Vur onları tradutor Francês
100 parallel translation
Vur onları, Wade!
Donne-leur, Wade!
- Vur onları!
- Tuez-les!
Vur onları!
Je ne supporte pas les lâches. Descends-les.
Vur onları!
Vas-y!
Silahları aşağı sarkıttıklarında, vur onları.
Quand ils baisseront les armes tuez-les.
Vur onları.
Abats-les.
- Vur onları!
- Vous les avez frappés!
Vur onları! - Hayır!
Tire!
Vur onları. - İsterdim ama kürkleri değerli.
- C'est une espèce protégée.
Vur onları şimdi, lütfen.
Liquidez-les!
Doğru, vur onları!
Oui, tirez!
Vur onları!
Frappe-les!
Tekrar vur onları!
Deuxième tir!
Vur onları!
Maintenant!
Vur onları.
Colle-leur au cul
- Vur onları.
- Flingue-les.
- Vur onları!
- Les descendre!
- Vur onları.
- Tire dessus.
Evet vur onları.
Oui, tire dessus.
Eğer bir şeylere burnunu sokan olursa, bilirsin işte, vur onları.
Si quelqu'un commence à farfouiller, t'as qu'a... le descendre.
Vur onları.
Tue-les.
Vur onları.
Descends-les!
Vur onları.
Flingue-les.
Devam et, vur onları!
Allez-y, tuez-les!
Vur onları!
Tuez-les!
Vur onları. İşini yapıyormuş gibi görünmeliydin.
Attention! Vous avez fait mine de faire votre boulot.
Vur onları!
- Non. Tire.
Ateş et! Vur onları, baba!
Tire-leur dessus, papa!
Vur onları!
Tire-leur dessus!
Tanrı aşkına, Nicolai, vur onları!
Bon Dieu, Nikolei, tire!
Sürpriz bir manevrayla onları vur.
Par surprise.
Onları açığa vur dedin, ben de vurdum.
Vous m'avez dit de vous parler ouvertement. Repartons à zéro.
Onların, yükseldiği ve gece yarısının, sürdüğünü vur ve kadınlar saçlarını yatırır.
Il s'arrangera. Tu sais. Les choses terribles.
Hadi onları vur.
Dégomme-les!
Onları burunlarından vur.
Vous pouvez tirer sur leurs nez.
O hamamböcekleri yoluna çıkarsa onları vur.
Si des prisonniers s'interposent, tuez-les.
Vur onları.
Descends-Ie!
Vur onları.
Tuez-les!
Her zaman dediğim gibi kimi vurursan vur, onunla evlenebilirsin de çünkü onlara hayat boyu bağlanırsın onların ya da senin...
Et quand elle s'est pointée... je savais qu'elle allait arriver. Comme je dis toujours... ceux sur qui vous tirez, vous feriez mieux de les épouser. Parce que vous êtes liés pour la vie.
Vur onları.
Abattez-les.
Bu arada onlar tekrar moda olmayacak. Kapıyı vur, ve onun gerçeği görmesine izin ver. Sen orada yaşıyorsun!
- qui ne reviennent pas du tout à la mode - taper du pied et lui faire comprendre que tu vis avec lui!
- Warp, onları aşağı kısımlarından vur!
J'aurais dû deviner.
Bu yüzden onları görürsen tereddüt etmeden vur.
Alors si tu les vois, tu les flingues.
Çekincen her ne olursa olsun... sorulara cevap ver ve onu tüm gücünle onları vur.
Quoi que tu caches, va témoigner et ne les épargne pas.
- Onları vur mu?
- Le descendre?
Vur haydi. Şahsen ben, onların yerine senin vurmanı tercih ederim.
Personnellement, je préfèrerais que tu le fasses... plutôt qu'eux.
- Vur ona! Onlar buna değmez!
Ils n'en valent pas la peine!
Ne bekliyorsun? Vur onları!
Qu'est-ce que tu attends?
Böylece gidip onu bul ve onu öldür, adamı vur sonra onları ye ve kendini bıçakla diye mi, * Dahmer? * ( Ünlü seri katil )
Tu veux les retrouver pour l'assassiner elle, le descendre lui, les bouffer et te poignarder par la suite?
Vur onları!
Tire, Nikolaï!
Nicolai, vur onları!
Descends-les!
onları 229
onların 83
onları seviyorum 37
onları tanımıyorum 26
onları istemiyorum 21
onları buraya getir 21
onları gördüm 114
onları göremiyorum 34
onları öldüreceğim 28
onları takip et 20
onların 83
onları seviyorum 37
onları tanımıyorum 26
onları istemiyorum 21
onları buraya getir 21
onları gördüm 114
onları göremiyorum 34
onları öldüreceğim 28
onları takip et 20
onları görüyorum 24
onları tanıyorum 29
onları yakaladım 20
onları duydum 18
onları bırak 18
onları rahat bırak 26
onları bana ver 22
onları canlı istiyorum 17
onları yakalayacağız 19
onları gördün mü 53
onları tanıyorum 29
onları yakaladım 20
onları duydum 18
onları bırak 18
onları rahat bırak 26
onları bana ver 22
onları canlı istiyorum 17
onları yakalayacağız 19
onları gördün mü 53