fais pas remarquer.
- Rahat dur!
Vous croyez qu'elle va sortir?
- Kapa çeneni ve rahat dur!
- La ferme et calme-toi!
- Rahat dur.
- Du calme.
Rahat dur, lütfen biraz saygı göster beyim.
- Pas de chance! Un peu de dignité!
Beni dinle ve rahat dur.
Écoutez-moi bien maintenant.
Şimdi rahat dur!
Maintenant, ça va!
Rahat dur bakalım.
Du calme, l'ami.
Rahat dur.
Va là bas et reste tranquille!
- Rahat dur.
- Laisse moi tranquille.
Rahat dur!
Arrête!
Ben milyonlardan bahsediyorum o ise götünden şakalar uyduruyor. Rahat dur!
Je lui parle de se faire des millions, lui il répond par des blagues!
Earl, rahat dur.
- Earl, ne bouge pas.
- Rahat dur.
- Laisse tomber.
Rahat dur!
Du calme!
Leo rahat etsin diye Bauer'e sert çıkmıştım.
J'avais été dur avec Bauer pour aider Leo.
Rahat dur!
- La barbe!
İşine ara veren ve geçimini erzaklardan sağlayan bir adam ama onu evde bile rahat bırakmıyorlar.
On bosse dur pour gagner notre pain et eux, ils viennent nous harceler.
Rahat bırak beni. Uzak dur benden Brockie.
Laisse-moi, Brockie!
Dur! Onu rahat bırak!
Bouge pas!
Rahat dur!
Sage... sois sage. Tu es tout chaud...
Rahat dur biraz!
Je ne te fais pas de mal!
- Rahat dur, sakinleş biraz!
Parle comme il faut!
Rahat dur! Kes sesini.
Taisez-vous!
- Rahat dur.
Sale brute lâchez-moi!
Rahat dur kızım.
Doucement.
Rahat dur kızım. Rahat dur.
Doucement.
Rahat dur.
Dégage.
Rahat etmek için daha çok çalışmalıyız.
C'est dur d'être bien dans sa peau.
- Beni rahat bırak. Uzak dur!
Laisse-moi tranquille!
- Neler oluyor? - Benden uzak dur! - Charlie onu rahat bırak.
Éloigne-toi!
Ailem telaşlanacağı için rahat edemiyorum.
C'est dur de prendre du bon temps en sachant que mes parents s'inquiètent.
- Rahat dur.
Ça risque de se répandre.
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dürüstlük 41
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
duruyor 34
dur bekle 38
dürüstlük 41
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
dürüst ol 95
durumlar nasıl 26
durumu ne 21
dürüst olmak gerekirse 240
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42
durumu nasıl 335
durumu iyi mi 40
durum bu 36
durumlar nasıl 26
durumu ne 21
dürüst olmak gerekirse 240
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42
durumu nasıl 335
durumu iyi mi 40
durum bu 36