Re tradutor Francês
6,772 parallel translation
Telefon kayıtlarını iki kere kontrol ettiim.
J'ai re-vérifié ses relevés téléphoniques.
Maalesef ifade düzenlenmedi ve bildirilmemiş bir ana kadar da yeniden düzenlenmeyecek.
Malheureusement, la disposée est indisposée et ne sera pas re-disposée avant une date non révélée.
Özel bir yığın para için gelmiştik. Bu paralar eritilecek ve halk arasında dolaşması için tekrar mühürlenecekti.
Nous étions venus pour un lot spécifique de pièces... destiné à être fondu et puis re-affranchie pour la circulation au sein de la population.
Konu şu, bu, restoranını yeniden denetimden geçirmenin tartışmaya açık bir yolu.
En fait, c'est qu'un moyen douteux d'obtenir la ré-inspection de ton restaurant.
♪ now they're gone and took away ♪
♪ now they re gone and took away ♪
Sonunda Super Bowl'un tekrarını izlemeyi düşünüyorum sonra yerel haberlere bakacağım ve sonra da eşim pastırma getirirse biraz kestireceğim.
Je crois que je vais enfin re-regarder le Super Bowl des Colts, me mettre à jour sur les infos locales, et je vais peut-être faire une sieste pendant que me femme rapporte le bacon à la maison. [ndt : bacon = salaire]
Hayalinizdeki sevgili olmayabilirler
♪ that dream boat you re in love with might not exist ♪
Bunu özleyeceğim. I'll miss it when you're gone.
Ca va me manquer quand vous ne serez plus là.
Aynı anda bu alevleri bitişik hücrelere yansıtıp onları yeniden ateşleyeceğiz.
Nous devons refléter simultanément ces flammes dans les alcôves contiguës, les ré-enflammer.
Onlar yeniden ateşlenecek ve sembolü yeniden başlatacaklar, ve bu Paracelsus ile deponun bağlantısını kopartacak.
Elles vont se ré-enflammer, et ça redémarera les symboles, et ça déconnectera Paracelse de l'Entrepot.
Yeniden merhaba.
Re-salut.
Kısacası ; kriz öncesindeki gibi sağlıklı bir rahim ortamını tekrar yarattık.
En principe, nous avons re-créé l'environnement sain, avant la crise de l'utérus.
Davamı, haklı bir dava olduğu için kabul edemez misiniz?
Ne pourriez-vous pas prendre mon affai - re car c'est la bonne chose à faire?
Yarayı temizleyeceğim. Sonra da tetanoz aşısı olmanızı immünoglobülin almanızı öneririm.
Je vais re-nettoyer la plaie, et je conseille fortement
Buradayız, Danışıyoruz programının ilk gününe hoş geldiniz.
Bienvenues à la première réunion de We're Here, We're Peers.
- Eşyalarını topluyordum, sonra ne istersin diye kendime sordum ve tekrar taşınmak istemeyeceğini düşündüm.
J'emballais tes affaires et ensuite... J'ai pensé à ce que tu voudrais et que tu ne voudrais probablement pas re-déménager, donc j'ai décidé de faire les choses bien et juste prendre ta chambre.
Akşam saat...
On ré-ouvre dans...
Fakat ufukta yeni bir seçim vardı. Arkadaşın bu yalanı daha fazla yaşayamazdı. Adını temize çıkarmak istedi.
Mais avec sa ré-éléction à l'horizon, votre ami ne pouvait plus vivre dans ce mensonge, et voulait dire la vérité.
Tamam, o halde, her şeyi kasaya uyacak şekilde tekrar tasarlayalım.
Donc on doit tout re-designer pour convenir au costume.
Cerrahların önünde kendimi küçük düşürmek... kesinlikle tamam
Me ridiculiser devant mes deux chirurgiens, fait et re-fait.
- Sağ ol, Re-Kon.
Merci ReKon.
- No, Patrick, you're not.
- Non, Patrick, tu ne vas pas bien.
O yine bekar!
Il est re-celibataire!
♪ time to remember why we're all alive ♪
♪ time to remember why we re all alive ♪
- Ameliyat yapılacak mı?
L'opération est re-programmée?
Bir tane daha çekebilir miyiz?
On peut en re-faire une autre?
♪ you're very safe ♪
♪ you re very safe ♪
Organı geri takabiliriz.
Nous pourrions être capable de ré attacher.
O zaman tekrar soruyorum... Ne istiyorsun?
Je re-demande... que voulez-vous?
Kaziri gezegeni değiştirecek Lev.
Le Kaziri va re-terraformer cette planète, Lev.
Geçen sefer ve ondan önceki seferden sonra tekrar arı gibi çalışmanıza inanamıyorum.
Je n'arrive pas à croire que vous re-tentiez le concours encore après ce qu'il c'est passé la dernière fois, et la fois d'avant.
Herkese yardım ediyorsun
♪ you bet you re helping everyone of us ♪
Burası hızlı... Alfabetik sırayla yazıyorsun ve dosyalıyorsun...
C'est pas fini... ♪ you bet you re helping everyone of us ♪
We're all waiting to see if we can get our hands on it.
On attend de voir si on peut se lancer.
♪ we are up, then we're down ♪
♪ we are up, then we re down ♪
♪ we are big till we're small town ♪
♪ we are big till we re small town ♪
♪ we are a big till we're small town ♪
♪ we are a big till we re small town ♪
♪ We are up, then we're down ♪
♪ We are up, then we re down ♪
O küçük çığlıktan sonra ben olsam takım taklavatı yeniden kontrol ederdim.
Eh bien, après son petit cri, tu pourrais vouloir, euh, re-vérifier ses parties masculines.
Margaux'nun ilk işi Daniel Grayson'u yeniden işe almak oldu.
La première chose que Margaux a faite c'était de ré-engager Daniel Grayson.
- Pazarlık yapmak istiyorum.
Je veux re-négocier.
Kendine güvenin yok.
♪ You're insecure ♪
Benden tekrar yanına taşınmamı istiyor.
Elle, euh, elle veut que je ré-emménage avec elle.
B, C,
Do, Ré...
- Madem lafı açıldı, Fancie'yi tekrar denetleyebilirsin.
Maintenant que vous le dites, vous pourriez ré-inspecter le Fancie's.
Sanırım ona başkasının verdiği biftek bıçaklarını çıkarıp hediye ederim.
Ça bat les couteaux que j'allais lui ré-offrir.
Bunu uzun uzadıya düşün.
Alors ré f échis bien :
Yani, Cardiff bu tarz bir parayı geri çevirmez.
En gros, Cardiff ne va pas cracher sur cet argent. Il sera obligé de ré-ouvrir la division.
Meleğimi... Kocam tekrar denemek istedi.
Anger, mon ex, voulait ré-essayer.
Tekrar denemek ister misin tatlım?
Tu veux ré-essayer chéri?
Tekrar iptal et şu prokotol 7'yi. Her neyse alarmları iptal et işte tamam mı?
Ré-active le protocole 7... peu importe, juste tue cette foutue alarme, veux-tu?