English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ A ] / Ateş edeceğim

Ateş edeceğim tradutor Português

231 parallel translation
Aşağı in, yoksa ateş edeceğim.
Desce ou eu disparo.
Gövdeye ateş edeceğim ve işkembeyi deleceğim.
Eu vou apontar ao corpo e rebento-lhe com a tripa.
Hadi, yoksa ateş edeceğim.
Eu não disparo.
Dur, yoksa ateş edeceğim!
Páre ou atiro!
Ateş edeceğim.
Vou dar o tiro.
- Ateş edeceğim, çekilin.
- Recue, para eu disparar.
Yoksa ateş edeceğim.
Ou disparo, garanto-lhe.
Dur, yoksa ateş edeceğim!
Pare ou disparo!
Bir dakika içinde çiftliği terk etmezseniz, öldürmek için ateş edeceğim.
Se você e esses animais não saírem imediatamente desta quinta, atiro a matar.
Tamam, ama nasıl ateş edeceğim?
- Sim, mas como se dispara? - Puxa o cão para trás!
Eğer herşey yolunda giderse, beş el ateş edeceğim, bunu hesaba katmayın.
Se tudo for bem farei cinco disparos espaçados.
Eller yukarı, hırsız, yoksa ateş edeceğim!
Mãos para cima, ladrão, ou eu atiro!
Eğer vermezsen, ateş edeceğim.
Se não mo der, disparo.
Ateş edeceğim.
Eu atiro.
Bir saniye içinde onu tut ya da tutma, ateş edeceğim!
Em um segundo, largando-o ou não, iremos disparar.
Tekerleklerine ateş edeceğim.
Vou atirar às jantes.
Emir gelince ateş edeceğim, ama Komutan'ı engelledi. O zaman ateş et.
Tenho ordens para disparar sob comando, mas aquilo impediu o Comandante.
Ben fişeklere ateş edeceğim ve tankı patlatacaklar ve bu koduğumun koridorunda canlı kalmayacak!
Dispararei contra as balas e incendiarei as botijas. Acabaremos com todos os que se encontrem neste corredor.
Yemin ediyorum, durmazsan, ateş edeceğim.
E juro que disparo, se não paras.
- Ateş edeceğim, Spiridon Dayı!
- Tio Spiridon, eu disparo!
Ateş edeceğim yeri belirleyip geceyi beklemeye koyuldum.
Eu preparei a mirada assim e esperei pela noite.
- Aracınızı durdurun. - Durun yoksa ateş edeceğim.
- Doutor, pare, senão, disparamos.
- Dur evlat, yoksa ateş edeceğim. - Aman Tanrı'm, frene bas!
- Meu Deus, carrega no travão!
Eğer durmazsanız ateş edeceğim.
Se não pararem eu disparo.
Jack! Dur yoksa ateş edeceğim!
Pára ou eu disparo!
- Derhal ateş edeceğim.
- Eu saio atirando.
- Ateş edeceğim!
- Eu disparo!
Toprağın altına ateş edeceğim aklıma gelmemişti.
Nunca pensei disparar através de areia.
Bugün birine ateş edeceğim ve bu kişinin sen olmasını tercih ederim.
Quero alvejar alguém hoje e prefiro que sejas tu.
Sonunda kapıya ateş edeceğim.
E depois viso a porta.
Eğer kesmezseniz ateş edeceğim!
Se não pararem, disparo!
Ateş edeceğim!
Vou disparar!
"Dostum, ellerini hemen kaldırmazsan suratına ateş edeceğim!"
"Atiro-te na cara se não puseres as mãos na consola!"
Ben kraliçe için ateş edeceğim, siz kim için ederseniz edin.
Eu vou atirar pela rainha, e você... ... por quem quiser.
Ben ateş edeceğim!
Eu disparo!
Ateş edeceğim.
Eu disparo.
Dur yoksa ateş edeceğim!
Pare ou eu atiro!
Aco, ateş edeceğim.
Alex, vou atirar.
- Aco, ateş edeceğim.
- Alex, vou atirar.
Alex, ateş edeceğim...
Alex, vou atirar.
Ben de, "Hazır, işaretimle, dikkat" deyip ateş edeceğim. Anladınız mı?
Eu digo, atenção, preparar, partida.
Ateş edeceğim!
- Vai buscar, vai buscar, atira à vontade.
Dur yoksa ateş edeceğim!
Pare ou eu disparo!
Buradan hemen gitmezsen ateş edeceğim!
Depois vou até à cozinha para lhe dar um tiro!
Şimdi, Bay Keller, Mehkemeye ve burada toplanmış jüriye söz konusu tabancanın emniyet mandalı kapalı olduğu halde kazara ateş almasının mümkün olmadığını kanıtlamanızı rica edeceğim.
Agora, Sr. Keller, vou pedir-lhe para provar ao Tribunal e aos jurados aqui reunidos, que a arma em questão, com o trinco de segurança aplicado, não pode disparar-se acidentalmente.
Sadece ondan daha iyi ateş etmen için dua edeceğim.
Suplico apenas que tenhas melhor pontaria do que ele.
- Geri çekil yoksa ateş edeceğim!
- Para trás ou disparo!
MacGyver, ateş edeceğim!
MacGyver, eu disparo!
Dur, yoksa ateş edeceğim!
Ladrão!
Lanet olsun, ateş edeceğim
Maldito seja, vou atirar!
Ateş edeceğim.
- Ai dás?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]