English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ S ] / Sayın bakan

Sayın bakan tradutor Francês

620 parallel translation
Maliye ve Park etmekten sorumlu sayın Bakan!
L'honorable ministre des Finances et des Parkings!
- Günaydın Sayın Bakan!
- Bonjour, mon cher ministre! - Bonjour, Edouard.
" Basitçe söylenirse, Sayın Bakan, taş bir duvara karşı duruyorum.
"En bref M. le Ministre " je me heurte à un mur inébranlable.
Affedersiniz, Sayın Bakanım diyecektim.
Pardon, monsieur le ministre...
Tebrikler Sayın Bakan.
- Ça va. Mes félicitations.
Sayın Bakan, New York'ta acil bir durumu bildirmem gerekiyor.
La situation est très sérieuse à New York.
- Sayın bakan, bunu kabul edemem.
- C'est inacceptable!
Sayın bakan! Sayın bakan! Bütçe için önerilen kesintiyi açıklayabilir misiniz?
M. Le Secrétaire, pouvez-vous expliquer la réduction budgétaire?
Sayın bakan, bir soru sorabilir miyim efendim?
J'ai une question, monsieur.
Kaçamazsınız sayın bakan! Kaçamazsınız, şimdi müsaadenizle efendim.
Pas de fuite, M. Le Secrétaire.
Sayın bakan, ben bu işte henüz yeniyim ancak bir senatörle bu şekilde konuşmak doğru değil, adam aptal olsa bile.
Je suis nouveau à ce poste, mais je ne crois pas de mise de s'adresser ainsi à un sénateur, même si c'est un idiot.
- Bir cevap istiyorum sayın bakan!
M. Le Secrétaire, j'exige une réponse.
Sayın bakan yapmayı düşündüğüm birşey var.
M. le Secrétaire, j'ai une décision à prendre.
- Sayın bakan.
- M. le Secrétaire.
Profesör de kim sayın bakan?
Qui est ce professeur, M. le Secrétaire?
Sayın bakan, birşeye eminim... Ruslar bombaların Moskova'ya yağdığını öğrenince teslim olacaklardır.
M. le Secrétaire, je suis convaincu... que s'ils savent que les bombes visent Moscou, ils se rendent.
Şimdi sayın bakan.
C'est le moment.
- Vakit geldi, Sayın Bakan. - Teşekkür ederim.
C'est le temps, l'excellence.
Sayın Bakan, ağzımda hissettiğim tadı tanımlamak için gerekli kelime ağza alınmaz...
Le goût que j'ai sur les lèvres, est amer.
Sayın Bakan ve eşi rahatsız olduysa çok üzülürüm.
Je suis vraiment desole que monsieur le ministre et sa femme aient ete deranges.
Personel Sayın Bakan'a hoş geldiniz diyor. Teşekkürler.
Bienvenue, M. le ministre.
Sanırım Sayın Bakan kişisel kullanım için Yeşil Odayı isteyeceğini farz ediyorum?
Je suppose que M. le ministre désirera la chambre verte?
Sayın Bakan!
Oh, M. Ie Ministre!
Sayın Bakan?
M. Ie Ministre!
Yine beni güldüreceksiniz, Sayın Bakan.
Il rit, Vous allez me faire rire!
Evet Sayın Bakan!
" Oui, M. Ie Ministre.
Önlerini kesemiyoruz! Gerçekten, Sayın Bakan.
Effectivement, M. Ie Ministre.
- Ya ben, Sayın Bakan?
Et moi, M. Ie Ministre?
Operasyonun düğmesine burada mı basıyoruz, Sayın Bakan?
Nous declenchons l'operation d'ici?
Size, candan teşekkür ederim, Sayın Bakan.
Je vous remercie vivement, M. Ie Ministre.
İzninizle, Sayın Bakan.
Voila. Pardon, M. Ie Ministre.
Sayın Bakan'la konuşacaktınız.
Vous deviez en parler au ministre.
Sayın Bakan, başlayabilir miyiz?
Regardez! - Nous pouvons commencer?
İzninizle, Sayın Bakan.
Vous permettez, monsieur le ministre?
Sayın Bakan, sevgili Banka Müdürleri. 11 polis araştırmasının ardından parçaları bir araya getirdik. Ve gayet somut şeyler bulduk.
M. le ministre, présidents des banques, après des mois de travail méticuleux, nous avons reconstitué les actions que les escrocs vont entreprendre.
Evet, eğer siz de isterseniz Sayın Bakan, arkeolojik plana son derece sadık kalarak yenilediğimiz roma temellerinden başlayalım.
si vous voulez bien, Monsieur le ministre, nous allons commencer par les fondations qui sont romanes et du plus grand intérêt sur le plan archéologique.
İyi akşamlar. Sayın bakan, ilk soruyu size sorabilir miyim?
Bonsoir M. le Ministre, puis-je vous poser la première question?
Çok teşekkürler, sayın bakan.
Merci beaucoup, M. Le Ministre.
Sayın Bakan.
M. Le secrétaire.
Boğazıma dek bu işe battık, sayın Bakan.
Nous nous sommes mouillés à fond.
Toplanan vergiler orada, Sayın Bakan.
Les impôts sont là, monsieur le ministre.
Sayın Bakan, şunu bilmelisiniz ki bir el ilanını yalanlamak bombayı yalanlamaktan daha kolaydır.
Vous devriez savoir qu'il est plus facile de falsifier une preuve que de poser une bombe.
Sayın Başkan, Devlet Bakanı Vietnam'da ve Savunma Bakanı da Laos'ta.
M. le Président, le ministre des Affaires étrangères est au Vietnam et le ministre de la Défense est au Laos.
Sayın Bakan ben Cumhuriyet için buradayım.
Je suis un bon républicain.
Sayın Bakan beni takip ederse. Kimsiniz?
Suivez-moi.
Sayın Devlet Bakanı...
M. Ie Secretaire d'Etat.
- Sayın Bakan'ım.
M. Ie Ministre.
İyi günler, Sayın Bakan.
Bonjour, M. Ie Ministre.
Sayın Bakan, size Bay Castagnier'yi tanıtmama izin verin.
M. Fourchaume, regardez.
Büyük şeref duydum, Sayın Bakan.
Très honoré, Monsieur le ministre.
Bu kadarı fazla, sayın bakan.
C'est plus vous, le ministre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]