English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ Y ] / Yukarıda mı

Yukarıda mı tradutor Francês

1,423 parallel translation
Yukarıda mı, aşağıda mı istiyorsun?
Il faut l'enlever ou le garder?
Yukarıda mısınız?
Hé, Ray! - Oh, non!
- Ray, yukarıda mısın?
- Ray, tu es là-haut?
Oda yukarıda mı?
La chambre est en haut?
Ben yukarıda olacağım.
Je vais là-haut.
Yukarıda bizim adamlarımız var.
Ce sont nos gars, là-haut.
- Midemi yukarıda bıraktım.
- Mon estomac est resté là-haut.
Rasul 6400 m'ye diyor. Daha yukarıda, hava çok tehlikeli.
Jusqu'à 6 400 m, à cause de l'oxygène.
3 } Yukarıda, ölmek üzere olunmaz, Bay Garrett.
Là-haut, on ne meurt pas, M. Garrett.
Eğer her şeyi erteleyebilirsem okula 110 bin dolar borçlu olacağım ve Harvard Hukuk'a da... Aşağı yukarı 150 bin dolar.
Si j'arrive à différer le paiement, je devrai 110 000 $ ici et à Harvard, 150 000 $.
Yukarıda bekliyor olacağım.
J'attendrai là-haut.
Hala yukarıda bir yerde olduklarını mı düşünüyorsun?
Tu les crois encore là-haut?
Yukarıda odanda mı?
Où?
Nabzını kontrol edemem, boynunda bir kabloyla 6 metre yukarıda asılı duruyor.
Lui prendre le pouls! Elle se balance à 10 m du sol au bout d'une rallonge
Polisi aramadığınız için teşekkürler. Şimdi yukarıda biraz uyuyacağım.
Je vais monter chez moi, dormir et tout ira bien.
Amirim bana "Yukarıda kameraman gönder." dedi. "Bu, resmi bayrak töreni olacak."
Mon patron m'a dit : "Envoie des photographes là-haut, car cette fois-ci, c'est le moment officiel."
"Yukarıda yazılan koşulları yerine getiren mahalli kulüplerin Gençlik ve Spor Bakanlığı, Futbol Federasyonu destekleme fonuna aktarılan paydan, karşılıksız para yardımı alacağı ve ve profesyonelliğin desteklenmesi amacıyla ekte belirtilen bankalarla yapılan karşılıklı mutabakat sonucu sözü geçen kulüplere düşük faizli kredi imkanı verileceği bakanlığımızca sağlanmıştır" Falan filan.
Le ministère des Sports a décidé que tous les clubs régionaux remplissant les conditions citées pourront recevoir une aide financière du Fonds de soutien de la Fédération du Football. Afin d'élever le niveau professionnel, il a été conclu, avec les banques figurant en annexe, que les clubs concernés pourront bénéficier de prêts très avantageux.
Yukarıda kimse yoktu, bu yüzden aşağı indim. Umarım sorun olmaz. Kesinlikle, içeri gel.
J'ai bien fait? Bien sûr, viens.
Yukarıda buluşalım aday. Puanların hâlâ geride.
Il te manque encore des points.
Yukarıda olacağım.
Je t'attends.
Yukarıda çok oda var, hayatım.
Il y a plein de pièces en haut.
Sanırım zaman yukarıda birazcık değişik ilerliyor.
La notion du temps n'est pas la même, là-haut.
Tamam mı? - Edeceksin. - Yukarıda telefon var.
Vous l'aurez.
Hayatım, kreş yukarıda.
La garderie est par là.
Yukarıda bizim de kendi sorunlarımız var.
Là-haut aussi, bientôt la pleine lune.
Bütün gün yukarıda olursun sanmıştım.
Je te croyais là-haut toute la journée.
Siz ağ açalım diye yukarıda beklerken, ben aşağıda hayatımı riske atacağım!
pendant que je suis en bas à risquer ma vie!
Galiba yukarıda.
On m'a dit qu'elle était en haut.
Sanırım orada, yukarıda bana da bir şeyler oldu.
Quelque chose m'est arrivé à moi aussi là-bas en-haut...
Askıya asmaktan nefret ediyorum. Yukarıda pantolonunda mı acaba?
Ne me dis pas de les mettre au crochet, je déteste faire ça!
Annesi yukarıda, tamam mı?
Elle est assise là-haut, non?
Sanırım bir kat yukarıda.
C'est au-dessus.
Sen yukarıda ağızda olmayacak mıydın?
Tu devrais pas être dans la bouche?
Condor, yukarıda bir şey var mı?
Condor, il y a quelqu'un en haut?
- Ne haber? Neredeyse yukarıda bir jete bindiriyordum.
J'ai failli m'écraser contre un jet.
- Yukarıda ne yapıyordunuz? Arabada anlatırım.
Qu'est-ce que tu faisais?
- Sizi yukarıda bulabileceğimi söylediler.
- On m'a dit que vous etiez en haut.
Evet, ben bunu kapattığım zaman ışığın söndüğünü göreceksin... fakat yukarıda, hiçbirşey farkedilmeyecek.
Quand je couperai là, la lampe s'éteindra... mais au contrôle, il se passera rien.
- Hanım yukarıda hamilelik dersine giriyor.
Ma femme suit un cours prénatal.
Ben yukarıdayım, sizler de aşağıda.
Ça va. Oui? Je sais.
Ama ben yukarıda odamda ağlıyordum.
Je m'enfermais dans ma chambre et je pleurais.
Dün gece o beni buraya getirdiodası da orada yukarıda!
II m'a envoyé ici hier nuit, sa chambre est en haut!
Diğerlerini unutun ve benimle yukarıda buluşun. Tamam mı?
Rassemble les autres et retrouvez-moi là-haut.
Gelmeden önce yukarıda bir avuç Vicodin aldım.
Avant de descendre, j'ai pris 1 "I" 2 livre de Vicodin.
Yukarıda çadır kurarım.
Je vais camper à l'étage.
Yukarıda olacağım.
Je t'attends là-haut.
Seni bırakmadım. Yukarıda seni bekliyordum.
Je t'attendais là-haut.
Sana yukarıda biraz daha ihtiyacımız olacak.
- On a encore besoin de vous en haut.
Dedim ki sana yukarıda biraz daha ihtiyacımız olacak.
On va avoir besoin de vous en haut encore un peu.
- Bay Jennings, birazdan yukarıda olur.
M. Jennings monte dans une minute
Annesi yukarıda, tamam mı?
Elle est assise la-haut, non?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]